Page 390 - 6-8
P. 390

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               senesi  rebîülâhirinin  yirmi  beşinci  gecesi  İstanbul’da  vefât  etdi.  Fâtîh  türbesi  harîminde
               medfûndur.

                                                       İKİNCİ FASIL

                     “Amasya Tarihi”nin ikinci bâbından ikinci faslı adlarının ilk harfi bâ-i muvahhide
               “be(ب)”  olanların  terâcim-i  ahvâlini  târîhen  şâyân-ı  ehemmiyet  olan  cihetleriyle
               mülâhhasan kayd ü zabteder. Bu fasla bâ-i muvahhide faslı denir. Bâ’dan sonra gelen
               hurûf-ı hecâ tertibi üzere esâmî ve terâcim yazılır.

                     Baba İlyâs Horasanî-eş-Şeyh Şücâaddîn
                     Horasan eyâletinin merkezi olan Merv şehri havâlisinde kâin Mâhân karyesi ahâlîsinden
               Alî bin Ahmed mahdûmudur. İbtidâ Harezm ilinde eş-Şeyh Ebû Alî el-Bâğdâdî hulefâsından
               [416] ve Burhân Kâsânî telâmizesinden Tâceddîn Ebu’l-Vefa Mahmûd Harezmî     185  hizmetinde
               ulûm-i şer’iyye ve sûfiyyeyi ahz ü tefeyyüz edib hâdim ve tilmîz-i hâssı oldu.
                     Cengiz  Hân’ın  Horasan’a  doğru  ordusuyla  yürüdüğünü  gördüğünde  şeyhinin
               ma’iyyetinde  Bağdâd’a  gelip  orada  bir  müddet  oturdu.  Ba’dehû  şeyhiyle  beraber  kalkıp
               Anadolu’ya geldi. Amasya’yı vatan ittihâz ederek şeyhi Mes’udiye Tekkesi şeyhi oldu.
                     625’de Taceddîn Ebu’l-Vefâ Sivaslıların da’veti üzerine Sivas’a gidip yerine Mes’ûdiye
               Hânkâhı Şeyhi olarak teayyün etdi. Gerek ilm ü fazîleti ve gerek zühd ü takvâsı ulemânın ve
               âmmenin muhabbetini ve hüsn-i i’tikadını kendisine celb etdiğinden fevkalâde iştihâr etdi.
                     Mes’ûdiye  Tekkesi  fevkalâde  i’mâr  edilerek  evkâfı  teksîr  ve  câmii  tecdît  edildi.
               Ta’âmiyesi mebzûl olduğundan gerek gurabâ ve gerek fukarâ bu imârethâne-i âlîden nevâle-
               çîn olup ümerâ, ulemâ, halk babanın mürîdânı oldu. Nüfûzu fevkalâde arttı. [417]
                     Baba İlyâs’ın bu kadar nüfûz-ı ikbâlini gören Baba İshâk Kefersûdî, bundan fevkalâde
               istifâde te’mîn edeceğini kestirip Mes’ûdiye Tekkesi’ne yerleşti. Baba’nın mürîd-i hâssı olup
               yedi yıl kadar hizmetinde cân ve bâş ile çalışdı.
                     Öteden beri meşâyih-i kirâm, muhibb-i âl-i âbâ tanıtmış olduğu cihetle Baba İshâk, işte
               bu  muhabbet-i  aleviyyeden  istifâde  ederek  Baba  İlyâs’ın  fevkalâde  i’timâdını  kazanmışdı.
               Zaten  köylülere  kendisini  evliyâ  tanıtmış  olması  hasebiyle  Baba  İlyâs’ın  bu  i’timâdından
               istifâde etdi.
                     Baba İlyâs mezheben hanefi, i’tikâden Mâtürîdî meşreben ve tarîkaten Cüneydî idi. Baba
               İshâk’ın zâhiren tuttuğu  meslek bu olmakla beraber bâtınen hulûl-i ittihâda mu’tekîd ibâha
               mesleğin mürevvic bir mülhid idi. Her halinde takiyye izhâr ederek mezhebini neşretmekteydi.
                     Nihâyet 636’da alem-i ifrâz-ı bâğî ve isyân olarak âlemi ıslâh etmeye me’mûr olduğunu
               der-meyân edib 637’de Amasya’yı istîlâ ve Resûlullâh olduğunu i’lân [418] etdiğinde Baba
               İlyâs Amasya civârında Çat mevki’inde kâin çiftliğine çekildi.
                     İki yıl zarfında Baba İshâk’ın avenesi perîşân olup kendisi de köpekler gibi asıldıktan
               sonra Mes’ûdiye Tekkesi tahrîb edilmişti. 644’de Tatar Beyleri’nin yardımıyla Tekke i’mâr
               edilip sâniyen şeyh olarak geldi. Çünkü mahdûmu Şemseddîn Mahmûd Çelebi Tatar Beyleri’ni
               elde etmişdi.
                     On üç yıl kadar da bu sefer icrâ-i meşîhat ve sa’âdet ve ikbâlini te’mîn etdikten sonra
               657’de dâr-ı bekâya rihlet etdi. Medfeni Amasya civârında el-yevm İlyâs köyü demekle meşhûr
               çiftliğindedir. Sarılık Evliyâsı demekle meşhûr olan zâttır. Her yıl burası Hızır-İlyâs günü halk
               tarafından ziyâret olunur.


               185 Tâceddîn  Ebu’l-Vefâ  Mahmûd  Harezmî,  Ahmed  bin  Ebî  Bekr’in  mahdûmudur.  Ulûm-i  Arabiyyeyi  ve
                 şer‘iyyeyi Burhâneddîn Mehmed bin Hasan ed-Dihkân el-Kâsânî hizmetinde tahsîl etdi. Bu da Necmeddîn Ömer
                 bin Mehmed en-Nesefî’den bu da sadrü’l-islâm Ebu’l-Yüsr Mehmed bin Mehmed el-Bezdevî’den bu da Ebû
                 Yûsuf Ya’kûb es-Seyyârî’den ahz ü tahsîl etmişti.


                                                           389
   385   386   387   388   389   390   391   392   393   394   395