Page 449 - 6-8
P. 449
Amasya Tarihi Cilt: 11
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Sun’ullah Halvetî-Debbağlar Şeyhi
Amasyalı Halil oğludur. Hazreti Pir İlyâs’ın tilmîz ve halîfesi olup yıllarca Saraçhâne Sun’ullah Efendi-Çelebizâde
Câmii kürsi şeyhi olarak vaaz ve tedrîs ile iştigâl etdi. Şeyh Paşa’nın bu câmi-i şerîf civârında Esbak Torumtay müderrisi Şemseddîn Ahmed Efendi mahdûmudur. Ulemâ-yı asrından
binâ etdiği tekke şeyhi olduğu halde 847’de vefât etdi. Âlim, zâhid, gâyet müteşerri’, âbid, tahsîl-i ulûm ederek tarîk-i vaaz ve nasîhata sülûk edib Abdullah Paşa Câmii kürsi şeyhi oldu.
müteverri’’, kâmil, mazınne-i kerâmet bir zât-ı âlî-himmet idi. 1067 sâlinden sonra vefât etdi. Mahdûmu el-Hâc Ömer Efendi’dir.
Mahdûmu Mehmed Çelebi’dir. Bunun oğulları Abdülcelil, Abdüsselam Çelebiler
meşhûrdur. Hulefâsından Şeyh Paşazâde Şeyh Zekeriyya-yı Halvetî yanında medfûndur. Sun’ullah Sun’î Efendi-Hâbilzâde
Bunların her ikisi de Saraçhâne Câmiinin şark penceresi önündeki bahçededirler. [293] Amasya müftüsü Hâbilzâde Mehmed Efendi’nin oğludur. Hattât-ı meşhûr Fazlullah
Efendi’den hutût-ı mütenevvia’yı öğrendi. Bir mikdâr tahsîl görüp İstanbul’a gitdi. Orada
Sun’ullah Çelebi-Sarı Kadızâde silahdâr-ı şehriyârî Amasyalı Hacı Efendizâde Ömer Ağa vezâretle Mısır vâlisi oldukda divân
Tercemesi yukarıda yazılan Amasya kadısı Rükneddîn Mahmûd Buhârî evlâdından kâtibi olarak [296] Mısır’a gitdi.
“Mahmûd Çelebi bin Mehmed Çelebi bin Sarı Kâdı” demekle meşhûr Mevlânâ Rükneddîn Orada ikmâl-i tahsîl edib Paşa’nın Mısır’dan azlinde Atpazârî Şeyh es-Seyyid Osmân
Mahmûd Buhârî’nin mahdûmudur. Şeyhü’l-Hattâtîn Hamdullah Efendi’nin amcazâdesinin Fazlı Efendi’ye intisâb etdi. Riyâzet ve mücâhede-i nefs ederek hilâfetnâme alıp Bursa’da
oğludur. Nalbandoğlu Tekkesi şeyhi oldu. 1095’de orada vefât etdi.
Amcası Hamdullah Efendi’den ve üstâd-ı meşhûr Abdullah Efendi’den temeşşûk ederek Âlim, kâmil, zâhid, müteşerri’, hattât-ı meşhûr olup hatt-ı ta’likde mâhir idi. Mahdûmu
güzel yazı öğrendi. Ba’dehû tahsîl-i ilm edib Amasya vâlisi Şehzâde Sultân Ahmed’e takarrüb Şeyh Mehmed Efendi 1130 muharreminde Üsküdar’da Selâmi Ali Efendi Tekkesi şeyhi olduğu
ederek ikbâle erdi. 918’de Şehzâdenin felâketiyle inzivâ edib 920’de Sultân Selim Amasya’ya halde 1133 cumâdelâhirinin yirmi beşinde vefât etdi. Bunun mahdûmu Muhyiddîn Efendi’dir.
geldikde iltifât gördü. Amasya’nın meşk-gâhında ta’lîm-i hutût ederek 933 sâlinden sonra vefât Sâhib-i tercemenin birâderi hattât Ehlullah Efendi’nin yukarıda tercemesi yazıldı.
etdi. Kâtib, hutût-ı mütenevvia’da hâssaten ta’lîkde mâhir idi. Müstakîmzâde Süleyman Sâdeddîn Efendi “Tuhfetü’l-Hattâtin” adlı eserinde diyor ki:
“Şeyh Sun’ullah; Amâsî’dir. Eyyâm-ı şebâbında külehkeş-i Tarîka-i Mevlevîyye iken
Sun’ullah Paşa-Yenibeyzâde hüsn-i hatt-ı ta’liki Derviş Abdî’den temeşşûk ve Mısır vâlisi Ömer Paşa’nın imâmetiyle 143
Lâdiklidir. Yeni Bey bin Mes’ûd Bey’in evlâdından Sinan Bey’in mahdûmudur. tefevvuk edib sonra tahsîl-i ilm-i şerîf niyetiyle Edirne’ye vardıkda; “Sun’allahillezi etkane
Züamâdan olup Alaybeyi ve eşkiyâ-yı celâlîye ta’kibâtında yararlıkları görüldüğünden mîrlîvâ, külle şey’in 144 ” sırrı ile Celvetiyye-bi’l-cîm tarîki şuyûhundan Atpazârî [297] Seyyid Osmân
ba’dehû Beylerbeyi oldu. 958’de Kastamonu Beylerbeyi görüldü. 960’da Amasya vâlisi Efendi’den taallum-i ulûm ve haysiyyet ve tecdîd-i bîatla ahz-ı hilâfet etdi.
Şehzâde [294] Sultân Mustafa ordusunda bulunduğundan müşârün-ileyhin şehâdetinde tekâüd Bursa’da Nalbandzâde Mahallesi’nde-tekkesinde hizmet-i teslîk üzere iken bi-sun’-i
edildi. Bir kaç yıl sonra vefât edib Lâdik’de yaptırdığı türbesinde medfûndur. Emlâkını bu Hüdâ çille-güzîn-i hâlvethâne-gîr ve Pınarbaşı mezâristanında “Hâme-i maârif, câme-i cesedî
türbesi işlerine vakfetdi. celvethâne 1095” târihinde pîrâye-i kubûr kılındı. Âsâr-ı hattiyesi bisyâr bir şeyh-i celîlü’l-
mikdâr idi. ”
Sun’ullah Efendi-Kâdı
İskilipli Ali Hân Bey’in oğludur. Akrabâsından Ca’fer Efendi Amasya’da Yörgüç Paşa Sun’ullah Bey-Selâm Beyzâde
müderrisi iken Amasya’ya gelip Sultân Bâyezîd Medresesi’nde ikâmet ve müşârün-ileyhden Amasya a’yânından Fazlı Paşazâde Abdüsselam Bey’in oğludur. Züamâdan olup Girit
vesâir ulemâdan tahsîl-i ulûm edib ders-i âm, müderris ve kadı oldu. muhârebelerinde isbât-ı liyâkat ederek alaybeyi ve Kandiye’nin fethinde mîrlivâ oldu. Viyana
958’de üstâdı Ca’fer Efendi’nin Anadolu kazaskeriliğinde eyâletlere kadı olup 980’de dönüşünde ihtiyârlığından tekâüd edilip 1099 kargaşalığında vefât etdi. Mehmed Paşa
Amasya’da mütekâid olarak görüldü. Ba’dehû vefât etdi. Meşâhîr-i kudâtdan bir zât idi. mezârlığında medfûndur. Birâderi Sadullah Bey’dir.
Mahdûmu Mehmed Efendi de kadılardandır.
Sun’ullah Efendi-Molla Şeyhzâde
Sun’ullah Ağa-Taşçıoğlu Merzifonludur. Merzifon’da zâviyesi olan şeyh Sırrî Ali Efendizâde Molla Şeyh Ahmed
Amasya yeniçerilerinden olup babası Ebûbekir Ağa’dır. Muhârebelerde yararlıkları Efendi’nin oğludur. Amasya ve Merzifon’da tahsîl-i ulûm edib müderris ve ba’dehû ceddi
görülüp yasakçı sonra Amasya serdârı oldu. 1040’da Bağdat harbinde vefât etdi. Oğlu vakfına mütevellî ve zâviyesi şeyhi iken kasabâta ve mükereren Merzifon ve Çorum’a kadı
Abdullatîf Ağa ve birâderi Mehmed Çelebi’dir. [295] oldu. 1112’de vefât [298] etdi. Ulemâ-yı kudâtdan şâyân-ı hürmet zevâtdan idi. Oğulları
İbrâhim, Mehmed Efendilerdir.
Sun’ullah Efendi-Şeyhü’l-Kurrâ
Amasyalı Hasan oğludur. Hıfz-ı Kur’ân etdikden sonra İstanbul’a gidip İmâm-ı Sultânî
Amasyalı Evliyâ Mehmed Efendi’den ilm-i kıraat ve vücûh öğrendi. Ba’dehû tahsîl-i ilm edib
avdet etdi. Hâfızlara ta’lîm-i kıraat ve edebiyât-ı Arabiyye tedrîs ederek fevkalâde iştihâr etdi.
Hacı Efendizâde Şeyh Mehmed Ağa bunun için Mustafa Bey Hamamı civârında bir
Dârülkurrâ yaptırıp şeyhliğini buna tevcîh etdirdi. Bundan evvel Mehmed Paşa Câmii imâmı 143 Mısır vâlisi Ömer Paşa’nın imâmı Lâdikli Hafız Mehmed Efendi’dir ki muahharan imâm-ı Sultânî ve
ve imâreti şeyhi olmuştu. Vazîfeleriyle meşgûl iken 1081’de vefât etdi. Âlim, sâlih, mücevvid, Şeyhülislâm oldu. Kâtib-i divânı sâhib-i terceme idi. Ömer Paşa 1074 şa’bânında vezâretle Mısır vâlisi olub
1077 şa’bânında azledilmiş ve sâhib-i terceme Amasya ve İstanbul ve Mısır’da ikmâl-i tahsîl etmişdi. Edirne’ye
kârî, müteşerri’ bir zât idi. Amasya’da İstanbul tarîkiyle vücûh-ı Kur’âniye tilâveti bunun Seyyid Osmân Efendi’den ahz-ı tarîkat için gitmişti. Çünkü Edirne’ye gittiği 1078’dedir. Yaşı elliye varmıştı.
eseridir. Mahdûmu Hâfız Hasan Efendi’dir. (Hüsameddin).
144 Neml, 27/88. “Bunu, her şeyi sağlam ve yerli yerince yapan Allah yapmıştır” (Ed.)
444 445
448