Page 12 - 1-4_2
P. 12

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


                     GİRİŞ

                     Bağımsız bir disiplin olarak şehir tarihlerinin yazımı çok eski tarihlere dayanmamaktadır.
               Bununla beraber diğer disiplinlerle beraber şehirlerin tarihinin yazılması çok eski dönemlerde

               de mevcuttur. Coğrafî keşifler, aydınlanma çağı ve ardından  18. ve 19. yüzyıllarda meydana
               gelen  sosyal,  ekonomik  ve  siyasi  dönüşümler  şehirleri  hareketlendirerek  bu  yerlerin  önem

               kazanmasına neden olmuştur. Böylece 19. yüzyılda şehirle ilgili çalışmalar, şehrin iktisadî ve

               idarî gelişimi, şehri oluşturan nüfus ve gruplar, şehirli olma kimliği, ulus-devlet ile şehirlerin
               ilişkisi gibi konular araştırmacılar açısından ilgi odağı haline gelmiştir.

                     Genel  olarak  Osmanlı  tarih  yazıcılığındaki  gelişmeler  ile  şehir  tarihi  yazıcılığındaki

               gelişmeler birbirine paralel bir biçimde yaşanmıştır. Son dönem Osmanlı ve ilk dönem Türkiye
               Cumhuriyeti Devleti Dönemi tarihçi ve edebiyatçılarından Abdîzâde Hüseyin Hüsameddîn’in

               başından  pek  çok  talihsizlikler  geçmesine  rağmen  günümüze  ulaşabilen  muazzam  eseri
               “Amasya  Tarihi”  şehir  tarihleri  içerisinde  müstesna  bir  yere  sahiptir.  Şehirlerdeki  tarihi

               sürekliliği kavrayabilmek adına çok önemli bir bilim dalı olan şehir tarihçiliğinin Anadolu
               şehirleri  için  ilk  ve  en  önemli örneklerinden  biri  olarak  aynı  zamanda  Anadolu’daki  Türk

               tarihinin serüveni hakkında da bilgiler vermektedir. Şehrin adının kökeni, tarih içerisinde farklı

               kaynaklarda şehir ile ilgili bilgiler, Türklerin şehre hakimiyeti, şehrin etnik yapısı, nüfusu ve
               şehir yönetiminde bulunanlar ile şehirdeki önemli simaların zengin bir kaynak yelpazesiyle

               detaylı  bir  biçimde  ele  alınması  eserin  derinliğini  artırmıştır.  Selçuklu,  Beylikler,  Osmanlı
               tarihine olduğu kadar genel olarak Türk tarihine de büyük katkı sağlayan eser tarihi süreçte

               Amasya’nın sosyal, siyasi, iktisadi ve kültürel yapısıyla ilgili gelecek kuşaklara eşsiz bir miras
               bırakmıştır.

                     Söz konusu esere ömrünü adayan müellif, eserini bir kaç defa yazmak durumunda kalmış

               ve  günümüze eserin bir bütün halinde 12 cildi ulaşmıştır. Eserin bastırılması için ayrı çaba sarf
               eden müellif ilk cildi 1912 yılında, ikinci cildini ise 1914 yılında bastırabilmiştir. Ne yazık ki

               eserinin tamamını bastırmayı başaramayan Abdîzâde Hüseyin Hüsameddîn ancak matbu olarak

               ilk dört cildi ve bakiyyesini bastırabilmiştir. Sonraki ciltler ise müellif nüshası olarak kalmıştır.
               H.  1331  (M. 1912-1913)  senesinde  Taş  Musluk  yangınında  on  birinci  ciltten  sonrasının

               tamamen yanması üzerine bu kısmını yeniden yazmak zorunda kalmıştır. “Amasya Tarihi” nin
               talihsizliği onun vefatından sonra da devam etmiş ve maalesef  bu ciltlerin tamamının bir arada

               yayımlandığı bir çalışma şimdiye kadar gerçekleştirilememiştir.





                                                            9

                                                           11
   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17