Page 79 - 6-8
P. 79

Amasya Tarihi Cilt: 6
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                                        15
               yekûlûne mâ-lâ-yef’alûn”  âyet-i kerîmesini kırâ’at ederek “ilme karşı hicv, ancak aczi ifâde
               eder.” demişdi.
                      Yörgüç Paşa Câmii vâ’izi ve medresesi müderrisi olup ömrünün sonuna kadar vazîfe-i
               tedrîs ve nasîhatı hüsn-i îfâ etdi. Sultân Bâyezîd Câmii şerîfinde va’z etdikçe cemâ’at va’zına
               koşardı.
                      Mahdûm-ı yegânesi Hâfız Mehmed Şükrü Efendi 1312’de bir cemm-i ğafîr ile Hicâz’a
               gidip Mekke-i Mükerreme’de vefât etdiğine pek ziyâde müte’essir oldu. Vefâtının ertesi günü
               sabâhında “Oğlum vefât etdi. Geline söyleyiniz pederinin hânesine gitsin.” diyerek büka ve
               ızhâr-ı te’essür etdi.
                      Bundan sonra iki yıl daha münzeviyâne yaşadı. İbâdât ü tâ’ât-ı ma’buduna hâsr-ı evkât
               ederek 1315 senesi muharreminin yirmi birinci çarşamba günü dâr-ı na’îme irtihâl etdi. Fâzıl,
               ulûm-i  şer’iyye  ve  kelâmiyyede  kâmil,  bahhâs,  münâzır,  [228]  hadîdü’l-mizâc,  şedîdü’t-
               te’essür, âbid, zâhid, gâyet müteşerri’, kanû’, bünyesi nahîf, orta boylu, seyrek sakallı, buğday
               benizli bir zât-ı sütûde-simât idi.

                      İbrî İbrâhim Çelebi-Kâtib
                      Amasyalı Hasan oğludur. Tahsîl-i ilm ü kitâbet edib sadr-ı esbak Hızır Dânişmend oğlu
               Koca Mehmed Paşa’nın kâtib-i divânı oldu. Amasya’da Sultân Murâd-ı Sânî vâlî iken hizmet-
               i kitâbetinde bulundu. Paşa’nın sadâretinde divân-ı hümâyûn ricâlinden ve hâcegândan olup
               841’de müşârün-ileyhin azl ü i’zâmında Amasya’ya geldi. Ba’dehû vefât etdi.
                      Koca Mehmed Paşa vakfiyesi şühûdundan olup hattı güzel, şâir, edîb, sâhib-i ma’ârif
               bir kâtib idi.
                      Mahdûmları Tâhir, Muhyiddîn Mehmed Çelebilere “İbrîzâde” dendi. Zurefâ-yı zamânî
               tarafından kendisine İbrî denildiğinden dolayı da İbrîzâdelikle iştihâr etdi. Tâhir Çelebizâde
               Muhyiddîn  Mehmed  Çelebi,  Muhyiddîn  Çelebizâde  Abdurrahman  Çelebi  meşâhîr-i
               ulemâdandır. [229]

                      İbşîr Hasan Paşa
                      Köprülüdür. Köprü Kazası dâhilinde meskûn Çerkeslerden Ali Ağa’nın mahdûmu ve
               Köprülü Mehmed Paşa’nın dâmâdı olan Siyavuş Paşa’nın hemşîrezâdesidir. Köprülüzâde Fâzıl
               Ahmed  Paşa’nın  himmetiyle  enderûn  sarayına  girdi.  Orada  terbiye  görüp  tefeyyüz  ederek
               Peşkîr Ağası oldu.
                      1095’de  Kara  İbrâhim  Paşa  sadârete  gelince  Köprülüzâdelerle  etba’ı  dûçâr-i  nekbet
               olduğu esnâda sipâhilikle taşra çıkarıldı. Bunun üzerine Köprü’ye gelip Kara İbrâhim Paşa’nın
               azl  ü  i’dâmında  Siyavuş  Paşa’nın  hazînedârı  ve  1099’da  İkinci  Sultân  Süleyman  Hân’ın
               cülûsuyla paşasının sadâretinde hazîne-i hümâyûn kethüdâsı oldu.
                      Ancak sene-i mezbûrede Siyavuş Paşa’nın zorbalar tarafından şehîd ve hânesinin gâret
               edilmesi hengâmında yine azl ve ihrâc edilerek Köprü’ye gitdi. Eşkiyânın tenkilinde hizmetler
               ederek 1101’de Köprülüzâde Fâzıl Mustafa Paşa sadârete geldikde kapıcıbaşı, 1102’de mîr-i
               alem oldu. [230]
                      Sadr-ı  müşârün-ileyhin  şehâdetinde  yine  menkûb  olup  1103  senesi  recebinde  sadr-ı
               a’zam  olan  Merzifonî  el-Hâc  Ali  Paşa’nın  sâye-i  ikbâlinde  mîr-livâ  ve  1105  şa’bânında
               Amcazâde Hüseyin Paşa’nın himmetiyle bâ-rütbe-i mîr-i mîrâni Malatya sancağı mutasarrıfı ve
               Niş Muhâfızı oldu.
                      1106’da  Selânik  beylerbeyi,  1107’de  Muğla  ve  Menteşe  mutasarrıfı,  1108  senesi
               rebiülevvelinde vezâretle Silistre vâlisi oldu. Sene-i mezbûre ramazânında kesret-i zulmetinden
               şikâyet edilmekle azl ve vezâreti ref’ ve emvâli müsâdere olunup kendisinden elli kese akçe




               15  Şuârâ,26/ 224-226.


                                                           74
                                                           78
   74   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84