Page 250 - 6-8
P. 250
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Sâlim Mustafa Efendi
Amasyalı Ahmed Efendi’nin mahdûmudur. Tahsîl-i ilm ü edeb edib İstanbul’a gitdi.
Orada müderris, kadı olup devr-i bilâd etdi. Sultân Mustafa Hân-ı Sâlis’in irtihâlinde
Amasya’ya gelip Yavaş -Ezine Pazar nâhiyesinde Oğlanlar Obası nâm karyenin nısf-ı
mâlikânesi tevliyetiyle çerâğ edilerek 1207 senesi gâyesinde vefât etdi. Âlim, şâir, edîb,
Nakşibendî idi. Tevliyeti İsmâ’îl Efendi bin Mehmed’e verildi.
Sâmih Mehmed Efendi-Müftüzâde
Amasyalıdır. Mustafa Efendi’nin mahdûmu olup berâ-yı tahsîl İstanbul’a gitdi. Teşrifâtî-
i Dîvân-ı Hümâyûn Amasyalı Bekir Beyzâde Mehmed Âkif Bey’in himmetiyle Teşrîfâtçı
kalemine girdi. Tedrîcen terakkî ederek Hâcegân-ı Dîvân-ı Hümâyûndan olup Teşrîfâtçı
kîsedârı oldu. Ba’dehû menâsıb-ı sagîreyi devr ederek 1202 hudûdunda vefât etdi. Erbâb-ı
kalemden bir zât idi. [197]
Sâmi Mustafa Bey-Arpa Emînizâde
Amasyalıdır. Sadr-ı esbak Kara İbrâhim Paşa’nın dîvân-ı kitâbetinden tefeyyüz ederek
Arpa emîni olan Amasyalı Osmân Efendi bin Dervîş Mehmed Ağa’nın mahdûmudur. Pek genç
iken peder ü vâlidesiyle beraber İstanbul’a gidip orada meşâhîr-i hattâtînden “Kara Kız”
83
demekle meşhûr Hâcezâde Mehmed Efendi’den hutût-ı mütenevvi’ayı ahz ü temeşşuk etdi.
Ba’dehû tahsîl-i ilm ü irfân edib Amcazâde Hüseyin Paşa’nın sadâretinde Bâb-ı âlîye
girdi. Orada tahsîlini ileri götürüp terakkî ederek Hâcegân-ı Dîvân-ı Hümâyûndan oldu.
Amasyalı el-Hâc Ahmed Paşa’nın kâ’im-makâmlığında küçük rûz-nâmeci olup 1127’de azl
edildi.
Ba’dehû Nevşehirli İbrâhim Paşa’nın sadâretinde şehremîni olup 1138’de Piyâde
mukâbelecisi ve 1143’de vak’a-nüvîs olup 1146’da vefât etdi. Ali Paşa-yı Cedîd Kabristânı’nda
medfûndur. Fâzıl, şâir, hattât-ı mâhir idi. Üç senelik vekâyi’-nâmesi Subhî ve Şâkir Beylerin
vekâyi’-nâmesiyle birlikte matbû’dur. [198]
Sâmî Ahmed Efendi-Mahkeme İmâmı
Şeyh Alizâde es-Seyyid Abdurrahmân Efendi bin es-Seyyid Rüşdü Ahmed Efendi bin es-
Seyyid eş-Şeyh Ali Efendi mahdûmudur. Hıfz-ı Kur’ân ve tahsîl-i ilm ü irfân etdikten sonra
1179 muharreminde mahkeme imâmı ve 1189’da pederinin vefâtıyla Abdullah Paşa Câmii
imâmı olduğu hâlde 1234’de vefât etdi. Hıfz u sadâsı güzel, sâhib-i irfân, şâir, latîf idi.
Mahdûmu Hâfız Mehmed Efendi imâm oldu.
Sâmî Mehmed Efendi-Şeyh-i Nakşibendî
Benderlidir. Bender dâhilinde Usaya Köyü’nden Hasan bin Gâzi mahdûmu olduğu Şeyh
Alizâde es-Seyyid el-Hâc Ahmed Rüşdü Efendi’nin kaydından anlaşıldı. Gençliğinde
İstanbul’a gelip tahsîl-i ulûm esnâsında Tokatî eş-Şeyh Mehmed Emîn Efendi’nin hizmet-i
şerîfesine mülâzemet etdi.
Müşârün-ileyhin enfâs-ı mübârekesinden istifâde ve riyâzet-hânesinde tekmîl-i sülûk
ederek hulefâsından oldu. Ba’dehû şeyhinin emr ü işâretiyle Amasya’ya gelip tarîkat-ı
Nakşiyyeyi neşr ve irşâd-ı halka çalışdı. 1169’da Darb-hâneci tekkesi şeyhi oldu.
Ba’zı ricâl-i ilmiyyenin i’tirazâtından dolayı düçâr-ı azl olup 1181’de İmâretarkası’nda
Çelebi Efendi tekkesi şeyhi ve Câmi-i Enderûn vâ’izi oldu. Yirmi yıl kadar bu vazîfesini hüsn-
i îfâ ederek 1201’de dâr-ı kudse irtihâl etdi. Yörgüç Paşa İmâreti ittisâlinde Kutb Ahmed Efendi
yanında medfûndur.
83 Hâcezâde Mehmed Efendi de Amasyalıdır. Tercemesi mahallinde gelir.
243
249