Page 117 - 6-8
P. 117
Amasya Tarihi Cilt: 6
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
olan Şehzâde Sultân Ahmed’in türbesi diye irâe edilmektedir.
Emîr müşârün-ileyh “Devâtdâr Ahmed Paşa” diye meşhûr olup âlim, âkil, müdebbir,
âdil, halîm, muhibb-i ulemâ ve meşâyih, kerîm bir emîr-i kebîr idi. Zevcelerinden Canıbek
Hâtun binti Mehmed Bey bin Eretna Hân ile Dilşâd Hâtun binti Ali Paşa bin Esen Bey bin
Babukşâh, kuyûd-ı vakfiyeden anlaşıldı. Mahdûmları Şâdgeldi, Keygeldi, [361] Mehmed,
Mustafa, Burak Çelebilerle kerîmesi Ehlî Hâtun pek meşhûrdur.
Çelebiler hamâmı demekle meşhûr olan yukarı hamâm, Çelebi Ahmed Paşa’nın mülkü
olup evlâdına intikâl etmişdi. Mu’ahharan Amasya vâlisi olan Sultân Bâyezîd-i Sânî halîlesi ve
Şehzâde Sultân Ahmed’in vâlidesi Bülbül Hâtun bunların evlâdından mezkûr hamâmı iştirâ ve
hayrâtına vakfetmişdi.
Şâdgeldi Bey, Bâyezîd Paşa’nın dâmâdı olup Timûr Hân’ın emriyle Devletşâh üzerine
Amasya emîri olmuşdu. Çelebi Sultân Mehmed Hân’ın Amasya’ya vürûduyla münazil olup
816’da halîlesi ve evlâdıyla beraber İznik kasabasına kaldırılmıştı. Mahdûmu Mehmed Bey
meşhûrdur.
Keygeldi Bey, Sivas emâretine nasb edilen Şehzâde Sultân Süleyman ma’iyyetine
me’mûren Sivas’a gitdiği “Acâ’ibü’l-Makdûr fi Nevâ’ib-i Timûr” adlı eserde Ceygeldi diye
mezkûrdur. Amasya civârında Kızılca Çiftliği bunun mülkü olduğundan oraya Keygeldi Çiftliği
ve sonra “Keygel” karyesi dendi. Kızılca nâm-ı diğer Keygel karyesi diye mukayyeddir. [362]
Burâk Bey, Osmanlı Devletine pek sâdık bir emîr idi. Bunun evlâdı 1260 târihine kadar
Amasya’da yaşadı. Bir kolu da İstanbul’da yaşamakdadır. Bunlara “Ebûbekir Beyzâdeler”
denir. Bu sülâleden Hüseyin Paşa, Ömer Paşa, Ebûbekir Paşa pek meşhûrdur.
Dâmâdlarından Yahşî Beyzâde vezîr Bâyezîd Paşa, Eretnazâde Mehmed Bey bin Horus
Ali Bey, yine Eretnazâde Abdullah Bey bin Eretna Bey de meşhûr olup Abdullah Beyzâde Ali
Paşa ile İbrâhim Bey ve Mehmed Beyzâde Ahmed Bey meşâhîr-i ümerâdandır.
Mu’allimi olan Hüsâmeddîn el-Kâtî, Mevlânâ Hüsâmeddîn Ebû Nasr el-Hasen bin
Abdulmü’min el-Hûyî olup evlâdına “Hûyluoğulları” denmişdir. Bunlara “Kâtîoğulları” ve
tahfifen “Katoğulları” da denmekde idi. Mevlânâ Hayreddîn Hızır ibn-i Mevlânâ Hüsâmeddîn
el-Kâtî “Hûyluoğlu” demekle meşhûr idi. Bunun mahdûmu Kutbeddîn Mûsâ Çelebi’dir.
Ahmed Çelebi-Mevlânâ Şemseddîn
Amasyalıdır. İğneci Mûsâ Çelebi bin Hamza’nın mahdûmu [363] olup “İğnecioğlu”
demekle meşhûrdur. Veled-i İğneci diye görüldü. Meşâhîr-i fuzalâdan Fahreddîn İlyâs bin
Aksarâyî ve Şerefeddîn Mehmed bin Vecîh Erzincânî gibi zevâtdan ahz-ı ulûm edib ders-i âm
oldu.
Ba’dehû Hacı Şâdgeldi Paşa’nın binâ etdiği Sarachâne Câmii ittisâl-i şarkiyyesindeki
dârü’l-ilm medresesi müderrisi olduğu hâlde 797 senesi hilâlinde vefâtı zann olunur. Kibâr-ı
ulemâdan fâzıl, müteşerri’ bir zât idi.
Mahdûmu meşâhîr-i evliyâdan eş-Şeyh Şerefeddîn Hamza Çelebi Pîr İlyâs Halvetî
hulefâsından iken 818’de vefât etdi. “İğnecizâde” demekle meşhûr bir pîr-i a’zam idi. Bunun
mahdûmu melîkü’l-meşâyîh Seyidüddîn Ahmed el-Halvetî ve bunun mahdûmu da İğnecizâde
Safiyyeddîn Mûsâ el-Halvetî’dir.
Bunun evlâdından Hâce-yi Sultânî Amasyalı Ömer Efendi ibn-i Mehmed Efendi bin
Abdurrahman Çelebi kaz’askerdi. Bunun mahdûmu Abdullah Efendi ve hafîdi es-Seyyid
Osmân Efendi bin Abdullah Efendi ve bunun mahdûmu es-Seyyid Ömer Efendi sudûr-ı
kirâmdan idiler. [364]
Ahmed Çelebi-Mevlânâ Şemseddîn
Amasya kadı’l-kudâtı İmâdzâde Mevlânâ Mü’eyyideddîn Mehmed Çelebi bin kadı’l-
kudât Mevlânâ İmâdeddîn Ömer Çelebi bin kadı’l-kudât Mevlânâ Şemseddîn Mehmed Çelebi
bin Mevlânâ Necîbeddîn Mûsâ bin Mehmed bin Mahmûd el-Hâllâtî mahdûmu ve Amasya emîr-
112
116