Page 175 - 6-8
P. 175

Amasya Tarihi Cilt: 9
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR            Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               Ağa’dır. 1018’de Musli Çavuşu i’dâm etdikde mükâfaten kendisine vezâretle Anadolu eyâleti                              edilecek [574] askerin sevkine me’mûren geldi. Ba’dehû kapıcıbaşılardan olup 1235 sâlinden
               verildiği  esnâda  mahdûmu  Mehmed  Bey’e  İçil  Sancağı  ve  diğer  mahdûmu  Ali  Bey’e  ağır                         sonra vefât etdi.
               zeâmet verildi.
                                                                                                                                            Zünnûn Gâzi-Melik Dânîşmendî
                     Zülfikâr Bey-Gonca Beyzâde                                                                                             Amasyalıdır.  Dânîşmendiyye  hükümdârı  Melik  İzzeddîn  Mehmed  Gâzi  bin  Melik
                     Amasyalıdır.  Yukarıda  tercemesi  yazılan  Hüsrev  Bey  bin  Gonçe  Keyvan  Bey’in                              Dânîşmend  Ahmed  Gâzi  şehzâdesidir.  Amcası  Melik  Seyfeddîn  İsmail  Gâzi  zamanında
               mahdûmudur. Dâmâd-ı  şehrîyârî  Vezîr Hızır Paşa’nın yeğeni  olup  dâiresinde neşv  ü nemâ                             Amasya’da doğdu. Ba’dehû pederi hükümdâr oldukda Kayseriye emîri oldu.
               buldu. 1017 senesi zilhiccesinde müşârün-ileyhin arz ve inhâsıyla Geldiklan nâhiyesinde otuz                                 Ba’dehû  pederi  Amasya’dan  Kayseriye’ye  gidip  agleb  ihtimâle  göre  537’de  vefât
               bin akçe zeâmete mutasarrıf oldu.                                                                                      eyledikde Kayseriye’de ilân-ı emâret ve istiklâl etdi. Ancak bir taraftan ammizâdeleri Sungur
                     Bu esnâda akrâbasından Rüstemoğlu Mustafa Bey’in kızı Nazenîn Hânım ile evlendi.                                 ve Yağıbasan Gâzilerin ve diğer taraftan büyük birâderi İbrâhim Gâzi’nin kıyâm ve emâretleri
               1027’de  Amasya  alaybeyi  olup  Lehistan  harbine  gitdi.  1044’de  zevcesi  Hızır  Paşa  vakfı                       ve yek diğerleriyle muhârebeleri temâdî eyledi.
               mütevellîsi olduğu esnâda kâ’im-makâm olup [572] vakfı idâre etdi.                                                           Bundan istifade eden Sultân Mes’ûd-ı Selçûkî Memâlik-i Dânîşmendiyyeyi işgâl ve istîlâ
                     1048’de Bağdâd muhârebesine gidip avdetde zevcesi tevliyetden azl edildiği cihetle bu                            etdiği  esnâda  müşârün-ileyhe  Amasya’nın  garb-ı  cenûbîsinde  kâin  olup  el-yevm  Mecidözü
               da kâ’im-makâmlıkdan ma’zûl ve 1054’de Girid muhârebesinde yararlığı görüldüğünden mîr-                                nâmıyla meşhûr olan kazânın emâretini verdi. O kazâda [575] emâret ve 550 sâlinden sonra
               lîvâ olup 1057’de sânîyen zevcesi Hızır Paşa vakfına mütevellî ve kendisi de kâ’im-makâm                               dâr-ı bekâya rihlet etdi. Selâtin-i Dânîşmendiyyeden ma’dûd idi.
               oldu.                                                                                                                        Kadîmen Mecidözü kazâsı Zünnûn-âbad, Zünnûn-özü ve tam Türk Lehçesiyle Tanûn-
                     1066’da zevcesinin vefâtı ve hasmı olan Kurd Mehmed Bey’in aldığı i’lâm ve fermân-ı                              özü diye meşhûr ve evrâk ve kuyûd-ı atîkada bu nâmlarla mezkûr oldu. Muahharan Abdulmecid
               âlî  üzerine  kâ’im-makâmlığı  zâil  oldu.  Ba’dehû  tevliyet  iddiâsıyla  mahkemeye  mürâca’ât                        Bey’in nâmıyla iştihâr edib Mecidözü dendi. Eski Tanûn özü “Zünnûn özü” demektir.
               eylediyse de 1067’de vefât eyledi.
                                                                                                                                            Zünnûnşâh-Gâzi Çelebizâde
                     Zülfikâr Ağa-Zülfikâr Paşazâde                                                                                         Simre-i Havzalıdır. Mükerreren Amasya hükümdârı olup Gâzi Çelebi demekle meşhûr
                     Amasyalıdır. Tercemesi yukarda geçen Deli Zülfikâr Paşazâde Ali Bey’in mahdûmudur.                               olan Sultân Taceddîn Altunbaş Gâzi bin Sultân Gıyaseddîn Mes’ûd bin Keykavus Selçûkîzâde
               Sipâhi olup muhârebâtında hayli yararlığı görüldüğünden terakkîyâta nâil olup sonra bölük                              Mes’ûd Şâh’ın mahdûmudur.
               ağalığına kadar terakkî gördü. 1074’de Nemçe muhârebesinde şehîd olan Sunullah Ağa’nın                                       Pederinin  vefâtında  eniştezâdesi  olan  Hacı  Şâdgeldi  Paşa’nın  zaman-ı  hükûmetinde
               yerine sipâhiler ağası olup 1075’de Rabe nehri muhârebesinde şehîden vefât etdi. [573]                                 Simre-i Havza emîri, ba’dehû 775 hudûdunda Niksar Beyi ve 781 hudûdunda birâderi Kılıç
                                                                                                                                      Arslan Bey’in Sivas emâretinde müsteşârı oldu.
                     Zülfikâr Ağa-Zanalızâde                                                                                                782’de  birâderi  ve  amcası  Kâdı  Burhan’ın  dest-i  gadriyle  [576]  maktûl  oldukları
                     Amasya’nın  havâli-i  şarkiyesinde  Zana  köyünden  Ca’fer  Ağa’nın  oğlu  ve  Mirza  Ali                        hengâmede Erzincan Emîri Mutahhareddîn Bey’in himâyesine ilticâ etdi. Sivas Emîri Kâdı
               Paşa’nın li-ebeveyn ve sadr-ı esbak es-Seyyid el-Hâc Ahmed Paşa’nın li-ebin birâderleridir.                            Burhan,  muahharan  bunu  bir  hîle  ile  kendisine  celb  ve  tatyîb  eyledi.  Fakat  gadrını  his
               Sipâhi olup Rus muhârebesinde yararlığı görüldüğünden terakkî gördü.                                                   eylediğinden kaçıb Amasya’ya geldi.
                     Ba’dehû birâderi Mirza Ali Paşa’nın kethüdâsı olup Mora harbinde izhâr-ı şecâat ederek                                 Amasya Emîri Devâtdâr Ahmed Paşa bunu asker terfîk ederek Kâdı Burhan’ın üzerine
               kendisine Arguma Nâhiyesi’nde ağır zeâmet verildi. Ba’dehû İran muharebâtına me’mûr olup                               taslit eyledi. 786’da Kâdı Burhan ile harb edib Amasya emâreti tarafından bir aralık Tokat Emîri
               1136’da  harbde  vefât  etdi.  Mahdûmu  Mehmed  Bey  amcasının  sadâretinde  mîr-livâlıkla                             oldu. 788’de Kâdı Burhan Tokat’a ansızın hücûm ederek dâmına giriftâr olduğundan 791’de
               kayrılmışdı.                                                                                                           vaadi hilâfında gadren öldürüldü.

                     Zülfikâr Efendi-Koçizâde                                                                                               Zünnûn Çelebi-Ecezâde
                     Mecidözülüdür Orada Bektaşî Çelebi Zâviyesi şeyhi Hüseyin Çelebi bin Abdülfettâh bin                                   Amasya  ulemâsından  Ya’kûb  Çelebi  mahdûmu  ve  Muhyiddîn  Mehmed  Çelebi
               Hüseyin bin Mûsa Çelebi bin Malkoç Bâlî Efendi mahdûmu olup pederi 1205’de vefâtıyla                                   birâderidir. Ulemâdan tahsîl-i ulûm ederek Edirne’de bir müddet müderris oldu. Ba’dehû silk-
               yerine zâviye şeyhi ve mâlikâne mutasarrıfı oldu.                                                                      i kudâta girib hayli bilâda kâdı olup Sultân Selîm Hân-ı Evvel’in cülûsundan sonra bilâd-ı
                     Tarikât-ı  Bektaşiyye  erenlerinden  olduğu  münâsebetle  köylülerin  üzerinde  büyük  bir                       mühimmeye gitdi. Sultân Süleyman-ı Kanunî devrinde Filibe kâdısı olup 931’de vefât etdi.
               nüfûza mâlik olup Avkatlızâde Süleyman Ref’et Bey’in ve ba’dehû mahdûmlarının kendisine                                Meşâhîr-i kudâtdan idi. [577]
               hüsn-i itikâdı sâyesinde Mecidözü Kasabasında sâhib-i nüfûz olarak 1236 zilka’desinde vefât
               etdi. Ahvâl-ı zamana vâkıf, âkil, vakûr, maarif-i cüz’îyeden haberdâr idi.                                                   Zünnûn Baba-Celâlî
                     Bunun vefâtıyla Avkatlızâdeler kasabadan ihrâc edildiler. Mahdûmu Hüseyin Baba da                                      Amasya’nın cenûbunda kâin Varay kasabasında oturan züamâdan Câfarlu Halîl Bey bin
               1243’de kaldırılmışdır.                                                                                                Kubad Bey’in oğludur. Kendisinin vekâyi-nâmesi olan Zünnûn-nâme’de Varay’da tekke ve
                                                                                                                                      imâreti olan Çingiz hânedânından Ecaytu Noyan evlâdından olduğu ve Ece Sultânoğlu dendiği
                     Zülfikâr Bey-Zanalızâde                                                                                          mezkûrdur.
                     Amasyalıdır.  Züamâdan  Ahmed  Bey  bin  Mehmed  Bey  bin  Zülfikâr  Ağa  bin  Ca’fer                                  Evaili hâlinde 893’de Mısır harbinde maktûl olan pederinin zeâmetine mutasarrıf olarak
               Ağa’nın oğludur. Evâil-i hâlinde Enderûn-ı hümâyûna girib hüsn-i terbiye gördü. Orada terakkî                          Varay  kasabasında  mukîm  oldu.  Ba’dehû  Amasya  vâlîsi  Şehzâde  Sultân  Ahmed’e  intisâb
               ederek  Sultân  Mahmûd-ı  Sânî’ye  silahşör-i  hâssa  olup  1227’de  Amasya  sancâğından  ihrâc                        ederek Varay Kazâsı Beyi olup temâyüz etdi.



                                                           164                                                                                                                    165
                                                           174
   170   171   172   173   174   175   176   177   178   179   180