Page 56 - 6-8
P. 56

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               Seyyid  Mustafa  Paşa,  Ebûbekir  Bey’dir.  Kerîmesi  Âmine  Hanım  ve  dâmâd  ve  hazinedârı
               Murâd Beyzâde Mustafa Ağa bin Mehmed Ağa ve kethüdâsı Uzun Ahmed Ağa Amasyalılardır.

                      İbrâhim Paşa-Dedezâde
                      Köprülüdür. Köprü a’yânı Dedezâde el-Hâc Mustafa Ağa’nın mahdûmudur. Evâ’ilinde
               hâlinde  züamâdan  olup  sonra  Köprülüzâde  Fâzıl  Abdullah  Paşa  dâ’iresine  girdi.  Müşârün-
               ileyhin  kethüdâsı  ve  kapıcıbaşı  olup  1145’de  bâ-rütbe-i  mîr-mîrânı  Malatya  mutasarrıfı,
               buradan Şehr-i Zor beylerbeyi oldu.
                      1149 zilhiccesinde Amasya, 1150 şa’bânında Çorum, 1151 cumâdelûlâsında saniyen
               Amasya  sancaklarına  mutasarrıf  ve  İran  harbine  me’mûr  oldu.  Sene-i  mezbûre  şa’bânının
               üçüncü [151 ]günü şehîden vefât etdi. Mahdûmu Mustafa Bey’dir.

                      İbrâhim Efendi-Gözübüyükzâde es-Seyyid
                      Amasyalıdır.  Amasya  fuzalâsından  “Gözübüyük  Müderris”  demekle  meşhûr  olan
               Eğraklızâde es-Seyyid Mehmed Efendi bin Yûsuf Efendi mahdûmudur. Ulemâdan tahsîl-i ulûm
               ederek ders-i âm oldu. Bir müddet mahkeme-i şer’iyye baş-kâtibi, 1143’de Havza’da Fîrûz Ağa
               Medresesi  müderrisi  olarak  oraya  gönderildi.  Ba’dehû  Havza  kadısı  olduğu  hâlde  1152
               senesinde vefât etdi. Ulemâdan idi.

                      İbrâhim Efendi-Paşazâde el-Hâc
                      Amasyalıdır.  Amasyalı  Gevikzâde  Mahmûd  Paşa’nın  mahdûmudur.  Pederi
               çavuşbaşılıkdan  Cezâ’ir  beylerbeyi  olduğundan  “Paşazâde”  demekle  işhâr  etdi.  İstanbul’da
               sudûrdan Erzincânî Müftüzâde Ali Efendi’den tahsîl-i ulûm ederek 1106’da müderris oldu.
                      Hayli  müddet  tedrîs-i  ulûm  edib  medâris-i ilmiyyeyi  devretdikden  sonra  1127
               rebiülevvelinin gurresinde Şâm, 1134 rebiülâhir gurresinde Mısır, 1137 muharremi gurresinde
               Bursa  [152]  ve  1141  muharremi  gurresinde  Mekke-i  Mükerreme  mollası  ve  1143
               muharreminde İstanbul kadısı oldu.
                      Sene-i mezbûre rebiülevvelinde zuhûr eden Patrona Halîl vak’a-i hâ’ilesinde bi’z-zarûre
               ma’zûl ve Anadolu kazaskeriliği pâyesiyle tekâ’üd olup Amasya kazâsı arpalık verildi. 1148
               senesi  evâ’ilinde  Şeyhülislâm  Merzifonî  eş-Şeyh  Dürrî  Mehmed  Efendi’nin  himmetiyle
               Anadolu kazaskeri oldu.
                      1149’da  müddet-i  örfiyesinin  ikmâli  üzerine  munfasıl  ve  yine  Amasya  kazasıyla
               mütekâ’id olduğu hâlde 1153 senesi rebiülevvelinin yirmi birinci günü vefât etdi. Üsküdâr’da
               medfûndur. Âlim, sahî,  perhizkâr, âlî-himmet, ricâl-i  ilmiyyedendir. Mahdûmları es-Seyyid
               Ahmed, Feyzullah, Mahmûd Efendilerdir. Dâmâdı Amasyalı Müftüzâde Yahyâ Efendi İstanbul
               kadısı olmuşdur.
                      Es-Seyyid Ahmed Efendi, Amasya nâibi olarak gelip hadâset-i sinnine binâen ba’zı
               ahvâl-ı  nâ-be-câya  cür’et  eylediğinden  azledilmişdi.  Es-Seyyid  Feyzullah  Efendi,  pederi
               tarafından  kendi  nâmına  izâfeten  pederinin  tevellüd  etdiği  Şâmice  Mahallesi’ndeki  hânesi
               arsasına [153] güzel bir medrese ve kütübhâne ve önüne çeşme yaptırdı. Buranın masâlihine
               sekiz dükkân vakfetdi. Buraya “Feyziye Medresesi” adını verdi. Aşağı “Bakacak Medresesi”
               diye meşhûr oldu.

                      İbrâhim Bey-Yeğenzâde el-Hâc
                      Amasyalıdır.  Eşrâfdan  mîr-livâ  Küçük  Alizâde  el-Hâc  Yeğen  Ali  Bey  bin  el-Hâc
               Ahmed Bey bin Ali Bey’in mahdûmudur. Pederinin irtihâlinde Amasya a’yânından olup İran
               muharebâtında yararlıklar göstermekle dergâh-ı âlî kapıcıbaşılarından oldu. 1149’da ammesi
               (hala)  Fâtıma  Hanım  binti  Hüseyin  Paşa’nın  Mehmed  Paşa  Câmii  ittisâlinde  binâ  etdirdiği
               medreseyi ikmâl ve vakfiyesini tanzîm etdikde mütevellîsi ve 1153 senesi muharreminde bir




                                                           51
                                                           55
   51   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61