Page 244 - 6-8
P. 244
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Bu âlem-i anâsırı firdevs-i enver it.
Depret lebünü cûşa getür havz-ı kevseri
‘Anber saçunı çöz bu cihânı mu’attar it
Hattun berât yazdı sabâya didi ki tîz
Var milket-i hıtâ ile Çîni mûsâhhar it
Âb-ı hayât olmayıcak kısmet ey gönül
Bin yıl gerekse Hızr ile seyr-i Sikender it
Zeyneb ko meyli zînet-i dünyaya zen gibi
Merdâne var sâde-dil ol terk-i zîver it
Latîfi Çelebi, sâhibe-i tercemeyi Kastamonu diyârından zann etmesi pek de yanlış
değildir. Çünkü Zeyneb Hâtun’un zevci kadı İmâdzâde İshâk Fehmî Çelebi beş altı yıl kadar
Kastamonu kadısı olduğu münâsebetle [177] Hazret-i Zeyneb orada zevcinin hânesinde ikâmet
etmişdi.
İşte bu ikâmeti, Latîfi Çelebi’ye o zannı vermişdir. Yoksa Zeyneb Hâtun’un Amasyalı ve
Amasya’da Üçler Mahellesi’nde peder ü ceddinin yanında medfûn olduğunda şübhe yoktur.
Âşık Çelebi ile Hasan Çelebi Tezkirelerinde Amasyalı olduğunu tasrîh etmektedirler.
Osmancık’ta gördüğüm mecmû’ada “Amasyalı Zeyneb Hâtun’un gazeli” ve “Zeyneb
Hâtun’un zevci Amasyalı İmâdzâde İshak Fehmî Çelebi’nin cevâbı” diye yazılmışdır. Zeyneb
Hâtun’un zevci kendisinden evvel vefât eylediğinden hayli zamân dul yaşadı. 889’da vefât etdi.
Âlimât ü fâzılât-ı nisâdan elsine-i selâsede şâire, edîbe dekâ’ik-ı ulûma vâkıfe tevârih ü
muhâzarâta âşinâ bir Hâtun-ı mükerreme idi. Amasya’da Üçler Mahallesi’nde bir mektebi
olduğu kuyûd-ı atîkadan anlaşıldı. Kız kardeşi Selâmet Hâtun’un tercemesi aşağıda gelir.
Birâderleri Bedreddîn Mahmûd, Seyyideddîn Ahmed, Şemseddîn Mehmed Efendilerdir. [178]
Zeyneb Hâtun-Mü’eyyedzâde
Amasyalıdır. Meşâhîr-i ulemâ ve kudâtdan olup 883 senesinde vefât eden Abdülvâsi’
Çelebi bin Mü’eyyed Çelebi kerîmesidir. Ammizâdesi ve zevci olan Amasya kadısı
Mü’eyyedzâde Şemseddîn Ahmed Efendi bin Mehmed Çelebi bin Mü’eyyed Çelebi nezdinde
ulûm u ma’ârif öğrendi.
Amasya vâlîsi Şehzâde Sultân Ahmed’in harem-i sarâyında kadın efendilerin musâhibesi
ve zevci de şehzâdenin musâhibi olarak refâh u izzet içinde yaşamakta iken 918’de şehzâdenin
i’dâmı üzerine düçâr-ı nekbet olmuşlardı. 923 hudûdunda vefât etdi.
Bu da âlimât-ı nisâdan olup mahdûmları Abdülvâsi’, Abdülhâdî, Abdülkerîm Efendiler
de ulemâ ve kudâtdan idiler. Abdülvâsi’ Çelebi’nin evlâdı el-yevm Amasya’da mevcûd olup
Abdülhâdî Remzî Efendi tercemesi geçti.
Zeyneb Hânım-Dedezâde
Köprülüdür. Sadr-ı esbak Köprülü Mehmed Paşa’nın kayın [179] pederi el-Hâc Yûsuf
Ağa’nın kerîmesi ve Köprülüzâde Fâzıl Ahmed ve Mustafa Paşaların vâlidesi olan Ayşe Hânım
hemşîresidir. Zevci Kıbleli Mustafa Paşa’nın sâye-i ikbâlinde Köprü’de Taş Kal’a
Mahallesi’nde ufak bir taş han ve bir de dârü’t-ta’lîm yaptırdı. Hemşîresi Ayşe Hânım’ın câmi-
i şerîfine eczâ-yı şerîfe vaz’ etdi.
Taş han ve Dârü’t-ta’lîm vakfiyesini 1088’de tanzîm etdirdi. Mahdûmları Ali, Ahmed
Beyler ve kızı da Âbide Hânım’dır. Ali Beyzâde Mehmed Bey ve bunun mahdûmu Mahmûd
Bey’dir. Ahmed Beyzâde Mahmûd Bey olup bunun mahdûmları Ali, Ahmed Beylerdir. Bunlara
“Kıblelîzâdeler” dendi.
237
243