Page 97 - 6-8
P. 97

Amasya Tarihi Cilt: 6
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


                      Ebûbekir Efendi-Müftüzâde
                      Merzifonludur.  Oranın  müftüsü  Mehmed  Efendi’nin  mahdûmudur.  Amasya’da
               Iydîzâde Âkif Mustafa Efendi’den tahsîl-i ulûm ederek Merzifon’da ders-i âm ve Dürrîzâde
               Medresesine  müderris,  sonra  yıllarca  kazâ  ve  niyâbetle  devr-i  bilâd  etdi.  1200’de  Ayntâb
               mollası olup 1203 senesi evâ’ilinde vefât etdi. Mevâli-i devriyyeden ve kudât-ı meşhûreden
               olup âlim, kâmil bir zât idi.

                      Ebûbekir Efendi-Emîr İmâmzâde es-Seyyid el-Hâc
                      Amasya’da Sultân Bâyezîd Câmii imâmı Hocazâde Emîr [289] imâm el-Hâc Abdullatîf
               Efendi  bin  el-Hâc  Halîl  Efendi’nin  mahdûmudur.  Fuzalâdan  Seküköylüzâde  el-Hâc  Kâşif
               Mehmed ve Müderriszâde Hâfız es-Seyyid Mehmed Efendilerden ikmâl-i tahsîl ederek ders-i
               âm oldu.
                      İbtidâ  üstâdı  Hâfız  es-Seyyid  Mehmed  Efendi’ye,  ba’dehû  es-Seyyid  Abdurrahîm
               Efendi’ye dâmâd olup Kâşifiyye Medresesi müderrisi ve pederi evkâfına mütevellî, Amasya
               müftülerine müsevvid ü emînü’l-fetvâ olup yıllarca tedrîs-i ulûma nasb-ı nefs etdi. 1204 senesi
               evâ’ilinde  vefât  eyledi.  Abdullatîf  Efendi  Kütübhanesinin  bahçesinde  pederinin  yanında
               medfûndur. Âlim, fakîh, muhaddis, muttakî idi. Mahdûmları es-Seyyid Abdullatîf, Mehmed,
               Abdurrahîm Efendilerdir.

                      Ebûbekir Efendi-Müftü Şeyh
                      Merzifonludur. Veliyyüddîn Efendi bin Bilâl’in mahdûmu olup Amasya’da Iydîzâde el-
               Hâc Âkif Mustafa, Lâz İbrâhim, Şeyhü’l-imâre el-Hâc Mehmed Efendilerden ahz-ı ulûm ederek
               Merzifon’da ders-i âm ve a’yândan es-Seyyid  İbrâhim Çelebi’ye dâmâd ve 1164’de mûmâ
               ileyhin mütevellî olduğu Sütcü Mescidi imâmı ve kürsü [290] şeyhi oldu.
                      Uzun müddet va’z u tedrîs ve imâmetle iştigâl ederek benâm olup Hasan Ağa’nın binâ
               eylediği  Şifâiyye  Medresesi  müderrisi  ve  ba’dehû  Merzifon  müftüsü  oldu.  Sonra  fetvâdan
               azledilip müderris olduğu hâlde 1204 senesi evâhirinde vefât etdi. Kibâr-ı ulemâdan,   vâ’iz,
               müteşerri’, halûk bir zât idi. Mahdûmu meşâhîr-i ulemâdan es-Seyyid eş-Şeyh Nâsih Ahmed
               Efendi aşağıda gelir.

                      Ebûbekir Efendi-Türkmen el-Hâc
                      İskiliplidir. Orada Karacalı Türkmenlerinden Ali bin Kalander bin Mûsâ bin Halîl’in
               oğludur. Amasya’da Seküköylüzâde el-Hâc Kâşif Mehmed ve Lâz İbrâhim Efendilerden ikmâl-
               i tahsîl edib ders-i âm ve tûl-i müddet tedrîs-i ulûm ederek benâm oldu.
                      Türedizâde el-Hâc Süleyman Ağa’nın binâ eylediği Süleymaniyye Medresesi müderrisi,
               Saraçhâne Câmii hatîbi olduğu hâlde 1206’da vefât etdi. Meşâhîr-i ulemâdan olup evlâdına
               “Türkmenoğulları” dendi. [291]
                      Mahdûmu Hâfız Mehmed Efendi 1221’de vefât etdi. Dâmâdı ammizâdesi Ali Efendi
               olup mahdûmu el-Hâc Ebûbekir Efendi de aşağıda gelir. Diğer ammizâdesi müfessir-i meşhûr
               Abdunnebî Nâbî Efendi fuhûl-ı ulemâdandır.

                      Ebûbekir Efendi-Nâ’ib es-Seyyid
                      Gümüşhâneli  Ya’kûb’un  oğludur.  Diyârbekir  ve  Adana  ulemâsından  ahz-ı  ulûm
               etdikden sonra Amasya’ya gelip muhakkik-i meşhûr Ürgüplü el-Hâc Ahmed Efendi’den ikmâl-
               i tahsîl ederek mücâz ve Sultân Bâyezîd Câmiinde ders-i âm oldu.
                      Ba’dehû  Ebûbekir  Paşa  Medresesi  dershanesinde  tedrîs-i  ulûm  edib  Ya’kûb  Paşa
               Medresesi müderrisliğine ta’yîn edildi. Amasya müftüleri olan Hâfız Abdurrahman ve Hacı
               İsmâil Efendilere müsevvid ve emînü’l-fetvâ ve 1192 ve 1195’de iki def’a Amasya nâibi oldu.




                                                           92
                                                           96
   92   93   94   95   96   97   98   99   100   101   102