Page 276 - 6-8
P. 276
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
،ءا ي کذلأا لامج ،ءلاضفلا فرش ،ب ي دلأا ،ب ي رلأا ی عمللأا ی عذوللا ی کذلا لصحملا لضافلا دلولا ی لع ضرع دقف دعبو
91 دلوملا ی مورلا أشنملا ی وصربلا دتحملا ی ي ز ربتلا اجخ ي ر مأ نب هاش رفص ةملاعلا موحرملا دلو ،اشاپ ی لع ،ءاملعلا لس ي ل
diyor.
Mahdûmları Alâeddîn Ali Paşa ile Şemseddîn Ahmed Çelebi’dir. Ali Paşa, Bursa’da
kalıp tefeyyüz etdi. Şemseddîn Ahmed Çelebi de Merzifon’a avdet edib müderris-i be-nâm
oldu. 818’de Amasya’da tanzîm edilen Bâyezîd Paşa’nın vakfiyesine şâhid görüldü.
Sefer Çelebi-Mevlânâ Cemâleddîn
Merzifonludur. Kibâr-ı ulemâdan Mevlânâ Şemseddîn Ahmed Çelebi bin Mevlânâ
Cemâleddîn Sefer Şâh-ı Rûmî mahdûmudur. Fuzalâ-yı asrından ahz-ı ulûm ederek Merzifon’da
ders-i âm olup neşr-i ma’ârife himmet etdi. Ba’dehû müderris ve müftî-i Merzifon olup 831’de
müftü görüldü. 834 senesinden sonra vefât etdi. Kibâr-ı ulemâ ve fuzalâdan idi. Mahdûmu
Nizâmeddîn Abdurrahmân Çelebi de ulemâdandır. [284]
Sefer Şâh Çelebi-Fağfûr Paşazâde
Amasyalıdır. Ümerâdan Abdullah Bey bin Ali Bey bin Muzaffereddîn Fağfûr Paşa bin
Ali Bey bin el-Hâc Tâceddîn İbrâhim Bey bin Hâce Alâeddîn Ali Şâh bin Nûreddîn Kutlu
Bey’in mahdûmudur.
Baba İlyâs-ı Horasânî evlâdından olup ceddi Fağfûr Paşa’nın Amasya ve Niksar’da
kâ’in vakfına mütevellî ve Amasya vâlîsi Şehzâde Sultân Ahmed’in ümenâsından oldu. “Hâce
Sefer Şâh Çelebi” demekle iştihâr etdi. 918’de Sultân Selîm Hân’ın cülûsunda menkûb oldu.
Ba’dehû Şî’a-i celâliyye vak’alarında mâlî ve maddî hizmetler îfâ ederek nüfûz u
i’tibarını i’âde etdi. 940 senesi vak’asında Celâlîlerin istîsâline mu’âvenet edib 951’de ber-
hayât görüldü. Ba’dehû vefât etdi. A’yândan idi. Mahdûmu Hüsrev Bey ve dâmâdı da
birâderzâdesi Hasan Çelebi’dir.
Sefer Paşa-Sekbân-başı
Amasyalıdır. Amasya’dan devşirme olup İstanbul’da [285] Acemiyyân kışlasında
terbiyye ve ta’lîm edilerek yeniçeri ocağına alındı. Sekbânlar defterine kayd edilip 988 târîhli
sekbânân defterinde “otuzuncu cemâ’atde Sefer Amasya” diye künyesi görüldü.
995 târîhli yeniçeri defterinde yirmi dokuzuncu cemâ’atin ağası ve çorbacısı görülüp
1003’de muhzır ağası, 1005’de zağarcıbaşı görüldü. Ba’dehû kul kethüdâsı olup Dâyezâde
Mustafa Paşa’nın yeniçeri ağalığında 1007’de sekbânbaşı oldu.
1008’de Tîrû Hasan Paşa ile Kanije Kalesi’nin fethine me’mûr olup Rûmeli’ye gitdi.
1009’da kale feth olundukta kale muhâfızı olup 1010’da Nemçe küffârı Kanije’yi muhâsara
etdiği esnâda yeniçerilerin Ağası ve kumandanı olarak kalenin müdâfa’asında büyük
fedâkârlıklar gösterdi.
1011’de feth edilen Üstoni-Belgrad Beylerbeyi olup hidemât-ı fedâkârânesinin
mükâfâtını gördü. Ba’dehû Tîrû Hasan Paşa’nın yerine Kanije Beylerbeyi oldu. [286] 1013’de
Tımışvar Beylerbeyiliğine ta’yîn edilen Celâlî Deli Hasan Paşa 1014’de Bosna’da maktûlen
vefât etdikte Tımışvar Beylerbeyi oldu. Ba’dehû Rûmeli muhârebâtında vefât eyledi. Meşâhîr-
i guzâtdan, şecî’, âkil bir zât idi.
91 “Aslen Bursalı doğma büyüme Rûmî olan merhum allâme Safer Şâh b. Emîr et-Tebrîzî’nin akıllı, zeki ve
faziletli oğlu Ali Paşa bana arzetti…” (Ed.)
269
275