Page 193 - 6-8
P. 193

Amasya Tarihi Cilt: 6
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     Ahmed Efendi-Zanalı el-Hâc
                     Amasya’nın Zana köyünden Kara Ca’fer oğlu Mahmûd Ağa’nın mahdûmu ve ders-i âm
               Ortaköylü es-Seyyid el-Hâc Abdülvehhâb Efendi [616] bin es-Seyyid Süleyman bin es-Seyyid
               Abdülvehhâb  bin  es-Seyyid  Şükrullah  Çelebi  ammesi  Şerîfe  Fatıma  Hâtun  binti  es-Seyyid
               Abdülvehhâb’dan mütevellîd olup siyâdeti ana tarafındandır.
                     Pederi Amasya’da sipâhi kethüdâsı iken meşâhîr-i ulemâdan es-Seyyid el-Hâc Ali ve
               İğneci Ömer Ağazâde Abdullah Sânî Efendilerden ahz-ı ulûm edib ders-i âm olduğu esnâda
               1093’de Hâce Sultân tekkesi vakfına mütevellî, 1095’de Atabeg Gâzi müderrisi oldu.
                     Bu sûretle teayyün ederek 1099’da Emîrler vak’asında medhûl olmakla Hicâz’a gidip
               takibâtdan kurtuldu. Ba’de’l-Hâc Medine-i münevverede bir yıl kadar mücâvir kalıp 1101’de
               avdetle Saçlı Emîr Ömer Ağa mahlûlünden Ya’kûb Paşa vakfına mütevellî, ba’dehû sânîyen
               Atabeg müderrisi, Pervane Bey Câmii vâ’izi, Mustafa Beyle Sinan Paşa evkâfından vazifedâr
               oldu.
                     1109’da  Ya’kûb  Paşa  tevliyeti  uhdesinden  ref  edilip  Hâce  Sultân  vakfı  mütevellîsi,
               mükerreren nakîbü’l-eşrâf kâ’im-makâmı oldu. 1114 senesi şa’bânında Amasya müftüsü, 1117
               senesi ramazânında ma’zûl, ba’dehû meclis-i a’yân azâsı ve bir defa baş-a’yân olup 1140 senesi
               zilhiccesinde vefât etdi. [617]
                     Âlim, şer’îyede kâmil, ihtişâma mâ’il, vecîh, natûk, zarîf, zengin, sahî bir zât-ı şerîf idi.
               Amasya’da Zanalızâde sülâlesinin re’isi, cedd-i a’lâsıdır. Mahdûmları es-Seyyid Veliyüddîn,
               Şerîf Mehmed, Abdullah, Mahmûd, Ali Efendilerdir. Dâmâdı ammizâdesi Ca’fer Ağa bin Veli
               Ağa bin Ca’fer ve kerîmezâdesi sadr-ı esbak “Hubyârlı” demekle meşhûr es-Seyyid el-Hâc
               Ahmed Paşa’dır.
                     Mevâlîden es-Seyyid Şerîf Mehmed Efendi 1157’de vefât edib dâmâdı zâ’im Ali Ağa
               1173’de  vefât  etdi.  Bunun  mahdûmu  es-Seyyid  Şerîf  Mehmed  Paşa’dır.  Bunların  evlâdına
               “Şerîfzâde” ve “Şerîf Paşa” da dendi.
                     Atabeg  müderrisi  es-Seyyid  el-Hâc  Abdullah  Efendi  1160’da  vefât  edib  oğulları  es-
               Seyyid el-Hâc Ahmed, Mahmûd Efendilerdir. Hacı Ahmed Efendi “Bakırcı” demekle meşhûr
               olup evlâdına “Bakırcızâdeler” dendi. 1318’de vefât eden mevâlîden es-Seyyid Hâfız Nureddîn
               Mehmed Efendi bin es-Seyyid Mustafa Efendi bin es-Seyyid el-Hâc Mustafa Efendi bin es-
               Seyyid el-Hâc Ahmed Efendi bunlardandır.
                     Atabeg müderrisi es-Seyyid Mahmûd Efendi bin es-Seyyid el-Hâc Abdullah Efendi [618]
               de  1183’de  vefât  edib  mahdûmu  es-Seyyid  el-Hâc  Ahmed  Efendizâde  a’yândan  Hâfız  es-
               Seyyid el-Hâc Veliyüddîn Ağa ve birâderi yeniçeri serdârı es-Seyyid Mahmûd Tahir Ağa’dır.
               Bunlara “Zanalızâdeler” dendi. Hacı Veli Ağazâde es-Seyyid Ahmed Efendi Atabeg müderrisi
               iken 1281’de vefât edib mahdûmu ticâret re’isi es-Seyyid el-Hâc Mehmed Emin Efendi 1338’de
               mahdûmu Yüzbaşı Mustafa Nazif Efendi de 1333’de şehîden vefât etdi.

                     Ahmed Efendi-Pîrîzâde el-Hâc
                     Amasyalıdır. Fuzalâdan ve silsile-yi ilmiyyemiz ricâlinden el-Hâc Hüseyin Efendi bin
               Pîrî Mehmed Efendi  bin  Hüseyin  Çelebi mahdûmudur. Ulemâdan tahsîl-i  ilm  ü marifet  ve
               müderris Ahmed Efendi’den hutût-ı mütenevvi’ayı ahz ü te’allüm ederek beytü’l-mâl kâtibi
               oldu.
                     Ba’dehû  Kadızâde  Mustafa  Paşa’ya  divân  efendisi  olup  Kapucuzâde  el-Hâc  Ahmed
               Paşa’nın sâye-i ikbâlinde hâcegân-ı divân-ı hümâyûn silkine girip tezkire-i sânî sonra cizye
               muhâsebecisi oldu. Bir müddet ma’zûl kalıb 1135’de yeniçeri efendisi oldu.
                     1136’da ma’zûl, 1137’de başmuhâsebe, 1138’de [619] sânîyen yeniçeri efendisi oldu.
               Ancak yeniçeri ağası Hasan Ağayı gücendirdiğinden 1139 senesi evâsıtında azliyle Amasya’ya
               gönderildi. 1141 senesinde vefât etdi. Âlim, hattât, mü’eddeb bir zât idi.





                                                           188
                                                           192
   188   189   190   191   192   193   194   195   196   197   198