Page 142 - 1-4_2
P. 142
Amasya Tarihi 1-4. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
türbelere pek müşâbih olduğundan burada mülûk yahud vüzerâ-yı Dânişmendiye'den biri
medfûn olduğunu ihtâr etmekdedir. Burada "Emîr Seyfeddîn Sungur bin Tabuk" ve ortasında
Amasya hükümdârı "Şemseddîn Şâdgeldi Pâdişâh bin Kutlu" ve bunun şimâlinde kibâr-ı
ulemâdan "Sa'îdeddîn Mevhûb bin Ez-Ziyârî" ve "Osmân Paşazâde Hüseyin Bey" ve "Assı
Hâtun" medfûnlardır. Bu türbe hükümdâr-ı müşârün-ileyhin yapdırdığı türbe olmayıp
kendisinden iki yüz sene yâhud daha ziyâde mukaddem yapılmış olduğu derûnunda medfûn
olan zevâtın târîh-i vefâtlarından anlaşılmakdadır. 175 [202]
40- "Şirvânî Türbesi": "Şamlar Mezârlığı"nın üstünde bir dâ'ire-i mahsûsa içinde latîf
bir mevki'dedir. Türbe, kârgîr iki kubbeyi hâvî olup garb tarafı mescid-i şerîf ve şark tarafı
türbedir. Bu türbeyi sadr-ı esbak "Şirvânîzâde Mehmed Rüşdî Paşa" 1286'da binâ ve 1290'da
evkâfını tanzîm edib derûnunda pederi "eş-Şeyh İsmâ'îl Sirâceddîn Şirvânî" hazretleri ve
birâderi sudûrdan esbak İstanbul kadısı "es-Seyyid Ahmed Hulûsî Efendi" ve eniştesi "el-Hâc
Îsâ Rûhî Efendi" medfûnlardır.
41- "Şehzâde Türbesi": Narlı Bahçe Mezârlığı’nın şimâl-i garbîsinde dört taş direk
üzerinde mebnî bir kubbe-i sengîn olup Amasya'da medfûn olduğu "Behcetü't-Tevârîh"de
mestûr olan "Sultân Murâd Hân-ı Sânî" hazretlerinin birinci şehzâdesi "Sultân Ahmed" burada
medfûn olduğu "Şehzâde Türbesi" denmesinden anlaşılır. Hiçbir tarafında kitâbeye dâ'ir bir şey
yokdur. Türbenin cenûben hâricinde medfûn olduğu görülen ümerâdan "Yahyâ Bey"dir.
42- "Şehzâdegân Türbesi": Şâmîce Mahallesi önünde vâki' şose yolunun şimâl tarafında
Hacı İlyâs Mahallesi’nde İnehan önüne giden yolun garb tarafında köşe başında bu da dört taş
direk üzerinde mebnî bir kubbe-i muhkemedir. Bu türbe mükerreren ta'mîr edilmiş ve en sonra
1314'de "Gürcüzâde Mehmed Necîb Bey" tarafından i'mâr olunmuş bulunmakla ma'mûr ve
mücedded bir hâldedir. Derûnunda "Çelebi Sultân [203] Mehmed Hân" hazretlerinin şehzâdesi
"Kâsım Çelebi" ve ba'dehû vefât eden şehzâde "Mehmed Çelebi bin Sultân Bâyezîd Hân" ve
ba'dehû vefât eden şehzâde "Mehmed Şâh Çelebi bin Süleyman Çelebi" ve şehzâde "Mustafa
Çelebi bin Süleyman Çelebi" medfûn olduklarını kitâbeleri isbât etmekdedir.
43- "Şehîdler Türbesi": İki tâne olarak meşhûr olup biri bâlâda îzâh edilen Burma
Minâre derûnunda "Cümûdâr Türbesi", diğeri de Torumtay Câmii derûnunda hücre-i
mahsûsadır. Bu hücre-i mahsûsa, sekiz kadar taş merdiven ile inilir derin bir taş oda olup şarka
nâzır olan kapısından mâ-adâ ışık ve hava alacak penceresi ve deliği yokdur. Derûnunda iki
tâbût olup biri cenûbda diğeri şimâlde mevzû' ve her ikisinin arası açıkdır. Üstü kapalı olan şu
tâbûtların derûnunda müte'addid insân kafaları, kolları, bacakları ve sâ'ir a'zâları mevcûd olup
etleri, kemikleri üzerinde kurumuş gibi durmakdadır. Şu hâle nazaran iki tâbût içinde beş altı
kadar insân cesedi mevzû' olduğu anlaşılır.
Bu taş odanın üzerinde, içinde medfûn olan zevâtın şebekeleri, taş sandûkaları olup tam
odanın üzerine gelen şebeke dört aded ise de bunların şark tarafında diğer bir hücre-i mahsûsa
içinde sekiz kadar zevâtın medfûn oldukları şebekeleri isbât etmekdedir. Bunların kim
olduklarına dâ'ir şebekelerin [204] ve sandûkaların üzerlerinde kitâbe olmadığından diğer
emârât-ı mahkûka bulunamadı. Fakat "Torumtay" merhûmun mahdûmu "Emîr Sinâneddîn
Mûsâ" ve hafîdi "Emîr Celâleddîn Mehmed Pervâne Bey" ve ahfâdından Amasya emîri
"Zeyneddîn Ya'kûb Şâh-ı Rûmî" ve bunların ahfâdı medfûn oldukları kaviyyen maznûndur.
44- "Şeyh Hüsâmeddîn Türbesi": Kamereddîn Mahallesi’nin üstünde Hekîm Çelebi
Mahallesi önünde Hızır Paşa’ya giden yol üzerindedir. Şeklen murabba' ve yüksek olup üstü
açıkdır. Orada "Akdâğîzâde eş-Şeyh Hüsâmeddîn Hüseyin Efendi" ve mahdûmu "Muhyiddîn
Efendi" medfûn olduğu kayden ma'lûmdur. Diğer "Şeyh Hüsâmeddîn Türbesi" de "Hoca
Sultân" üstünde bir bahçe derûnunda olup orada "Sonusalı Şeyh Hüsâmeddîn Hasan Efendi"
medfûndur.
175 Bu zevâtın medfûn oldukları birkaç sene devâm eden taharriyâtda anlaşılabilmişdir. Burada ve Sultân Mes'ûd
Türbesi’nde hafriyât icrâ edilirse daha çok zevâtın medfenleri bulunacağına şübhe yokdur.
129
141