Page 161 - 6-8
P. 161

Amasya Tarihi Cilt: 9
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR            Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     Ba’dehû Mısır harbinde yararlığı görüldüğünden Edirne muhâfızı oldu. Ba’dehû Rûmeli                              Efendi ve Sultân Murâd-ı Sâlis’in imâmı Halîl Efendi de Sâdık Efendi’nin tilmizleri olduğu
               beylerbeyi olarak beyne’l-ümerâ temâyüz etdi. 905’de sânîyen Edirne muhâfızı görülüb sonra                             icâzet-nâmesinden anlaşıldı.
               vefât etdi. Mahdûmu Mustafa Bey’dir.
                                                                                                                                            Dede Cöngî Kemaleddîn-İbrâhim Efendi
                     Dâvûd Halife-Kızılcalı                                                                                                 Amasyalıdır. Amasya debbağ ustalarından Yahşi bin İbrâhim mahdûmudur. Tercemesi
                     Amasya  civârında  Kızılca  köyünden  Şâh  Budak’ın  oğludur.  Amasya’da  Molla  Bahşî                           aşağıda Kemaleddîn İbrâhim Efendi Dede Cöngî unvanı altında gelir. [530]
               Halife’ye yıllarca hizmet ve füyûzât-ı ilmiyyesinden istifâde ederek ikmâl-i tahsîl etdi. Ders-i
               âm olup tedrîs-i ulûmâ muvâzabet etdiği esnâda eş-Şeyh Hayreddîn Hızır el-Halvetî’ye mürîd                                   Derûnî Mehmed Efendi-Osmân Tekkesi Şeyhi
               oldu.                                                                                                                        Amasyalıdır.  Dervişân-ı  Halvetiyyeden  ve  Şeyh  Osmân  Efendi  evlâdından  Hüseyin
                     Ba’dehû Sultân Bâyezîd Câmii kürsî şeyhi olduğu halde 947 senesi hudûdunda vefât etdi.                           Dede’nin mahdûmudur. Hâtunîye câmii vâizi ve Mahmûd Çelebi Tekkesi şeyhi es-Şeyh Hızır
               Âlim, kâmil, vâiz-i meşhûr idi. [527]                                                                                  Efendi’nin  halka-i  zikr  ü  ifâdesinde  tahsîl-i  ilm  ve  tekmîl-i  sülûk  ederek  şeyh-i  müşârün-
                                                                                                                                      ileyhden hilâfet aldı.
                     Dâvûd Efendi-Şeyh Abdurrahimzâde                                                                                       İbtidâ Kağnılı Ali Ağa Tekkesi şeyhi ve İbadullah Câmii vâizi olup ilm ü takvasıyla
                     Merzifonludur. Hulefâ-yı Zeyniyyeden es-Şeyh Nizameddîn Abdurrahim el-Merzifonî                                  iştihâr  etdi.  Ba’dehû  Osmân  Efendi  Tekkesi  şeyhi  ve  Saz  Malikânesi  ve  Sultân  Bâyezîd
               ahfâdından  Lütfullâh  Efendi’nin  mahdûmu  olup  Amasya  ulemâsından  tahsîl-i  ulûm  ederek                          dersiyyesi mutasarrıfı olup yıllarca orada zikr ve ibâdetle iştigâl ve 1114 hudûdunda dâr-ı naîme
               Merzifon’a müderris oldu. Ba’dehû Merzifon müftüsü ve Sultâniyyesi müderrisi olduğu halde                              irtihâl etdi. Âlim, zâhid, vâiz, nefesi müessir ve şâir idi. Bazen ilâhiyât söylerdi. Mahdûmu
               951 hudûdunda vefât etdi. Meşâhîr-i ulemâdan idi.                                                                      Ahmed Efendi’dir.

                     Dâvûd Efendi-Himmetzâde                                                                                                Derviş Bey-Bînzâde
                     Amasyalıdır. Kudâtdan el-Hâc Süleyman Efendi’nin mahdûmudur. Ba’de’t-tahsîl ders-i                                     Amasyalıdır. Mîr-lîvâ Pir Hüseyin Bey bin Derviş Mehmed Çelebi bin Hüseyin Bey bin
               âm olup Amasya medreselerine başladı. 1054’de kibâr-ı müderrisînden görüldü. Ba’dehû kâdı                              Hasan Bey’in mahdûmudur. Bu da meşâhîr-i  züamâdan olup  Amasya alaybeyi  oldu.  Hayli
               ve nâib olarak devr-i kasâbât ve bilâd edib 1069 sâlinden sonra vefât etdi.                                            muhârebâtda isbât-ı vücûd ederek mîr-lîvâ olup Arapkir sancağı beyi iken 1045 senesi gurre-i
                                                                                                                                      muharreminde  Amasya  beyi  oldu.  [531]  Sultân Murâd-ı  Râbi  ile  Revân  harbine  giderken
                     Dâvûd Ağa-Kilârî                                                                                                 Erzurum’un  ilerisinde  kazâen  vefât  etdi.  Asîl,  necîb,  sâdık  bir  mîr-lîvâ  idi.  Hacı  Şâdgeldi
                     Bosnalıdır.  Enderûnda  terbiye  görüb  terakkî  ederek  kilerci-başı  oldu.  1058’de  Sultân                    Paşazâde  Devâtdâr  Ahmed  Paşa  evlâdından  olup  pederinin  tercemesi  yukarıda  geçti.
               Mehmed-i Râbi’in cülûsunda Enderûn’dan taşra çıkarılıb Hüseyin ve Firûz Ağaların evkâf-ı                               Mahdûmları Ebûbekir, Osmân Beylerdir.
               tevliyetiyle Amasya’ya gönderildi. [528]
                     Ba’dehû azl edilib bir müddet açıkda kaldı. 1068’de Bâyezîd Paşa vakfı nâzırı olup 1086                                Derviş Bey-Muslihîzâde
               sâlinden sonra vefât etdi. Amasya’da Boşnak demekle meşhûr idi. Oğulları Ebûbekir, Ahmed                                     Amasyalıdır. Müslihîzâde hânedânından Seydî Ahmed Paşa evlâdından Muslihî Çelebi
               Ağalardır.                                                                                                             bin İbrâhim Çelebi mahdûmudur. Zeametle Amasya subaşısı olup hayli müddet subaşılıkda
                                                                                                                                      kaldı. Ba’dehû Amasya mütesellim vekili ve alaybeyi olup 1061’de mîr-lîvâ olarak sancâklara
                     Dâvûd Efendi-Himmetzâde                                                                                          gitdi. 1069’da vefât etdi. Ümerâdan idi.
                     Amasya kudâtından el-Hâc Ramazân Efendi’nin mahdûmudur. Ba’de’t-tahsîl müderris,
               kâdı olup Bozok sancağından ma’zûlen 1103’de Amasya’da mukîm görüldü. Ba’dehû vefât                                          Derviş Bey-Kara Çavuşzâde
               etdi. Meşâhîr-i nüvvâb ve kudâtdan idi.                                                                                      Amasyalıdır. Dergâh-ı âlî çavuşânından olup 1034’de vefât eden Amasyalı Karaçavuş
                                                                                                                                      Mehmed Ağa’nın mahdûmudur. Pederinin mahlûlünden birâderi Süleyman Bey’le altışar bin
                     Dâvûd Bey-Kaya Ali Paşazâde                                                                                      akçe zeamete nâil oldu.
                     Amasya eşrâfından Süleyman Bey bin Kaya Ali Paşa’nın mahdûmudur. Züamâdan iken                                         Hayli muhârebâta iştirâk ederek 1065’de Amasya Alaybeyi [532] olup 1067’de azl edildi.
               Amasya Alaybeyi olup Rus muhârebâtında yararlığı görüldüğünden mir-livâ olarak sancaklara                              1069’da Abaza Hasan Paşa’nın isyânı vak’asında sadâkatle hizmet ederek Bilecik sancâğı beyi
               mutasarrıf  olduğu  halde  1215’de  vefât  etdi.  Geldiklân  nâhiyesinde  31.095  akçe  tımarı                         oldu. Ba’dehû 1076’da Kayseriye sancağı beyi görüldü. Ba’dehû vefât etdi.
               mahdûmu Süleyman Şâkir Bey’e verildi. Bu da ümerâdan olup 1248’de vefât etdi. [529]
                                                                                                                                            Derviş Bey-Çavuşzâde
                     Dedecik oğlu Mevlâna Hâfız Mehmed Çelebi                                                                               Amasya’nın  Helkis  Mahallesi’nde  mescid  ve  mektebi  olan  dergâh-ı  âlî  çavuşânından
                     Lâdiklidir.  Dedecik  demekle  meşhûr  Abdurrahman  Çelebi  mahdûmudur.  Amasya’da                               Mustafa  Ağazâde  züamâdan  Hüseyin  Bey’in  mahdûmudur.  1065’de  pederinin  vefâtıyla
               Şeyhü’l-kurrâ Hâfız Muhyiddîn Mehmed Çelebi’den vücûh-ı kıraatı ve Molla Bahşî Halife’den                              mahlûlünden on iki bin akçe zeâmete mutasarrıf olup Macar ve Girid muhârebâtında isbât-ı
               ulûm-ı şer’iyyeyi ahz edib vatanına avdet ve orada Bülbül Hâtun Câmiine imam ve ders-i âm                              liyâkat ederek 1086’da Amasya Alaybeyi ve 1087’de ma’zûl ve 1088 senesi evâilinde mîr-lîvâ
               oldu.                                                                                                                  olup 1094’de Viyana harbinde vefât etdi.
                     Kırk yıl kadar ta’lîm ve tedrîs ve ibâdetle iştigâl edib 953 hudûdunda dâr-ı naîme irtihâl
               etdi. Âlim, fâzıl, kâmil, kıraat-ı aşere ve tecvîdde mâhir bir şeyhü’l-kurrâ idi. Şeyhü’l-kurrâ
               Manisalı Hâfız Mehmed Sâdık Efendi bunun tilmîzidir. Amasyalı Hâfız Muhyiddîn Mehmed



                                                           150                                                                                                                    151
                                                           160
   156   157   158   159   160   161   162   163   164   165   166