Page 45 - 6-8
P. 45
Amasya Tarihi Cilt: 6
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
1087 şa’bânında efendisi olan Kara Mustafa Paşa sadr-ı a’zam oldukta ramazânında
vezâretle kapudân-ı deryâ ve 1089 muharreminde ilâveten rikâb-ı hümâyun kâ’im-makâmı
olarak fevkalâde nüfûz ve ikbâle erdi.
Fakat efendisinin şüphesini da’vet edecek ba’zı harekât-ı desâyis-kârâneye cür’et
eylediğinden 1090 senesi rebiülevvelinde kaîm-makâmlıkdan ve bir mâh sonra kapudanlıkdan
azledilip taşraya i’zâm edileceği esnâda tatlı dili ve desâyisiyle Sultân Mehmed Hân-ı Ra’biye
ilticâ ederek kubbe-nişîn oldu. [112]
1094 senesi muharreminde Sadr-ı a’zam Kara Mustafa Paşa serdâr-ı ekrem olarak
Viyana fethine gideceği esnâda a’mâl-i nüfûz-ı desâyis ederek bâ-fermân-i âlî kâ’im-makâm-ı
sadâret oldu. Kara Mustafa Paşa’yı te’mînât-ı kaviyye ile sadâkatine iknâ’ eyledi.
Hayfâ ki Kara Mustafa Paşa Viyana önünde beklenmeyen acı bir inhizâma dûçâr
olduğundan Belgrad’a avdet etmişdi. Kendisinden münfasıl olan dârüs’-sa’âde ağası Abbas
Ağa, Çavuşbaşı Sarı Süleyman Ağa ile birlikde Dördüncü Sultân Mehmed Hân’ı serdâr-ı
müşârün-ileyhin i’dâmına iknâ’ eylediklerinden 1094 zilhiccesinde Kara Mustafa Paşa’nın
i’dâmını müte’âkib 1095 senesi gurre-i muharreminde sadr-ı a’zam oldu.
Tam iki yıl devâm eden zamân-ı sadâreti tezebzüb içinde geçdi. Rumeli ve Anadolu’da
zuhûr eden vukû’ât-ı cesîmenin indifâ’ında aczini ve harbe gitmemek için temâruzu
görüldüğünden 1097 senesi muharreminde azledilerek Üsküdâr’daki konağında ikâmet
etmesine müsa’ade buyruldu.
Ancak yerine gelen Hersekli Sarı Süleyman Paşa sadr-ı müşârün-ileyhin yeğeni olan
Osmân Paşa’nın ve tarafdârlarının harekâtından [113] şüphelendi. Kendisini azletdirip sadârete
sâhib-i tercemenin i’âde edilmesinden korktu. 1097 cumâdelûlâsında Paşa’nın emvâl ü
emlâkini müsâdere etdirip Rodos’a i’zâm ve 1098 senesi şa’bânında i’dâm etdirdi.
Amasya’da kâin çiftlikleri Amasya alaybeyi Boyacızâde Veli Bey’in gayretiyle satılıp
esmânı İstanbul’a gönderildi. Paşa’nın emvâl-i kesîresini saklamak töhmetiyle kapıcılar
kethüdâsı Amasyalı Ömer ve ağalardan Gürcüzâde Mehmed Beyler oldukça tazyîkâta uğradı.
İbrâhim Paşa’nın iki kıt’a vakfiyesinde hayrâtı Hınzeverek karyesinde vâlidesi nâmına
bir câmi-i şerîf ve Amasya’da Bâyezîd Paşa Mahallesi’nde mektep olup ba’zı emlâkini bunların
mesâlihine vakfetdi. Sarı Süleyman Paşa’nın kendi hakkındaki su’i-kasdını teferrüs
eylediğinden Sultân Mehmed-i Râbi’den Hicâz’a gitmeğe izin almıştı. Fakat Süleyman Paşa
buna meydân vermedi. Efendisi olan Kara Mustafa Paşa’ya yapdığı gadrin mücâzâtını gördü.
Süleyman Paşa da buna yaptığı ihânet yüzünden maktûl oldu.
İbrâhim Paşa’nın mahdûmları Ahmed Paşa, Süleyman Bey [114] ve kerîmesi Zeynep
Hanım’dır. Birâderi Veli Ağazâdeleri Yeğen Osmân Paşa ile Yeğen Mehmed Ağa ve
Hemşîrezâdeleri de Amasyalı Sefer Ağazâde Elçi Mehmed Paşa ile Mustafa Efendidir. Bunlara
Yeğen Mehmed, Yeğen Mustafa Beyler dendi. Radâ’an birâderi de Amasyalı Memi Beyzâde
İsmâil Paşa’dır.
Şâyân-ı dikkatdir ki vakfiyesinde ve Amasya sicillâtında mezkûr olduğu üzere kethüdâ-
yı sadâreti Amasyalı Gürcü Pîrî Ağazâde İbrâhim Ağa, mektupçusu Amasyalı Sefer Ağazâde
Yeğen Mehmed Bey, tezkirecisi Amasyalı Rahmî Efendizâde el-Hâc Lütfullah Efendi,
kapıcılar kethüdâsı Amasyalı Bekir Beyzâde Ömer Bey, hazîne kâtibi Amasyalı Yûsuf Efendi,
telhisi-i sadâreti de Amasyalı Bayram Ağazâde Osmân Ağa idi.
Resmî Ahmed Efendi Sefînetü’r-Rü’esa’sında kendi efendisi olan Elçi Mehmed
Paşa’nın terceme-i hâlinde “Amasyalı olup sadr-ı esbak Kara İbrâhim Paşa’nın hemşîrezâdesi”
olduğunu tasrîh ediyor. Sadr-ı müşârün-ileyh pederi Ahmed Ağa, mükerreren Amasya
mütesellimi de sicillât-ı şeriyye de mestûrdur. Bunlar, [115] delâlet ediyor ki Bayburdluzâde
İbrâhim Paşa Amasya’da tevellüd ve neş’et etmişdir. Hınzeverek köyünde doğup Amasya’da
büyümesi de muhtemeldir.
Sadr-ı müşârün-ileyh, âlî-himmet, kerîm, müdebbir olmakla beraber târîhlerin tavsif
etdiği gibi hod-bîn, gaddâr, hasûd, dessâs, hilekâr idi. Vechen melih, karayağız olduğundan
40
44