Page 372 - 6-8
P. 372

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


                      Oruç Bey- Gâzi
                      Ümerâdan Mirzâ Beyzâde Alî Bey’in mahdûmudur. Meşâhîr-i züamâdan olup Şirvân
               Muhârebâtı’nda alaybeyi, ba’dehû mîrlivâ oldu. Bâyezîd Paşa Mahallesi’nde konağı önünde
               güzel  bir  çeşme  yaptırdı.  Emlâkini  bu  çeşmenin  mesâlihine  vakfederek  1009’da  Eşkıyâ
               Harbi’nde vefât etdi.

                      Oruç Bey-Gâzi
                      Merzifon’un Marınca Köyü’nden Alî oğludur. Sipâhî ve Köprülü Mehmed Paşa’nın
               yoldaşı  ve  kethüdâsı  oldu.  1058’de  paşanın  Anadolu  Beylerbeyliği’nde  kethüdâsı  görünüp
               sonra vefât etdi. Mahdûmu sadr-ı esbak Kara Mustafa Paşa’dır. Diğer mahdûmu Ali Ağa’dır.
               Diğeri de Hasan Ağa’dır.

                      Oruç Ağa-Hacı
                      Amasyalı Abdullah oğludur. Sipâhî meşâhîrinden [353] olup Köprülü Mehmed Paşa’nın
               ağalarından iken sadâretinden silâhdârân kethüdâsı ve mahdûmunun sadâretinde silâhdâr ağası
               oldu. 1082’de Kandiye Muhârebesi’nde vefât etdi. Oğulları Ali, Hasan, HüseyinAğalardır.
                      Hüseyin Ağa 1113’de fevt oldu. Bunun mahdûmu Gâzi Ağa 1132’de sipâhîlerdendi.
               Ahfâdından el-Hâc Hüseyin Ağa bin Alî Ağa yeniçeri serdârlarından idi. Diğer ahfâdından el-
               Hâc Osmân Efendi bin Ahmed Ağa da ulemâdandı. Bunlara Hacı Oruçoğulları dendi.

                      Uğur Bây-Emîr Şemseddîn
                      Moğol ümerâsından Sübüktâ’nın oğludur ve Gümüşlüzâde İsmâîl Bey’in eniştesidir.
               Eyâlet-i  Rûmiyye  nâzırı  ve  Amasya  emîrü’l-ümerâsı  İşboğa  Noyîn’in  dâmâdı  olup  emîr-i
               müşârün-ileyhin zamân-ı emâretinde Amasya cândârı, ya’nî muhâfızı oldu.
                      720 senesi evâilinde kayınpederinin vefâtında Sivas Vâlîsi Emîr Çobanoğlu Timurtaş
               Bey’e intisâb edib [354] mevki’ini muhâfaza etdi. 727’de azl ve nekbete uğradı. Ba’dehû vefât
               etdi. Ümerâdan idi. BunaUğur Cândâr da denirdi. Mahdûmu Mûsâ Bey’dir.

                      Uğurlu Bey-Emîr Şemseddîn
                      Amasya’da  medfûn  olan  Fâtıma  Hûnd  Hâtun  binti  Sultân  Keykâvûs  Selçûkî
               kölelerinden  olduğu  vakfiyesinde  yazılıdır.  Müşârün-ileyhânın  ma’iyyetinde  bir  müddet
               Antalya’da bulunup ümerâdan oldu. Ba’dehû beraberce Amasya’ya gelip yerleşti.
                      Sultân  Altunbaş  Gâzi  Çelebi  bin  Sultân  Mes’ûd’un  Amasya’da  iki  defa  saltanâtı
               esnâsında pervânesi olup 718’de Gâzi Çelebi’nin firâr ve ihtifâsında menkûb oldu. Ba’dehû
               Çobanoğlu Timurtaş Bey’in ma’iyyetine girip emâretini muhâfaza etdi.
                      727’de  Timurtaş  Bey’in  Mısır’a  firârında  Torumtayoğlu  Zeyneddîn  Ya’kûbşâh-ı
               Rûmî’ye intisâb ederek 738’de bunun zamân-ı emâretinde nüfûz ve şöhret kazandı. Ba’dehû
               vefât etdi. Kibâr-ı ümerâdan idi. Mahdûmları vardır. Bunlara Uğurluoğulları dendi. Bunlardan
               Bâyezîd [355] ve Îsâ Beyler meşhûr idiler.

                      Oğuzhân Bey-Emîr Zahîreddîn
                      Amasyalıdır. Bir müddet Kayseriyye ve Konya’da emâret edib 703’de Mısır’a firâr ve
               709’da  Kûs  şehrinde  vefât  eden  Emîr  Muhliseddîn  Mûsâ  Paşa  bin  Bâbâ  İlyâs  Horasânî
               mahdûmu ve Alâeddîn Alî Âşık Paşa’nın birâderidir. Pederinin zamân-ı emâretinde ümerâdan
               olup 703’de beraber Mısır’a gitdi. Oradan Kûs şehrine gönderilip ikâmet etdi. 709’da pederinin
               vefâtı üzerine Anadolu’ya avdet ederek Amasya’da Sultân Altunbâş’ın zamân-ı hükûmetinde
               nüfûz ve şöhret kazandı. 719’da Emîr Çobanoğlu Timurtaş Bey’e intisâb ederek tahsîl-i emâret
               etdi. 727’de müşârün-ileyhin Mısır’a firârında ihtifâ edib Mecitözü Emîri olan Alâeddîn Saltık
               Bey’in yanında kaldı. Mecitözü’nün semt-i garbîsinde edindiği cesîm çiftliğinde oturdu.




                                                           371
   367   368   369   370   371   372   373   374   375   376   377