Page 358 - 6-8
P. 358

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     Züamâdan iken Sultân  Murâd-ı  Sânînin  kayın  birâderi  oldukda  ümerâdan  ba’dehû
               beylerbeyi  olarak  Sivas  ve  Tokat  muhâfızı  olup  muhârebâta  iştirâk  etdi.  847’de  Varna
               harbinden sonra Ankara Beylerbeyi olup 855’de vefât etdi.
                     Yörgüç Paşa’ya “eniştem” diye yazdığı mektupları görüldü. Kezâlik, Yörgüç Paşa’nın da
               buna yazdığı mektublarda “Emîrü’l-ümerâi’l-izâm, birâderim Emînüddîn Mehmed Paşa” diye
               hitâb ederdi. Mahdûmları Mustafa, Murtaza Beyler ve birâderi Himmet Bey’dir. Kerîmeleri
               Lütufşâh, Sitti hâtunlar olup bunlar ile bir türbede medfûndur. Geldiklân nâhiyesinde Kozluca
               karyesi, emîr-i müşârün-ileyhin vakfı olup nısf-ı mâlikânesi evlâdına ve nısf-ı diğeri türbesinde
               eczâ-yı şerîfe kıraatına meşrûttur. [306]

                     Emîn Süleyman Çelebi-Mimâr
                     Amasyalıdır.  İbrâhim  oğlu  olup  “Emîn  Mimâr  Amasyavî”  demekle  meşhûr  ve  Sinan
                  Paşa’nın  vakfiyesinde  müsbettir.  Amasya‘da  sanat-ı  mimâriyeyi  mimârân-ı  hâssadan
                  öğrendi. Mimârlıkta üstâd olup Sultân Bâyezîd-i Sânî Amasya’da bir câmi ve imâret inşâsını
                  emretdikte bunu mimâr ve binâ emîni nasbetdi.
                      Câmi-i  şerîfin  binâsına  888’de  mübâşeret  edib  891’de  ikmâl  etdi.  Kendisine  “Emîn
               Mimâr” dendiğinden adı unutuldu. Mahdûmu Muhyiddîn Mehmed Efendi imzâsından adının
               “Süleyman bin İbrâhim” olduğu anlaşıldı.
                     Amasya‘da Hâtuniye Câmii de bu mimârın eseri binâsı olup 916’da vefât etdi. Sanatında
               üstâd, mâhir, maârif-âşinâ, emîn, müstakîm bir mimâr idi. Sultân Bâyezîd Amasya’da vâlî iken
               Amasya Sarayı’nı da bu mimâra yaptırmışdı. Mahdûmları Muhyiddîn Mehmed, Musliheddîn
               Mustafa  Efendilerdir.  Hafîdi  İstanbul  kadısı  Mustafa  Efendi  bin  Muhyiddîn  Mehmed
               Efendi’dir. [307]

                     Emîn Mehmed Çelebi-Şeyhzâde el-Hâc
                     Amasyalıdır. Sarı Kadızâde eş-Şeyh Mustafa Efendi’nin mahdûmu ve hattât-ı meşhûr
               Hamdullah Efendi’nin birâderidir. Şehzâdeliğinde Sultân Bâyezîd-i Sânî Amasya vâlisi iken
               defter emîni olarak iştihâr etdi.
                     911’de binâsına mübâşeret edilen Hâtuniye Câmii binâ emîni olup “Emîn Çelebi” diye
               meşhûr oldu. Câmi-i şerîfin hitâmından birkaç yıl sonra 918’de vefât etdi. Meşâhir-i ümenâdan
               idi. Mahdûmu Muhyiddîn Efendi’dir.

                     Emîn Mehmed Efendi-Sun’îzâde
                     Amasya‘da Saraclar şeyhi olan Hazreti Pîr Sun’ullâh Halvetî ahfâdından ve kudâtdan
               Abdülcelîl Efendi bin Pîr Mehmed Çelebi bin Pîr Sun’ullâh Halvetî mahdûmudur. Bade’t-tahsîl
               müderris kadı olup 953 senesi hilâlinde vefât etdi. Meşâhir-i kudât ve ulemâdan idi. Mahdûmu
               Abdülkerîm Efendi’dir.

                     Emîn Mehmed Paşa-Şeyh Kemâlzâde
                     [308]  Amasyalıdır.  “Menâzırü’l-Avâlim”  kitâbının  sonlarında  musarrah  olduğu  üzere
               Amasya‘da mahallesi olan Ahî Sâbıkuddîn evlâdından Amasyalı eş-Şeyh Kemâleddîn Ahmed
               el-Halvetîzâde Mahmûd Çelebi mahdûmudur.
                     Pederi  Mahmûd  Çelebi  974’de  Amasya  vâlisi  olan  Sultân  Murâd-ı  Sâlise  intisâb
               eylediğinden Enderûn-ı Hümâyûna alındı. Orada terbiye görüp 982 ramâzanında Sultân Murâd-
               ı Sâlisin cülûsunda tefeyyüz ederek Dîvân-ı Hümâyûn küttâbına iltihâk etdi.
                     991’de Rûmeli muhâsebecisi, 1002 saferinde Sultân Bâyezîd evkâfı mütevellîsi, 1004
               senesi recebinin evâhirinde Şâm defterdârı oldu. Dört seneden ziyâde Şâm’ın umûr-ı mâliyesini
               hüsn-i idâre ve ıslâh eylediğinden 1008 senesi şevvâlinde Şâm Beylerbeyi oldu.







                                                           357
   353   354   355   356   357   358   359   360   361   362   363