Page 99 - 6-8
P. 99

Amasya Tarihi Cilt: 6
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               üveği oğulları olmak hasebiyle bunlara “Gözdaşoğulları”  dendi. Sicillât-ı Şer’iyye ve nüfûs
               kaydı, bizim yazdığımız gibidir.

                      Ebûbekir Ağa-Hacı Efendizâde es-Seyyid el-Hâc
                      Dergâh-ı  âlî  kapıcıbaşılarından  Amasya  mütesellimi  el-Hâc  Ahmed  Ağa  bin  el-Hâc
               Ebûbekir  Ağa’nın  mahdûmu  ve  a’yân-ı  sâdâttan  es-Seyyid  el-Hâc  Zeynel’abidîn  Ağa’nın
               kerîmezâdesidir.  Pederinin  [296]  hayâtında  hâcıyân  ve  a’yân  meclislerine  a’zâ,  1190
               senesinden i’tibâren birkaç def’a nakîbü’l-eşrâf kâ’im-makâmı oldu.
                      1200’de  Hacıbaşı,  Rus  muhârebesinde  baş-a’yân  olarak  harbe  gidip  gösterdiği
               hizmetlere mükâfât olmak üzere 1204’de dergâh-ı âlî kapıcıbaşılığı ile taltîf edildi. Avdetinde
               yine meclis a’zâsı, bir müddet Zile voyvodası, 1209’da Çorum sancağı mütesellimi oldu. Orada
               dört yıl kaldı. 1213 senesi evâhirinde vefât etdi. Âkil, kerîm, müdebbir, mu’tedil, hânedân bir
               zât idi. Beylerbeyi tarzında yaşar, emîrâne sevilir, servet ü sâmânı debdebe ve dârâtına kifâyet
               ederdi. Oğulları es-Seyyid Mehmed, Ahmed Ağalardır. Evlâdına  “Hacı Bekiroğulları” dendi.
               Hacı  Bekirağazâdeler  demekdi.  Birâderi  es-Seyyid  el-Hâc  Zeynel’abidîn  Efendi  Medîne
               mollası olup 1220’de vefât etdi.
                      Es-Seyyid  Mehmed  Ağazâde  Alay  kâtibi  es-Seyyid  Abdullah  Efendi  ve  es-Seyyid
               Ahmed Ağazâde mîr-livâ es-Seyyid Ebûbekir Paşa’dır. Es-Seyyid Abdullah Efendi’nin oğulları
               es-Seyyid Mehmed Rıf’at, Abdullah  [297] Efendilerdir. Hâfız Rif’at Efendi’nin oğulları es-
               Seyyid  Hüseyin,  Mehmed  Efendilerle  Bakkal  Abdullah  Efendi’nin  oğulları  es-Seyyid
               Ebûbekir, Ahmed, Osmân, Mehmed Nûrî Efendiler, Amasya’da ber-hayât idiler. Es-Seyyid
               Mehmed  Nûrî  Efendi,  manifatura  tüccârından  iken  1328’de  vefât  etdi.  Eytâmına  birâderi
               hamâmcı es-Seyyid Ahmed Ağa vasî oldu. Diğerleri de vefât etdi.

                      Ebûbekir Paşa-Lokmacı el-Hâc
                      Amasya a’yânından Çuhadâr oğlu el-Hâc Mehmed Ağa bin Çuhadâr şehriyârî el-Hâc
               Ahmed  Ağa’nın  mahdûmudur.  Amasya’nın  İçerişehr’inde  Karatay  Mahallesi’nde  doğup
               “Çuhadâroğlu” demekle meşhûr oldu. Genç iken İstanbul’a gidip amcası Hacı Bekir Ağa’nın
               yardımlarıyla silahdârân zümresine iltihâk etdi.
                      Ba’dehû Amasyalı Defterdâr İbrâhim Efendizâde Râkım Mehmed Paşa’nın silahdârı
               oldu.  Bunun  irtihâlinde  Amasyalı  Ocak  İmâmızâde  es-Seyyid  Hıfzî  İbrâhim  Paşa’nın
               kethüdâlığında  hazînedârı  olup  1189  zilka’desinde  efendisinin  azline  binâen  Amasya
               mütesellimi olarak geldi. 1190 senesi [298] muharreminde tenzilen Amasya hâsları emîni oldu.
                      Es-Seyyid  Hıfzî  İbrâhim  Paşa  vezâretinde  silahdârî  olup  Erzurum’a  gitdi.  1194
               şa’bânında müşârün-ileyhin  vefâtı üzerine  İstanbul’a gelip Halîl  Hamîd Paşa’nın dâ’iresine
               girdi. Müşârün-ileyhin sadâretinde hazînedârı oldu. Bu esnâda dergâh-ı âlî kapıcıbaşılığı ile
               taltîf edildi. Bir müddet Trablusşâm mütesellimi olmuşdu.
                      1199 senesi  cumadelûlâsının  yirmisinde  sadr-ı  müşârün-ileyhin  infisâl  ve  ba’dehû
               irtihâline  binâen  Amasyalı  Ocak  İmâmızâde  es-Seyyid  Mustafa  Paşa’nın  dâ’iresine  girip
               kethüdâsı oldu. Müşârün-ileyhin sadâret kâ’im-makâmlığında hayli teayyün buldu.
                      1203 senesi cumâdelâhiresinde vezîr-i müşârün-ileyhin azl ü tekâ’üdüne binâen açıkda
               kalıp  1204’de  İsmâil  ordusu  defterdârı  oldu.  Cerbeze-i  lisâniyyesine  binâen  1205’de  Rus
               cidâline sefâretle gönderildi. 1206 senesinde akd-i sulh edilerek sadr-ı a’zam ve serdâr-ı ekrem
               olan Yûsuf Paşa ile İstanbul’a geldi. [299]
                      1207 şa’bânında hasmı bulunan Kâmil Ahmed Paşazâde Hakkı Mehmed Bey kethüdâ-
               yı sadr-ı  âlî oldukta müşârün-ileyhin nüfûzunu kıskandı. 1208 senesi muharreminde Rakka
               vilâyeti  bakâyâ  tahsîline  me’mûr  olduğunu  iş’âr  ederek  sür’atle  hareket  edib  gitmesini
               emreylediği hâlde isti’fâ ederek azîmetini te’hîr etdi.
                      Hakkı Mehmed Bey, kendisini harbecilerle cebren Üsküdâr’a geçirdiği esnâda mahall-i
               me’mûriyyetine gitmediği takdirde nefy ve katl ile tehdîd ederken sâhib-i terceme de silahdâr-



                                                           94
                                                           98
   94   95   96   97   98   99   100   101   102   103   104