Page 34 - 6-8
P. 34
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
tefevvuk eyledi.” Mahdûmu Alâeddîn Ali Çelebi ve hafîdi Muhyiddîn Mehmed Efendi kibâr-ı
kudât ve ulemâdandır.
İbrâhim Bey-Âbâdzâde
Amasyalıdır. Ümerâdan Hacı İsâ Bey bin Hacı Mehmed Bey bin İsa Bey bin Ömer
Bey’in mahdûmudur. Amcası Bâyezîd Bey’e dâmâd ve züamâdan olup 890’da Amasya
alaybeyi ve 893’de Mısır harbinde mirlivâ oldu. Ba’dehû kibâr-i ümerâdan olup 910 sâlinden
sonra vefât [74] etdi. Mahdûmu Mîrzâ Bey ve kerîmesi Belkıs Hâtun ma’rûfdur.
İbrâhim Halvetî-Pîr Baba
Köprülüdür. Eş-Şeyh Aydın el-Havetî hizmetinde tahsîl-i ilm ü hâl edib hilâfet aldı.
Şeyhinin vefâtında zâviyesi şeyhi olup irşâd-ı tâlibîn ile iştigâl ve ibâdete hasr-ı işgâl ederek
912 hudûdunda vefât eyledi. Âlim, müteşerri’ bir zât idi.
İbrâhimEfendi-Hatîbzâde
Amasyalıdır. Amasya müftüsü Mevlânâ Zeyneddîn Halîl bin Mevlânâ Tâceddîn
İbrâhim bin Mevlânâ Hatîb Mehmed Çelebi mahdûmudur. Amcası Allâme Hatîbzâde
Muhyiddîn Mehmed Efendi’den tahsîl-i ulûm edib İstanbul’da ders-i âm oldu.
“Tercüme-i Şakâyık”da Mecdî Mehmed Efendi’nin beyânı üzere ba’zı medârise
müderris olduktan sonra İznik’de Orhaniye, Bursa’da Sultâniye, ba’dehû İstanbul’a gelip
Fatih’in Sekiz medresesinden birine müderris oldu. Ancak su’i [75] mizâc ve za’f-ı külliye
mübtelâ olduğundan tashîh-i mizâc etmek üzere Bursa’da Sultân Murâd-ı Gâzi Medresesi
müderrisi olarak oraya gitdi. 920’de orada vefât etdi. Âlim, kerîm, münzevî idi.
“Şakâyık-ı Nu’mâniye” bu zâta Hatîbzâde Muhyiddîn Mehmed Efendi bin Tâceddîn
İbrâhim Efendi’nin birâderi kaydetdiği halde Amasya’da elde etdiğim evrâk-ı resmiyede
886’da Amasya nâibi Hatîbzâde İbrâhim bin Halîl olduğu görüldü. 888’de Dârende kadısı iken
Şehzâde Sultân Cem tarafdârı zannedilerek azledilmiş, ba’dehû berat-ı zimmeti zâhir
olduğundan Amasya’da Hüseyniye, ya’nî Büyük Ağa müderrisliği verilmişdi.
İbrâhim Bey-Tura Paşazâde
Amasyalıdır. Ümerâdan Tur Hasan Bey bin Ali Çelebi bin Tura Paşa’nın mahdûmu
olduğu münâsebetle Turaoğlu da dendi. Züamâdan iken ümerâdan, ba’dehû Amasya vâlisi
Şehzâde Sultân Ahmed’in ma’iyet-i ümerâsından ve mukarreblerinden olmuşdu. 918’de Sultân
Selîm ve Ahmed muharebesinde mecrûhan vefât etdi. Meşâhîr-i ümerâdan idi.[76]
İbrâhim Ağa-Hoca Acem
Gencelidir. Neslen Türk olduğu halde İranîlere pek mütemâ’il olduğundan Türklüğünü
unutmuşdu. Amasya’ya muhâceret ve Üçler Mahallesi’nde ikâmet ve Üçlere hizmet ederek
nüfûz ve servet kazandı. Tüccârdan olup “Hoca Acem” diye iştihâr etdi. 917 senesinde Varaylı
Zünnun Şâh’ın Amasya’yı işgâl ve gâretinde büyük hisseler alıp nüfûz ve serveti artdı.
918 senesinde Şâdî Paşa’nın Amasya vâliliğiyle vürûdunda takiyye edib ta’kibâtdan
kurtulmuşdu. İkinci defa Üçler vak’asında istinâd eylediği efendisi Mîr Gıyâseddîn Şirâzî ile
beraber 923 senesi muharreminde i’dâm edildi. Gâyet dişli hâ’in, Şâh İsmâil Safevî tarafdârı,
Türk düşmanı bir Şi’î idi.
İbrâhim Tâceddîn Efendi-Çorumluzâde
Amasyalıdır. Çorumlu Şeyh Mehmed Çelebi mahdûmu ve Kazasker Alâeddîn Ali ve
hâcegân-ı divân-ı hümâyûndan Lütfullah Çelebilerin birâderidir. Amasya’da tahsîl-i ulûm edib
[77] mu’allim-i sultânî Hatîb Kâsım Efendi’den mücâz ve ders-i âm oldu. Ba’dehû müderris ve
29
33