Page 597 - 6-8
P. 597

Amasya Tarihi Cilt: 12
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               Amasya mütesellimi olup zilhiccesi gâyesinde ma’zûl oldu. [132]  Bir müddet sonra Osmancık
               voyvadası olup orada 1231 hudûdunda vefât etdi.

                     Abdî Ağa-Kara Hüseyinoğlu
                     Amasya serdârı el-Hâc Mehmed Ağa bin Abdî Ağa bin el-Hâc Alî Ağa bin Kara Hüseyin
               Bey’in  oğludur.  Genç  yaşında  yeniçeri  olup  Rus  muhârebelerinde  fevkalâde  yararlıkları
               görüldüğünden Yeniçeri ocağına alındı. Ulûfeciyân-ı yemîn ağası oldu.
                      Bu esnâda Hüsrev Paşa’ya intisâb edib Rûmeli muhârebâtına iştirâk etdi. 1241 senesi
               zilka’desinde ocağın ilğâsı üzerine ihtifâ edib Paşa’nın delâletiyle Amasya’ya geldi. 1245’de
               afv-ı umûmî i’lânında meydana çıkıp evlendi.
                     Nizib Vak’ası’ndan evvel  Sivasî Hâfız Mehmed Paşa’nın talebi  üzerine  yüzbaşı  olup
               harbe gitdi. Bu muhâberede yararlıklarını gören Hâfız Paşa’nın inhâsıyla 1255’de binbaşı olup
               avdet etdi. Ba’dehû tekâ’üd edilip 1279 senesi şevvâlinde vefât etdi. Narlıbahçe Mezarlığı’nda
               Sultân Mes’ûd Türbesi’nin kapısı hizâsında medfûndur. [133]
                     Merhûm, yiğit, doğrusözlü, pek dindâr, dîn ü milletine ve devletine pek bağlı bir zâttı.
               Gerek Yeniçeri ocağında ve gerek Nizâmiyeciliğinde yirmi beşten fazla harbe girmiş olduğunu
               söylerdi. Bu, âcizin büyük babasıdır. Oğulları Ahmed, Mehmed, Mustafa, Osmân Ağalar’dır.
                      Ahmed Ağa, 1293’de vefât etdi. Oğulları Alî, Mustafa Efendiler’dir. Hacı Mehmed Ağa
               babamdır.  1331  recebinde  vefât  etdi.  Oğulları  Hâfız  Halîl,  Hüseyin  Hüsâmeddîn,  Ahmed
               Hulûsî, Alî Şükrü Efendiler’dir. Mustafa ve Osmân askerlikte vefât etmişlerdir.
                     Babam derdi ki: “Babamın adı Abdurrahmân’dır. Sonradan Abdî denmiştir. Bunun büyük
               babası Abdülkerîm’dir. Buna da Abdî denmiştir.” Topçuzâde Münîb Bey derdi ki: “Abdî Ağa
               Amasya serdârı Topçuoğlu  Hacı  Abdurrahmân  Ağa’nın kızının  oğludur. Adı Abdurrahmân
               iken  Abdî  denirdi.  Birinci  Abdî  Ağa  da  Hacı  Paşazâde  Abdülkerîm  Bey’in  kızı  oğludur.
               Abdülkerîm Ağa’dır.” [134]

                     Abdullah Efendi-Tayyibzâde
                     Amasya ulemâsından Şemseddîn Ahmed Efendi bin Mevlânâ Tayyib Çelebi bin Dursun
               mahdûmudur. Amasya’da ikmâl-i tahsîl ederek ders-i âm ve müderris oldu. Yavûz Sultân Selîm
               ile  Trabzon’da  bulunduğundan  orada  Sultân  Selîm’in  vâlidesi  Ayşe  Gülbahâr  Hâtun’un
               yaptırdığı Hâtuniye Medresesi’ne ilk müderris ve müftü oldu.
                     Ba’dehû Trabzon,  Kefe,  Silistre  kadısı  olup  sonra  sâniyen  Trabzon  kadısı  oldu.  940
               vak’asında Amasya kadısı olup geldi. 945 hudûdunda vefât etdi. Meşâhîr-i kudâttan âlim, kâmil
               bir zât idi. Mahdûmu Tayyib Efendi’dir.

                     Abdullah Efendi-Güvenzâde
                      Amasya yeniçerilerinden Güvenoğlu Ahmed’in mahdûmudur. Müfessir Hızır Efendi’nin
               halka-i tedrîsinde ikmâl-i tahsîl ederek ders-i âm ve kürsî şeyhi oldu. Garibler Mescidi’nde
               vâ’iz olduğu hâlde 1112 sâlinden sonra vefât etdi. Ulemâdan vâ’iz bir zât idi. Mahdûmu Ahmed
               Fethî Efendi de ulemâ ve şu’arâdan idi. [135]

                     Osmân Çelebi-Mevlânâ Takiyyeddîn es-Simrî
                     Amasya Beyleri’nden Kılıç Bey’in oğludur. Asrının ulemâsından ikmâl-i tahsîl ederek
               tedrîse mülâzemet edib Sultân Mes’ûd-ı Selçûkî’nin yaptırdığı Mes’ûdiye Medresesi müderrisi
               ve Amasya nâibi görüldü. 621 sâlinden sonra vefât etdi.
                     Kibâr-ı  ulemâdan  idi.  Mahdûmu  Mevlânâ  Şerefeddîn  Mehmed  Çelebi’dir.  Simrî
               Amasya’ya Selçûkîler tarafından verilen Simre adına mensûbdur.







                                                           594
                                                           596
   592   593   594   595   596   597   598   599   600   601   602