Page 509 - 1-4_2
P. 509

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi Cilt: 3


                                                                         ناهج  ناكز  تربع دن   ريكب
                                                                        لاص  تقوب  هعمج  زور  نامه
                                                                            اجب  خرف  خيرات  دنام وزا
                                                                        دوب  لاوش  هام  هعمج  نآ  وچ
                                                                        دوب لآ  نوخب  نت ار  هدازهش هك
                                                                  [311] دش  لاس نآ  خيرات هك  ىماسح
                                                                         دش  لاوش رهش هعمج  نامه


                      Şehzâde  Sultân  Mustafa'nın  Süleyman  Çelebi  adlı  bir  şehzâdesi  vardı.  Amasya'da
               boğulup şehzâdegân türbesine defn edildi. 595  Fâtıma Sultân, Râziye Sultân adlı iki de kızları
               vardı. Bunlar da İstanbul'a nakl edildi. Meşhûr "Râziye Kadın" budur.
                      958  senesi  şa'bânında  Amasyalı  Muhaşşî  Sinan  Efendi  Anadolu  kazaskerliğinden
               ma'zûl  olup  şevvâlinde  Amasyalı  Abdurrahmân  Efendi  Rûmeli  kazaskeri  oldu.  Kezâlik
               Merzifônî Ramazânzâde Mehmed Çelebi de defter emîni olmuşdu.
                      Şehzâde  Sultân  Mustafa'nın  şehâdetiyle  münhal  olan  Amasya  sancağı  yine  Sivas
               vilâyetine  rabt  edilip  beyliğine  mûmâ-ileyh  defter  emîni  Mehmed  Çelebi  nasb  edildi.  Bu
               şehâdeti duyan Amasya kadısı Alâ'eddîn  Alî  Efendi  ihtiyâr-ı  tekâ'üd edib  kibâr-ı  kudâtdan
               Mustafa Efendi Amasya kadısı olarak geldi.

                      Mehmed Bey
                      Dîvân-ı  hümâyûn  küttâbından  Merzifônî  Ramazân  Çelebi  bin  Alî  Çelebi  oğludur.
               İstanbul'da defter emîni olup şehzâde ile muhâberesi olduğundan 960 [312] senesi şevvâlinde
               Amasya sancağı beyi oldu. Afvını çok ricâ etdiyse de 596  imkânı olmadığından Amasya'ya sene-
               i mezbûre zilka'desi evâhirinde geldi.
                      Şehzâde-i müşârün-ileyhin şehâdetinden Sivas vâlîsi Yahşî Beyzâde Ahmed Paşa da
               müte'essir olup azl ve tekâ'üde sevk edildi. Yerine Mehmed Paşa beylerbeyi oldu. Ahmed Paşa
               şehzâdeye hediyyeler takdîm eder, mektûblar yazardı.
                      Kezâlik Amasya hâsları emîni ve şehzâdenin nedîmi olan Torumtayzâdeler'den Dursun
               Bey de azl olunup yerine Gümüşlüzâde Mustafa Efendi bin Mehmed Çelebi hâslar emîni ve
               Abdî Çelebi de kâtibi olup şehzâde lalası Sinan Paşazâde Sun'ullâh Bey ve nişâncısı Dervîş
               Ahmed Çelebi Amasya'da me'mûr-ı ikâmet oldu.
                      Şehzâdenin pek ziyâde hürmet etdiği Amasya meşâyih-i kirâmından Şeyhzâde eş-Şeyh
               Nûh Efendi ve birâderi eş-Şeyh Abdurrahîm Efendi şehzâdeye pek ziyâde acıdılar. Rüstem
               Paşa'ya bedduâlar etdiler.
                      Fakat Sun'ullâh Bey'in medâr-ı ma'îşeti olmadığından bîçâre giriftâr-ı düyûn olmuşdu.
               Amasya beyi Mehmed Bey bunun ve kendisinin perîşân hâllerini yazıyor, Sun'ullâh Bey'e bir
               medâr-ı ma'îşet ihsânını ve kendisinin afvını istirhâm ediyordu. [313]
                      961 senesi rebî'ulâhirinde Mehmed Bey'in devlet baş defterdârı olduğu tebşîr edilip
               yerine mîrlivâ Kaya Bey nasb olundu. Sun'ullâh Bey'e de Bayburd sancağında Yağmur Deresi
               mezra'aları hâs ta'yîn edilerek bîçâre sevindirildi.





               595   Şehzâdegân  türbesinde  târîhsiz  olan  "Süleymân  Çelebi  bin  Mustafâ"  lahdi  bunundur.  Kızlarını  ve  Fâtıma
                  Sultân'ın zevci maktûl Ahmed Paşa'yı Rûmeli sadâretinin 963 târîhli sicillinde bulabildim. Türkiye Târîhi'nde
                  bunlara dâ'ir işâret bile yokdur. Ahmed Paşa bin Abdüşşekûr'un birâderi mu'ahharan bostancıbaşı olan Ali
                  Ağa'dır.
               596   Bu zâtın o zamân pek nâfizü'l-kelim olan bâbüssa'âde ağası Mehmed Ağa'ya afvını istirhâm eden uzun bir
                  mektûbunu Emîrî Efendi merhûmun mecmû'asında görüp istinsâh etmişdim.
                                                           806
                                                           508
   504   505   506   507   508   509   510   511   512   513   514