Page 104 - 6-8
P. 104

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     İlm-i kelâmdan mevâzî-i müşkîleyi tahkîk edib [327] bir risâle-i latîfe de derc eyledi. Dahî
               ol risâleyi şehzâde-i saâdet-mevrûd ya’nî Sultân Korkud hazretlerine irsâl ve îsal eyledi. Zikr
               olunan  şehzâde-i  âzâdenin  sâir-i  efâzıl-ı  emâsil  gibi  fünûn-ı  mu’tebere-i  mu’tevereden
               behremend  olduğuna  i’tinâsı  olmağın  ol  risâlenin  hutbesinde  mefâhir-i  meâsir  ve  ekârim-i
               mekârimin  şâmil  bir  kasîde-i  Arabiyye  ile  ânı  medh  eyledi.  Ve  dahî  şübhe-i  âmmeyi  hâl
               etmekde  hakâyık-ı  ceyyide  ve  dekâyık-ı  eyyideyi  hâvi  bir  risale  ve  kürre-i  müdahrecenin
               tahkîkinde letâfet ve nihâyet-i berâ’ati muhtevî bir risâle tedvîn eyledi. El-hakk ol şehsüvâr-ı
               mizmâr-ı fazîletin yanında fâris-i meyâdîn-i fezâil olan allâme-i Fârîsi râcil ve acemî ve âna
               nisbet İmâm-ı Bagavî gabî idi.
                     Kelimât-ı  şîrînin yanında İbn Nübâte’nin kelimât-ı  berâ’at-ı  ayâtının  lezzeti ve bedî-i
               Hemdânî’nin berâ’ati yokdu. Onların hüsn-i kelimâtından bunun letâfet-i makâlâtı çokdu.

                     Şi’ir
                                                                              ريظن  زكره   ما هدينشن  ارت  نيريش  ظفل
                                                                       ثيدح  رت  نيريش   چيه  مديد هن  وت  ثيدح  نوچ

                     Nesr
                     Ulûm-ı akliyyede ve nakliyyede emedd-i aksâ ve gâye-i kusvâya vâsıl [328] bir fâzıl ve
               fünûn-ı edebiyye ve Arabîyyede de zirve-i ulyâya nâ’il bir kâmil idi.
                     Tezyîl, ol fâzıl-ı me’ser-i eser elsine-i selâse şi’ir deyib Arabî ve Fârîsî ve Türkî nazma
               kâdir hûb-şâirdir. Selâkât-ı tab’ u selâmet-i akl ile ve fart-ı fıtnat ve mezîd-i kiyâsetle fenn-i
               şiirde mâhirdir. Evrâk-ı rüzgârda sebt eylediği eş’âr îcâz-ı şiârı vâfirdir.
                     Ol asrın ulemâsından biri bir risâle te’lîf edib Hacı Hasanzâde ile ikisi kazasker iken
               anlardan imzâ iltimâs edib vaz-ı kalem ricâ eyledi. Mevlânâ Müeyyedzâde ol risâleyi şeref-i
               hatt-ı şerîfiyle teşrîf edib bu Arabî rubâî ile ânı tevkî’ eyledi:
                     Rubâî
                                                                         لوس قفو  ىلع  هتلاسر كيتاه
                                                                         ٔ
                                                                            لوبقب  ىقلتي اهيف نعما  نم
                                                                             لوقي  مث اهّفلا نم  مظعتسي
                                                                          لوسر ريخ ايو ةتاسر ريخ اي


                     Sultân  Bâyezîd  Hân  aleyhir-rahmetü  ve’l-gufrân  hazretlerine  hançer  redif  bir  Fârisî
               kasîde deyib mülk-i fesâhatı kılıcıyla almışdır [329] ve Sultân Selîm Hân hazretlerine Arabî
               kasîde deyib eslâf-ı şuarâ-i Araba kemiyyet-hâme ile ve eblâk-ı tab‘ çâlakla at salmışdır. Bu
               matla’ hançer kasîdesinin matlaıdır.

                                                                رچنخ  ناشن  دهديم  ناهج   هاش  تسدز
                                                               زچنخ  نايم رد هلمج رز  و رهوج درك  هك

                     Ve dahi bu birkaç metali’ âbdâr ol fâzıl-ı fezâil şiârındır:

                                  Çâk olan dest-i cefâ ile girîbânımdır
                                  İlişen hâr-ı gam ü mihnete dâmânımdır

                     Velehû
                                  Nice bir sûfi sâfi âb içelim
                                  Vakt-i gül geldi gel şarâb içelim




                                                           93
                                                           103
   99   100   101   102   103   104   105   106   107   108   109