Page 40 - 6-8
P. 40
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
İbrâhim Efendi-Hayreddînzâde
Amasyalıdır. Kudâttan olup Mehmed Paşa Mahallesi’nde bir mescid-i şerîf yaptıran
Hayreddîn Hızır Efendizâde Ahmed Efendi’nin mahdûmudur. Amasya’da hutût-ı
mütenevvi’ayı hattât-ı meşhûr Mehmed Çelebi’den ve ulûmı Amasya fuzalâsından temeşşuk
ve ahz [94] edib ders-i âm oldu.
Ba’dehû Atabeg, Halfet Gâzi, Yörgüç Paşa Medreselerine müderris ve Köprü,
Merzifon, Amasya kadısı, 1036’da Trabzon kadısı ve Evkâf-ı Rûmiye müfettişi, 1039’da Sofya
mollası, ba’dehû mükerreren Amasya kadısı ve 1047 zilhiccesinde Kayseriye mollası, ba’dehû
Karahisâr-ı Şarkî kadısı ve 1055’de Mar’aş mollası oldu.
1056’da ber-vech-i tekâ’üd Mehmed Paşa müderrisi olduğu halde 1058 receb gurresinde
Amasya kadısı olup 1059 senesi rebiülevvelinin yirmi birinci günü dâr-ı bekâya irtihâl etdi.
Fuhûl-i ulemâdan, fudalâ-yı mevâliden fakih, ulûm-i şer’iyede kâmil, afîf, hattât-ı meşhûr idi.
Tezevvüc etdiği Mehmed Paşazâde Kurd Mahmûd Bey’in kerîmesi Aynî Hâtun’dan
Mehmed, Mustafa, Ahmed ve Köprülü Durak Ağa’nın kerîmesi Hayrunnisâ Hâtun’dan
Abdullah Efendiler nâmıyla dört mahdûmu ma’rûfdur. Bunun evlâdıyla Mehmed Paşazâde
Hüseyin Bey’in kerîmesi Ayşe Hâtun evlâdı Seydîzâdelerden Kurd Mehmed Bey ve evlâdı
arasında Hızır ve Mehmed Paşalar [95] evkâfı tevliyeti bir asr kadar mahkemeyi işgâl etdi.
Hayreddînzâde Mehmed Efendi ricâlden ve mütevellî Ahmed Çelebizâde Ali Bey de mütevellî
iken 1124’de azl ü nefy edilerek tevliyet Kurdzâdelere intikâl etdi.
İbrâhim Paşa-Hattât
Amasyalıdır. Fuzalâdan Amasyalı Hacı Nefîszâde Mustafa Efendi’nin birâderi Mehmed
Efendi’nin mahdûmu olup “Ebe Dâmâdı” demekle meşhûrdur. Ceddi Hacı Nefîs Çelebi Âşık
Paşazâde Elvân Çelebi ahfâdından olduğu bâlâda yazıldı.
Amcası sâyesinde İstanbul’a gelip tahsîl-i ilm ü ma’rifet etdi. Hutût-ı mütenevvi’âyı
Timurcu Kulu Yûsuf Efendi’den ahz ü temeşşuk ederek mâliye kalemine girdi. Sultân
İbrâhim’in ebesine dâmâd olup tefeyyüz ederek Bayram Paşa’nın sadâretinde mukâta’ât emîni,
ba’dehû baş-muhâsib olup Hacı Efendizâde İbrâhim Paşa’nın defterdârlığında orta defterdâr ve
1054 muharreminde Kara Hasan Paşa üzerine baş-defterdâr oldu. [96]
1054 cumâdelevvelinde mevki’ini yeniçeri ağası Bosnalı Sâlih Ağa’ya kapdırdığından
ma’zûl oldu. 1055 şevvâlinin yirmi sekizinde Sâlih Paşa’nın sadr-ı a’zam ve Kara Hasan Paşa
da defterdâr oldukta Hasan Paşa’nın yerine Trablusşâm beylerbeyi ve 1057’de Anadolu vâlisi
ve 1058’de vezâretle kubbe-nişîn oldu.
1058 recebinde Sultân İbrâhim’in hal’i ve dördüncü Sultân Mehmed Hân’ın cülûsu
vak’asında tekâ’üde sevk edilerek Ayasofya ve Şehzâde vakıfları zevâidinden vazîfe ta’yîn
edilip 1060 senesi saferinin on sekizinci günü vefât eylediği Ayasofya mahzeninde ele geçen
“Defter-i Zevâ’id-i Havârân-ı Selâtîn” unvânlı defterde görüldü.
Vezîr-i müşârün-ileyh gerek defterdârlığı gerek vezâreti, Defâtîr-i Mâliye’de
bulunabildi. Nâ’imâ Târîhi’nde “Ebe Dâmâdı İbrâhim Efendi” unvânıyla defterdâr olduğu
yazılıdır. Defâtîr-i Mâliyye’de “Nefîszâde İbrâhim Efendi” diye mukayyed ve Defter-i Zevâ’id-
i Havârân-ı Selâtîn”de “Vezîr-i Hattât İbrâhim Paşa” diye mestûrdur. Bunların üçü de [97] bir
zât olduğu Mâliye Defterlerinden anlaşıldı.
Vezîr-i müşârün-ileyh, âlim, muhâsib, hattât-ı meşhûr olup Gülzâr-ı Savâb adlı hatt u
hattâta dâ’ir bir eseri vardır. Yazdığı kitaplara İbrâhim bin Mehmed en-Nefîsî diye imzâ vaz’
ederdi. Şöhreti Nefeszâde’dir.
Müstakîmzâde Süleyman Sa’âdeddîn Efendi “Tuhfetü’l-Hattâtîn” adlı eserinde diyor ki:
“Seyyid İbrâhim bin Mustafa bin Nefes. Nefeszâde şehrîdir. Pederleri mezkûrdur. Hüsn-i hat
risâlelerinden Gülzâr-ı Savâb nâm kitap kendi eser-i kalem-i tedvînleridir. Ol eser-i mu’teber
şehâdetiyle sâhib-i şi’r ü inşâ ve mâlik-i meleke-i külliye-i âlem-bahâ oldukları sâbitü’l-
fehvâdır. İbrâhim el-Halîl 1060 târîhi hudûdunda murâkabe-i eltâf-ı hafiye-i rabbâniye ile habs-
35
39