Page 277 - 6-8
P. 277

Amasya Tarihi Cilt: 10
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                      Sefer Şâh-Yardımoğlu
                      Amasyalıdır. Hâce Sultân vakfı mütevellîsi olan Hüseyin Şâh Çelebi bin Es’ad Şâh
               Çelebi bin Hâce Mes’ûd Şâh bin Hâce Sultân Ahmed Şâh Çelebi oğludur. Bunların evlâd-ı
               Selçukiyyeden olduğu Hâce Sultân tercemesinde mufassalan yazıldı.
                      Ceddi Es’ad Şâh “Yardım Çelebi” demekle meşhûr olmağla buna “Yardımoğlu” dendi.
               Pederinin hayâtında sipâhîoğlu olup Kafkas muhârebâtında oldukça şöhret kazandı. Cesâret ü
               şecâ’atiyle temâyüz etmişdir.
                      Damarlarında  cevelân  eden  kan,  saltanat-ı  Selçukiyye  hissiyâtıyla  hâl-i  galeyânda
               olduğundan  1008’de  Karayazıcı  Abdülhalîm’e  tebe’iyyet  ederek  erbâb-ı  ihtilâl  ü  şekâvet
               arasına girdi. Eşkiyâ arasında kendisine bir mevki’-i mümtâz te’mîn [287] etdi.
                      1012’de  erbâb-ı  ihtilâlin  rü’esâsından  Deli  Hasan,  Deli  Zülfikâr,  Kalenderoğlu
               Mehmed, Karakaş Ahmed gibi zî-nüfûz adamlar beylerbeyi olarak devlet ü hükûmet tarafına
               geçince  meydân  kendisine  kaldı.  Çeribaşı  Mehmed,  Kızılbaş  Hüseyin,  Köse  Mahmûd,
               Şeytânoğlu İbrâhim gibi eşkiyânın başına geçti.
                      Geldiklan  kazâsında  şâhlık  i’lân  ederek  ser-bâzâne  harekâta  başladı.  Şeytânoğlunu
               kethüdâ nasb ederek ona “Pervâne” lakâbını verdi. Saltanat-ı Selçukiyyeyi ihyâya yeltendi.
               1013’de Amasya beyi Deli Tâhir Bey kendisine mu’ârız çıkıp bununla hayli uğraşdı. Ancak
               teşkilâtını  tanzîm  ve  ordusunu  takviyye  edecek  serveti  olmadığından  çapulculukla  te’mîn-i
               ma’îşete başladı. Kurâ halkını bî-zâr etdi. Geldiklan kasabasında dört yıl kadar mütehakkimâne
               ikâmet etmekte iken 1017 senesinde yakasını Kuyucu Murâd Paşa’nın eline verdi. Bütün evlâd
               u akrabâsıyla beraber dünyadan gitdi. [288]
                      Bu  târîhden  i’tibâren  Hâce  Sultân  evlâdı  münkarız  olduğundan  vakf-ı  mezkûrun
               tevliyeti  zâviyesinin  şeyhi  bulunan  eş-Şeyh  Resûl  Efendi’ye  ve  bundan  sonra  zâviye
               meşâyihine ve sipâhî meşâhîrine tevcîh edilerek nihâyet ulemâ ve müderrisînden esbak Amasya
               müftüsü Zanalı es-Seyyid el-Hâc Ahmed Efendi’ye ve evlâdına tevliyet ve meşîhat birlikte
               tevcîh edilmişdir.

                      Sefer Ağa-Uzun
                      Hakalalıdır. Sipâhî Ali Ağa’nın oğludur. Kafkas ve Rûmeli muhârebâtında hizmet ve
               ibrâz-ı şecâ’at ederek Yularkısdıoğlu meşhûr Ahmed Paşa’nın silâhdârı oldu. 1014’de paşanın
               vefâtında Amasya kethüdâyeri olup 1017’de Kuyucu Murâd Paşa nezdinde eşkıyâ harbinde
               yararlıkları görüldüğünden on iki bin akçe ze’âmete nâ’il oldu.
                      Ba’dehû Amasyalı Kâdızâde Ali  Paşa’nın silahdârı olup  Rûmeli  eyâlâtını devr etdi.
               1031’de müşârün-ileyhin irtihâlinde Irâk ve Îrân muhârebâtına me’mûr olup 1038’de mecrûhen
               avdetle 1039 senesi hilâlinde vefât etdi. Cesûr, pehlivân, sâdık idi. Oğulları Ömer, [289] Ali
               Ağalara “Uzun Seferoğulları” dendi.

                      Sefer Ağa-Kürd
                      Amasya mülhâkatından Gümüş kazâsına tâbi’ Düğüncü karyesinden Hasan’ın oğludur.
               Gençliğinde  enderûn-ı  hümâyûna  girip  seferli  odasında  ta’lîm  u  terbiyye  gördü.  Tedrîcen
               tefeyyüz ederek kilâr kethüdâsı ve 1057 ramazânında vefât eden Tavukçubaşı Hasan Ağa’nın
               yerine Tavukçubaşı oldu.
                      1062’de Galata sarâyı ağası ve 1067 muharreminde Köprülü Mehmed Paşa’nın arz u
               inhâsıyla has odabaşı oldu. Çünkü Köprülü Paşa, bunun vâsıtasıyla enderûn ağalarının ahvâl ü
               etvârına muttali’ olarak basîretkârâne hareket etmek istemişdi. Fakat Kara Hasanzâde Hüseyin
               Ağa’nın sadr-ı müşarün-ileyhi azl etdirmek teşebbüsâtında mümâşâtı ve mu’ahharan Abaza
               Hasan Paşa’nın isyânı mes’elesinde ba’zı harekâtı Köprülü Paşa’yı şübhelenderdiğinden bahak
               illetine mübtelâ olduğu bahânesiyle 1069 senesi evâ’ilinde tekâ’üde sevk edilerek enderûndan
               ihrâc edildi. [290]




                                                           270
                                                           276
   272   273   274   275   276   277   278   279   280   281   282