Page 238 - 6-8
P. 238

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     1284 senesi ramazânında Galata mollası olup sonra Edirne nâibi ve 1294 senesi gurre-i
               recebinde Filibe mollası oldu. 1297 senesi rebîülevvelinin yirmi birinde vefât etdi. Âlim, fâzıl,
               müstakîm idi.

                     Zeyneddîn İbrâhim Çelebi-Şeyh Hamîdzâde, es-Seyyid
                     Amasyalıdır. Yukarıda tercemesi yazılan eş-Şeyh Hamîdeddîn Abdülhamîd bin Hüsrev
               Şâhî mahdûmudur. Bursa’da Molla Şemseddîn Mehmed Fenârî Dârü’l-ifâdesinde tahsîl-i ulûm
               edib ders-i âm ve Edirne’de müderris oldu.
                     Ba’dehû meslek-i kazâyı ihtiyâr edib Rûmeli eyâlâtında yirmi yıl kadar kadı ve 838’de
               Edirne nâibi görüldü. 841’de Amasya’ya gelip ikâmet ederek sonra vefât etdi. Meşâhîr-i ulemâ
               ve kudâtdan idi.

                     Zeyneddîn Halîl Çelebi-Kâdızâde
                     Amasya  kadı’l-kudâtı  Bedreddîn  İbrâhim  el-Kimârî  mahdûmudur.  Ba’de’t-tahsîl
               müderris  646’da  Havza  kadısı  ve  659’da  Amasya  nâibi  ve  665’de  [156]  a’yân-ı  kudâtdan
               görüldü.  Ba’dehû  merhûm  oldu.  Birâderi  Şemseddîn  Mehmed  Çelebi’dir.  Diğer  ulemâdan
               Oğulbeyoğlu  Zeyneddîn  Halîl  Çelebi  bin  Emîr  Alâeddîn  Ali  Bey  bin  Süli  Bey  de  682’de
               ulemâdan görüldü. Ba’dehû vefât etdi. Mahdûmu Bedreddîn Dâvud’dur.

                     Zeyneddîn Halîl Çelebi-Hatîbzâde
                     Amasyalıdır. Mevlânâ Hatîb Tâceddîn İbrâhim Çelebi bin Mehmed Çelebi mahdûmudur.
               Pederinden ve Tâceddîn Ebû’l-Mekârim İbrâhim bin Mehmed el-Tokatî’den ahz-ı ulûm edib ders-
               i âm ve 838’de müderris ve 857’de Amasya müftüsü ve bir aralık Amasya nâibi de oldu. 869’da
               sadru’l-ulemâ görülüp sonra vefât etdi. Fâzıl,  muhakkik, üstâzü’l-ulemâ’ bir zât idi. Mahdûmları
               Tâceddîn İbrâhim, Muhyiddîn Mehmed Çelebilerdir. Birâderi de efâzıl-ı ulemâdan Muhyiddîn
               Mehmed Çelebi’dir.

                     Zeyneddîn Mehmed Çelebi -Ebû’l-Fezâ’il, ez-Zeytûnî
                     Amasya dâhilinde kâ’in Zeytûn kadısı Mevlânâ [157] Mehmed Çelebi’nin mahdûmudur.
               “Kâdızâde”  demekle  ma’rûf  olup  Sultâniyye-i  Merzifon  müderrisi  Mevlânâ  Ferîdüddîn
               Mehmed  ed-Devvânî’den  ve  Amasya’da  Tâceddîn  İbrâhim  Tokatî’den  ve  Bursa’da  Molla
               Şemseddîn Mehmed Fenârî’den ikmâl-i tahsîl etdi.
                     Bir müddet Edirne’de müderris oldu. Sonra Bursa’da Murâdiye müderrisi ve ba’dehû
               Bursa kadısı oldu. 855’de Sultân Mehmed Hân-ı Sânî tarafından teblîğ-i cülûs için Mekke-i
                                                                                           78
               Mükerreme Emîri Şerîf  Aclân nezdine  sefîr ta’yîn  edilip  nâme-i  Hümâyûnu   müstashaben
               Hicâz’a gönderildi
                     Avdette yine müderris ve sânîyen Bursa kadısı olup 864 hudûdunda vefât etdi. Fuhûl-i
               ulemâdan ve fuzalâ-yı mevâliden bir zât-ı sütûde-simât idi. Bursa’da medfûndur.

                     Zeyneddîn Velî Bey-Emîr, el-Hâc Velî
                     Havza emîri Hayreddîn Berekâtşâh oğludur. Sipâhî ve pederinin irtihâlinde Havza beyi
               oldu. Yalancı [158] Peygamber Baba İshâk vak’asında fedâkârâne yararlıklar gösterdiğinden
               Sultân Gıyâseddîn Keyhüsrev-i Selçukî tarafından Konya’ya celb edilip beylerbeyi ve ba’dehû
               pervâne-i sultânî oldu.
                     645’de sâhib-i a’zam Mühezzebeddîn Ali bin el-Keşânî zamânında azl edilip Havza’ya
               gönderildi. Öteden beri çiftliği olan Dereköyü’nde bir câmi-i şerîf ve ittisâlinde bir zâviye ve
               kendisine bir türbe yaptırdı. 648’de emlâkini bu hayrâtının mesâlihine vakf edib sonra vefât
               etdi. Türbesinde medfûndur.


               78  Bu nâme-i Hümâyûn “Feridûn Bey Münşe’âtı”nda vardır. Derûnunda sefîr-i müşârün-ileyhin adı yazılıdır.


                                                           231
                                                           237
   233   234   235   236   237   238   239   240   241   242   243