Page 237 - 6-8
P. 237

Amasya Tarihi Cilt: 10
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     Ba’dehû  İstanbul’a  gidip  esâtize-i  hatdan  temeşşuk  ederek  hutût-ı  muhtelifede  ve
               hâssaten nesihte kesb-i mahâret etdi. Ba’dehû dîvân kalemine mülâzemet edib hulefâdan oldu.
               1268’de vefât etdi. Hattât-ı meşhûr idi.

                     Zühdü İsmâ’îl Paşa-Kösezâde, es-Seyyid
                     Amasya  a’yânından  ve  dergâh-ı  âlî  kapıcıbaşılarından  Kösezâde  es-Seyyid  el-Hâc
               Ya’kûb Ağa’nın mahdûmu ve “Köse Hattât” demekle meşhûr Amasyalı es-Seyyid Mehmed
               Emîn Efendi’nin kerîmezâdesidir.
                     Gençliğinde  enderûn-ı  hümâyûna  girip  hüsn-i  terbiyye  gördü.  Orada  hüsn-i  sîmâsı,
               letâfet-i tab’ı ve zarâfeti Sultân Abdulhamîd Hân-ı Evvel’in nazar-ı dikkat ü teveccühâtını celb
               ve tefeyyüz ederek Sultân Selîm-i Sâlis’in peşgîr ağalığından [152] mîrahûr-ı sânî oldu.
                     Çünkü  bundan  mukaddem  Fatıma  Sultân’ın  kerîmesi  Zeyneb  Sultân  kendisine  tezvîc
               edilerek dâmâd-ı şehriyârî olmuşdu. 1209 senesi rebîülevvelinde kapıcılar kethüdâsı ve 1210
               senesi recebinde mîrahûr-ı evvel olup enderûnda kesb-i ta’ayyün etdi.
                     1316 senesi  rebîülevvelinin  yirmi  ikinci  günü  vezâretle  Konya  vâlîsi  oldu.  Sene-i
               mezbûre şevvâlinde Diyârbekir vâlîsi olup oraya gitdi. 1317 senesi cumâdelûlâsının on ikinci
               günü Sivas vâlîsi oldu.
                     Çünkü Diyârbekir’in harâretinden ve havâsının vehâmetinden şikâyet ederek tahvîlini
               ricâ etmiş ve hastalanmışdı. Sivas’a tahvîl emri vürûdundan bir ay sonra cumâdelâhirenin on
               ikinci günü Diyârbekir’de vefât etdi. Orada medfûndur.
                     İlm ü kitâbeti azdı. Fakat gâyet zekî, serî’ü’l-intikâl, hâzır-cevâb, mu’âşereti lezîz idi.
               [153]
                     Meclise münâsib söz bulur, hasmını ilzâm eylerdi. Sultân’dan es-Seyyid Ya’kûb Bey adlı
               bir  mahdûmu  olup  1256  zilhiccesinde  vefât  etdi.  Kethüdâsı  kapıcıbaşılardan  Amasyalı  es-
               Seyyid el-Hâc Abdullah Bey ve dîvân kâtibi de Amasyalı es-Seyyid Mehmed Hâşim Efendi idi.

                     Zühdü Halîl Efendi-Ma’denûzcuzâde, es-Seyyid, el-Hâc
                     Amasyalıdır.  İbrâhim  bin  Halîl  oğludur.  Hattât-ı  meşhûr  Hamza  Beyzâde  Hulûsî
               Abdullah  Efendi’den  hutût-ı  mütenevvi’ayı  ahz  ü  temeşşuk  edib  ba’zı  ulemâdan  ulûm-ı
               Arabiyye ve Fârisiyyeyi tederrüs etdi.
                     Bir  müddet  Kapudân-ı  deryâ  Amasyalı  Hâfız  Ali  Paşa’ya  dîvân  kâtibi  oldu.  1231’de
               Amasya’ya  gelip  sancâğın  dîvân  kâtibi  olarak  ta’lîm-i  şâkirdâna  bezl-i  mesâ’î  etdi.  Hayli
               çıraklar yetiştirdi. 1238 hudûdunda vefât eyledi. Hattât-ı meşhûr olduğu ziyâret edilen kıtâ’at ü
               murakka’âtından anlaşıldı.

                     Zühdü Mehmed Efendi-Hamza Beyzâde
                     Amasyalıdır. Hattât-ı meşhûr Hulûsî Abdullah Efendi’nin [154] mahdûmudur. Tahsîl-i
               ulûm ederek hutût-ı mütenevvi’ayı pederinden ahz ü temeşşuk etdi. Caniklizâdelere intisâb
               ederek Battâl Hüseyin Paşa’nın dîvân kâtibi ve irtihâlinde kazâlar nâibi oldu.
                     Lâdik kazâsı niyâbetinde Osmâncık ve ba’dehû Zeytûn kadısı olarak ma’rûfiyyet kazandı.
               1240 senesi hilâlinde vefât etdi. Âlim, kâtib, ta’lîki güzel idi.

                     Zühdü Mahmûd Efendi-Müftüzâde, es-Seyyid
                     Amasyalıdır.  Es-Seyyid  el-Hâc  Mehmed  Tâhir  Efendi  bin  müftü  es-Seyyid  el-Hâc
               Mehmed Efendi  bin  müftü el-Hâc Hâfız Abdurrahmân Efendi  bin  müftü  eş-Şeyh Mehmed
               Efendi bin müftü Abdullah-ı Sânî Efendi’nin mahdûmudur.
                     Amasya’da  Canikli  el-Hâc  Mehmed  Efendi’den  ve  İstanbul’da  sudûr-ı  ilmiyyeden
               Çarşambalı Mehmed Efendi’den ikmâl-i tahsîl edib 1258’de bi’l-imtihân ders-i âm ve müderris-
               i be-nâm  oldu.  Tedrîs-i  ulûm  esnâsında  ikmâl-i  devre-i  medâris  ederek  1268  senesi  rü’ûs
               imtihânında baş mümeyyiz ve 1273’de [155] mucîz ve ba’dehû merkez nâibi oldu.



                                                           230
                                                           236
   232   233   234   235   236   237   238   239   240   241   242