Page 107 - 6-8
P. 107

Amasya Tarihi Cilt: 9
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR            Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                                                                                                                                      Bey’in  kerîmesinden  bir  mahdûmu  Mehmed  Fuad  Bey  kaldı.  Bu  da  ceddi  türbesi  vakfına
                     Hâlid Ağa-Çavuşzâde                                                                                              mütevellî oldu. [340]
                     Amasya  a’yânından  ve  dergâh-ı  âlî  çavuşânından  Mustafa  Ağa’nın  oğludur.  Bu  da
               çavuşân-ı dergâh-ı âlî silkine girib hayli hizmetlerde isbât-ı liyâkat ederek çavuşlar kethüdâsı                             Hâlisâ İbrâhim Ağa-Amasyalı
               oldu. 1058 vak’asında vefât etdi.                                                                                            Hasan oğludur. İstanbul’a gidip çavuş-başı el-Hâc Sâlih Ağa’nın dâiresinde hayli zaman
                     Birâderi meşâhîr-i kudâtdan el-Hâc Mehmed Efendi’dir.                                                            hizmet ederek ağasının itimâdını kazanıb kethüdâsı oldu. 1161’de mûmâileyhin vefâtıyla Bâhir
                                                                                                                                      Mustafa Paşa’nın dâiresine girdi.
                     Hâlid Ağa-Mütevellîzâde                                                                                                Paşa’nın ilk sadâretinde selâm ağası olup hayli şöhret kazandı. Ba’dehû paşasıyla beraber
                     Amasyalıdır.  Hüseyin  ve  Firûz  Ağalar  vakfı  mütevellîsi  Mustafa  Ağa’nın  oğludur.                         devr-i vilâyât edib 1177 rebîülâhirinde paşasının ikinci sadâretinde selâmlık kethüdâsı oldu.
               Enderûn sarâyına girib orada hüsn-i terbiyye gördü. 1242’de pederinin [337] vefâtında vakf-ı                           1178 senesi şevvâlinde paşanın azli ve zilka’desinde i’dâmı üzerine açıkda kalıb sonra vefât
               mezkûr tevliyeti uhdesine tevcîh edilib Amasya’ya gönderildi.                                                          etdi.
                     1255’de celb edilib kapıcı-başılık rütbesiyle Çırağan Sarâyı muhâfızı oldu. Dokuz yıl
               kadar bu hizmetde kalıb 1264 senesi cumâdelâhiresinin on dokuzunda vefât etdi. Mahdûmları                                    Hâlis İbrâhim Ağa-Hacı Saîd Ağazâde
               es-Seyyid Sâdık Mehmed, Ali Rızâ Efendilerdir. Es-Seyyid Sâdık Mehmed Efendi imâm-ı sânî-                                    Amasya  eşrâfından  ve  dergâh-ı  âlî  kapıcı-başılarından  el-Hâc  Saîd  Mehmed  Ağa  bin
               i şehriyârî olup mevâlîdendir.                                                                                         İsmail Ağa’nın oğludur. Birâderi es-Seyyid Hakkı İsmail Paşa’nın Amasya’da vekîl-i umûru
                                                                                                                                      olup 1227’de Amasya sancâğı mukâtaa emîni oldu. 1237’de vefât etdi. Eşrâf-ı memleketden
                     Hâlid Nûrî Efendi-Nûh Efendizâde                                                                                 idi. [341]
                     Amasyalıdır.  Abdurrahmân  Efendi’nin  mahdûmu  olup  hutût-ı  mütenevvi’ayı  hattât-ı
               meşhûr Kâtibzâde es-Seyyid Kâmil Ahmed ve Yüzbaşızâde Emrâh Vehbi Efendilerden ahz u                                         Hâlis Ömer Efendi-es-Seyyid Lâdikî
               temeşşük ederek hattât-ı meşhûr oldu. Sofular Mahallesi’nde ikâmet ve 1279 hudûdunda dâr-ı                                   Lâdikli Mehmed mahdûmudur. İstanbul’a gidip Hasan Çelebi medresesinde ikâmet ve
               bekâyâ rihlet etdi.                                                                                                    tahsîl-i ulûma bezl-i makderet ederek ulemâdan mücâz ve ders-i âm iken tarîk-i kazâya sâlik
                                                                                                                                      oldu. Kazâ ve niyâbetle devr-i kasabât ve bilâd edib 1158’de kibâr-ı kudâtdan görüldü. Ba’dehû
                     Hâlid Bey-Alay Beyzâde                                                                                           fevt oldu. 1165’de medrese-i mezkûrede yazdığı “Hilye-i Nebeviyye” sonunda imzâsı var idi.
                     Amasyalıdır.  Kibâr-ı  züamâdan  Ali  Bey  bin  Abdullah  Bey  bin  Alaybeyi  Fethullah                          Ulemâ-yı kudâtdandır.
               Ağa’nın  mahdûmudur.  Millîzâde  [338]  Hüseyin  Bey’in  kerîmezâdesi  olduğu  münâsebetle
               Millîzâde dendi. 1248’de pederinin vefâtıyla mahlûlünden on iki yaşında 17.450 akçe zeâmete                                  Hâlis Mehmed Efendi-Nüzhet Efendi Birâderi
               mutasarrıf oldu.                                                                                                             Amasyalıdır. Hâcegân-ı dîvân-ı hümâyûndan harameyn kisedârî Amasyalı Nüzhet Ömer
                     Ba’dehû  meclis-i  idâre  âzâsından  olup  1270’de  Osmâncık  kazâsı  müdürü,  1275’de                           bin el-Hâc Mustafa Ağa’nın birâderidir. Mâliye ketebesinden olup tefeyyüz ederek mektubî-i
               ma’zûlen gelip Amasya ihtisâb ağası, 1285’de meclis-i idâre azâsı oldu. 1288’de Belediye reîsi                         mâliye  serhalîfesi,  ba’dehû  hâcegân-ı  dîvân-ı  hümâyûn  zümresine  iltihâk  ederek  kisedâr-ı
               olup, 1291’de ma’zûl ve 1293’de sânîyen Belediye reîsi olduğu hâlde 1294 senesi evâhirinde                             defterî oldu.
               vefât etdi. Eşrâf-ı memleketden idi. Mahdûmu ümerâ-yı askeriyyeden Kâ’im-makâm Mehmed                                        Ba’dehû  menâsıb-ı  sagîreyi  devr  ederek  1204’de  haremeyn  muhâsebecisi  ve  1206
               Şükrü Bey’dir.                                                                                                         şâbânında ma’zûl ve ba’dehû cizye muhasebecisi olup 1211 hudûdunda ma’zûlen [342] vefât
                                                                                                                                      etdi.
                     Hâlid Ziyâ Bey-Şirvânîzâde
                     Amasyalıdır.  Sudûrdan  es-Seyyid  Ahmed  Hulûsî  Efendi’nin  mahdûmu  olup  1278’de                                   Hâlis Mehmed Efendi-Seküköylüzâde
               doğdu. İstanbul’da neş’et edib Kuleli Mekteb-i İdâdî-i Askeriyye’ye girdi. Buradan Mekteb-i                                  Amasya’da  Sultân  Bâyezîd  Câmiinde  şeyhü’l-muhaddisîn  ve  müderris-i  benâm  olan
               harbiyyeye  girib  funûn-ı  askeriyye  tahsîlini  ikmâl  etdikden  sonra  Berlin  dâru’l-funûn-ı                       Seküköylüzâde Hâfız el-Hâc Osmân Efendi’nin mahdûmu ve Tamgacı el-Hâc Ahmed Ağa’nın
               askeriyyesine girdi.                                                                                                   kerîmezâdesidir. Hâfız-ı Kur’ân olup İbrâhim Cû’î Efendi’den vucûh-ı kıraat-ı Kur’âniyyeyi
                     Buradan  erkân-ı  harb  yüzbaşılığıyla  çıkıb  [339]  İstanbul’a  geldi.  Bâb-ı  Ser-askerîye                    ahz etdi.
               me’mûr  olup  1305’de  kolağası  ve  1306’da  ateşemiliter  muâvini  olarak  sânîyen  Berlin’e                               1189’da pederinin vefâtında şeyhü’l-muhaddisîn ciheti uhdesine tevcîh edilmiş ise de
               gönderildi.                                                                                                            ilm-i hadîsde marifeti kalîl olduğundan 1200 Şâbânında uhdesinden ref’ edilib 1205’de şeyhü’l-
                     1308’de binbaşı olarak avdetle Nafia nezâretinde mühendis ve 1314’de kâ’im-makâm                                 kurrâ, amcası Hâfız Abdullah Efendinin vefâtıyla Sultân Bâyezîd Câminde şeyhü’l-kurrâ oldu.
               oldu. 1318’de Mîr-âlâylıkla hey’et-i fennîye âzâsından olup 1323’de mîr-livâ olacağı esnâda                            Bu vazîfesiyle iştigâl üzere iken 1229’da vefât etdi.
               haremi olan Alman kızıyla araları bozulduğundan kadının fenâ bir jurnaline uğradı.                                           Vucûh-ı Kur’ân’a vâkıf, mücevvid sâlih idi.
                     Sultân  Abdulhamîd  Hân-ı  Sânî,  pederinden  dolayı  zaten  kendisinden  mütevehhim
               olduğuna  binâen  bu  jurnal  vehmine  dokundu.  Hayli  tahkîkât  icrâsıyla  1324’de  menfîyen                               Hâlis Mehmed Ağa-Hacı Kâsımzâde
               Konya’ya gönderildi. Bu da fevkalâde merâkından hastalanıb 1325 senesi evâilinde orada vefât                                 Köprülüdür. Eşrâf-ı mahallîyeden 1264’de vefât eden el-Hâc Ahmed Ağa bin Mehmed
               etdi.                                                                                                                  Ağa bin el-Hâc Kâsım Ağa’nın oğludur. Köprülü Mehmed Paşa’nın kayınpederi Dede Yûsuf
                     Gâyet  mütefennîn,  ulûm-ı  riyâziyye  ve  askeriyyede  kâmil,  orta  boylu,  yakışıklı,                         Ağa’nın ahfâdından olup biraz tahsîl-i irfân ü kitâbet etdi.[343]
               hürriyyet-i efkâra tarafdâr bir zât idi. Sadr-ı esbak amcası Mehmed Rüşdüzâde İsmail Hakkı



                                                           96
                                                           106                                                                                                                    97
   102   103   104   105   106   107   108   109   110   111   112