Page 48 - 6-8
P. 48
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Süreyyâ Bey Sicill-i Osmânî’sinde yeniçeri ağalığından vezîr olan Dramalı İbrâhim
Paşa bin Abdullah, sadâret kethüdâlığından vezîr olan Gürcü İbrâhim Paşa bin Pîrî Ağa,
Kapıcılar kethüdâlığından beylerbeyi ve ba’dehû vezîr Gümüşlüzâde Çelebi İbrâhim Paşa bin
İsmâil Ağaların tercemelerini bir birine karıştırmış, iki sonrakileri de birleştirmişdir.
İbrâhim Efendi-Hacı İmâm
Amasya civârında Ziyârelidir. Amasya’da ba’de’d-tahsîl [123] ders-i âm, sonra
Hakala’da Kâsım Bey Medresesine müderris, ba’de’l-azl Sultân Bâyezîd Câmii kürsü şeyhi
oldu. 1099’da Emîrler vak’asında azledilip âzim-i Hicâz olarak avdetde Ziyâre’de ikâmet
ederek va’z u tezkîre devâm eyledi.
1114 senesi evâilinde vefât etdi. Ulemâdandır. Mahdûmları Halîl, İsmâil Efendiler
de câm’i-i mezbûra imâm olup Halîl Efendi 1152’de ve İsmâil Efendi 1173’de vefât eyledi.
İsmâil Efendizâde Sâlih Efendi imâm olup 1209’da vefâtıyla oğulları es-Seyyid el-Hâc
Abdulganî, Halîl, Mehmed Efendilere imâmet verildi. Bunlara “Hacı İmâmoğulları” dendi.
İbrâhim Efendi-Ma’kûlzâde
Merzifonludur. Merzifon ulemâsından Ma’kûl Mehmed Efendi’nin mahdûmudur.
Tilmizi Eşref Abdurrahman Efendi’nin Tezkiretü’l-Hikem zeylinde yazdığı üzere Köprü’de
Kara Müderris Ahmed Efendi’den, Ankara’da Ankaravî Mehmed Efendi’den, İstanbul’da
Erzincânî Ali Efendi’den, Diyârbekirli Molla Çelebi’den [124] tahsîl-i ulûm ve ahz-i icâzetle
Merzifon’a avdetle ders-i âm oldu.
Ba’dehû orada Medrese-i Sultâniye müderrisi, sonra Merzifon müftüsü olup ulemâ
arasında temâyüz etdi. 1100 senesi evâhirinde tedrîs ü iftâdan azledildiğine canı sıkılıp 1101’de
Amasya’ya nakl-i ikâmet ve Sultân Bâyezîd Câmiinde tedrîs-i ulûma müvâzabet ederek 1105
senesi evâilinde Hızır Paşa müderrisi oldu.
1114 senesi vak’asında zî-medhal gösterildiğinden İstanbul’a celb edilip teftîş
esnâsında bir sun’ u taksîri olmadığı anlaşılmakla avdet edib 1115 senesi zilhiccesinin on
5
üçüncü günü Amasya’da vefât etdi.
Eşref Efendi diyor ki: “Mûmâ ileyh gâyet fâzıl, halûk, ulûm-ı âlîyede mâhir, natûk, usûl-
i fıkh u kelâmîde kâmil idi. Mutâla’a eylediği ekser kitaba havâşi ve ta’lîkât yazdı. Akâ’id-i
hayâliyesine bir hâşiye te’lîf etdi. Sülâle-i ilmiyyesi bir tarafdan Ebu’s-Su’ûd Efendi’ye, diğer
tarafdan Seyyid Şerîf Cürcânî’ye müntehîdir. Evlâdından İbrâhim Efendi aşağıda gelir. [125]
İbrâhim Efendi-Haydarzâde es-Seyyid eş-Şeyh
Amasyalıdır. Sâdâd-ı Havzaviyeden es-Seyyid Mahmûd Çelebi bin es-Seyyid Hasan
Çelebi bin es-Seyyid Haydar Efendi mahdûmudur. Tahsîl-i ulûm etdikden sonra ders-i âm olup
Ya’kûb Paşa Câmiinde tedrîs-i ulûm etdi. Ba’dehû Ya’kûb Paşa müderrisi oldu. Bu esnâda Çile-
hâne şeyhi Mehmed Efendi’nin sohbet-i şerîfesinden istifâza edib ondan inâbe ve ahz-i hilâfet
etdi. 1099’da şeyh-i müşârün-ileyhin vefâtına binâen Çile-hâne şeyhi ve Ya’kûb Câmii vâ’izi
olup on yedi yıl zikr ü tehlîl, va’z u tezkîr ile imrâr-ı hayat ederek 1116 senesi zilhiccesinin
yirmi üçüncü günü dâr-ı kudse intikâl eyledi.
Âlim, kâmil, vâ’iz, sâlih, muttakî, müteşerri’ bir zât idi. Ya’kûb Paşa vakfı tevliyeti de
bu zâta müvecceh olduğundan mahdûmu es-Seyyid eş-Şeyh Mehmed Efendi Çile-hâne şeyhi
ve mütevellîsi oldu. 1168’de vefât edib mahdûmu es-Seyyid eş-Şeyh Abdullah Efendi şeyh ü
mütevellî olduysa da 1178’de meşihatı dâmâdı olan Çorumlu eş-Şeyh Hasan Sinânî Efendi’ye
verdi. [126]
5 Mahdumları Mehmed, Ahmed, Abdurrahman Efendilerdir. Ahmed Efendizâde İbrâhîm Efendi de ulemâdan
idiler.
43
47