Page 365 - 6-8
P. 365

Amasya Tarihi Cilt: 11
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR            Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               ferâgât ederek sene-i mezbûrenin şevvâlinde çekildi. Çelebi Sultân’ın istiklâline kadar Amasya’da                      edib, Mecidözü emâretinde kaldı. 912 sâlinden sonra vefât etdi. Munsıfâne harekâtından dolayı
               kaldı.                                                                                                                 orada yıllarca kalmışdı. Dursun Bey nâmında bir mahdûmu olduğu görüldü. [16]
                     816’da Çelebi Sultân Mehmed Hân müstakillen Osmanlı pâdişâhı oldukda İznik’e i’zâm
               edilerek, orada “Şâdî Bey” unvânıyla yaşadı. İznik’de kendisine büyük bir çiftlik verilip 826                                Şâdî Bey-Emîr-i Kebîr Şehâbeddîn
               sâlinden sonra vefât etdi.                                                                                                   Amasya’da mescidi ve türbesi bulunan esbak Amasya vâlisi Tığrak Bey evlâdından Emîr
                     Kuyûd-ı vakfiyede bunu bazen Bâyezîd Paşa’nın dâmâdı ve bazen de bunun mahdûmu                                   İzzeddîn Balaban Bey bin Emîr Seyfeddîn Salar Bey bin Tığrak Bey’in mahdûmudur. Pederi
               Mehmed  Bey’i  Paşa’nın  dâmâdı  göstermekdedir.  Hatice  Hâtun  binti  Bâyezîd  Paşa’nın                              Azerbaycan eyaletinde Hoy emîri iken doğdu.
               vakfiyesinde mahdûmu “Mehmed Çelebi bin Şâdgeldi Bey” yazıldığına göre Şâdgeldi Bey’in                                       Orada tahsîl-i ilm ve kemâl ederek Timurtaş Bey’in Sivas vâliliği esnâsında Amasya
               müşârün-ileyhe dâmâd olduğu anlaşılır. Diğer mahdûmları Bâyezîd, Burak beylerdir. Bunlar                               defterdârı olup geldi. Amasya’da müstevfî sıfatıyla yedi yıl kadar ifâ-yı hizmet ederek iştihâr
               “Beyzâde” demekle meşhûr idiler. Burak Beyzâde Bâlî Bey’dir. [13]                                                      etdi. Bir müddet Samsun’da ikâmet ederek oranın emvâlini tahsîle me’mûr oldu.
                                                                                                                                            727’de Timurtaş’ın Mısır’a firârında irtikâb ile ithâm edilerek Ankara’ya sevk edildi.
                     Şâdgeldi Bey-Beyzâde                                                                                             Orada  mahbûsen  hesâbâtı  tedkîk  edilerek  berâet-i  zimmeti  anlaşıldığından  Eretna  Bey’in
                     Amasyalıdır. Ümerâdan Bâyezîd Bey bin Mehmed Bey bin Şâdgeldi Bey bin Devâtdâr                                   sahâbeti sâyesinde ıtlâk edilip Tebriz’e gitdi.
               Ahmed Paşa bin Hacı Şâdgeldi Paşa bin Kutlu Şâh oğludur. Sultân Bâyezîd-i Sânî Amasya’da                                     730’da iâde-i memûriyet ederek avdet [17] edib daha büyük bir nüfûz ve iktidâr ile ibrâz-
               vâlî  iken  saraya  girdi.  Cülûsunda  Amasya  vâlisi  Şehzâde  Sultân  Ahmed’in  ma’iyyet-i                           ı sadâkat etdi. Amasya vâlisi Bâbuk Şâh’ın irtihâline binâen Emîr Hasan-ı Kebîr’in inhâsı ve
               ümerâsından oldu.                                                                                                      Ebû Saîd Bahadır Hân’ın fermânıyla 733 senesi cumâdelâhirinde Amasya vâliliğine nasb ve
                     Otuz  yıl  kadar  şehzâde-i  müşârün-ileyhin  hizmetinde  gâh  saray  muhâfızı  gâh  emîr-i                      ta’yin edildi.
               meclis unvânıyla ibrâz-ı sadâkat edib 918’de Sultân Selim Hân ile Efendisinin muhârebesinde                                  Ancak Ebû Saîd Bahadır Hân’ın vefâtından sonra ortaya çıkan Timurtaşzâde Emîr Şeyh
               Amasya muhâfızı olan Şehzâde Sultân Murad’ın lalası olarak kaldı.                                                      Hasan-ı Sağîr ile Bağdat ve Anadolu vâlisi Emîr Şeyh Hasan-ı Kebîr arası açılmışdı. Vukû’
                     Şehzâde  Sultân  Ahmed’in  maktûlen  vefâtıyla  Şehzâde  Murad’ın  Mısır’a  firârında                            bulan muhârebede Büyük Hasan Bey’in mağlûb olduğunu fevkalâde merâk edib 737 senesi
               Amasya’yı hüsn-i muhâfaza ederek ammizâdelerinden Şâdî Paşa’ya teslîm etmekle siyâsetden                               evâilinde vefât etdi.
               kurtulup hânesinde ikâmete me’mûr oldu. Ba’dehû vefât eyledi. Evlâdından Derviş Mehmed                                       Vasiyyeti  mûcibince  Amasya’da  bahçesi  civârında  bulunan  büyük  ceddînin  türbesine
               Çelebi ma’rûfdur. [14]                                                                                                 defnedildi.  Bu  türbe  şimdiye  kadar  “Dirağiyye  Medresesi”  unvânıyla  meşhûr  olan  ceddi
                                                                                                                                      mescidinin ittisâlinde bulunmaktadır. Tercemesi 736 târihli vakfiyesinden alınmışdır. Amasya,
                     Şâdgeldi Bey-Hasan Beyzâde                                                                                       Samsun, Erzincan’da evkâfı vardır.
                     Amasya eşrâfından Emîr Bey bin Hasan Bey bin Burak Bey’in mahdûmudur. Bu da Hacı                                       Mahdûmları  Emrullah,  Nasrullah,  Mes’ûd  beylerdir.  [18]  Bunlara  “Şâdî  Beyzâdeler”
               Şâdgeldi  Paşa’nın  ahfâdından  olup  Trabzon  vâlîliğinde  Sultân  Selim  Hân’a  intisâb  ederek                      dendi. Şâdî Bey âlim, kâmil, muhâsib, müdebbir, elsine-i selâsiyeye vâkıf Moğol hânlarına ve
               cülûsunda züamâdan oldu.                                                                                               beylerine pek sâdık, dindâr bir zât idi. Evlâdı vakfına mütevellî olarak hayli zaman devam
                     Ba’dehû terakkî ederek Sultân Süleyman Kânûnî zamanında azablar ağası olup Rumeli                                etmişlerdir.
               muhârebâtında  ibrâz-ı  liyâkat  ederek  mîrlivâ  oldu.  Rumeli  sancaklarını  devr  ederek  956
               sâlinden sonra vefât etdi.                                                                                                   Şâdî Çelebi-eş-Şeyh Şehabeddîn
                                                                                                                                            Tercemesi aşağıda Şehabeddîn Şâdî faslında gelir.
                     Şâdımân Bey-Bektemuroğlu
                      Amasyalıdır. Ümerâdan Hâs Bey bin Esengeldi Bey bin Hüsameddin Bektemur Bay’ın                                        Şâdî Bey-Gâzi Burakzâde
               oğludur. Çelebi Sultân Mehmed Hân zamanında züamâdan olup bir müddet Amasya Alaybeyi                                         Amasyalıdır. Tercemesi yukarıda geçen Emîr Bedreddîn Burak Bey bin Emîr Şehabeddîn
               ve ba’dehû Sultân Murâd-ı Sânî devrinde mîrlivâ olduğu halde Varna Harbi’nde şehîden vefât                             Ahmed Şâh bin Emîr-i kebîr Hacı Kutlu Şâh bin Kurt Bey’in muhdûmudur. Pederi “Bayraklı
               etdi. Mahdûmu Hüseyin Bey’dir.                                                                                         Gâzi”  diye  iştihâr  etdiğinden  vakfiyesinde  “Şâdî  Bey  bin  Bayraklı  Gâzi”  diye  yazılmış  ve
                                                                                                                                      kuyûd-i vakfiyede “Şâdî Bey bin Burak Bey” diye kayd edilmiştir.
                     Şâdımân Bey-Kutlu Paşazâde                                                                                             Hacı Şâdgeldi Paşa’nın büyük birâderzâdesi olduğu münâsebetle müşârün-ileyhin devr-i
                     Amasya ümerâsından Durali Bey bin Kutlu Paşa bin Süleyman [15] Şâh bin Hacı Kutlu                                hükûmetinde kibâr-ı ümerâdan oldu. Geldiklân Ovası’nda kendisine tahsîs edilen çiftliklerinde
               Şâh bin Kürt Bey’in mahdûmudur. Hacı Şâdgeldi Paşa’nın birâderi evlâdından olup Amasya’da                              huzûr  içinde  yaşadı.  Yeğeni  İkinci  Şâdgeldi  Bey’in  emâretine  mu’terîz  olduğundan Çelebi
               mescid ve imâreti olan Yakut Paşa’nın birâderzâdesidir.                                                                Sultân  Mehmed  tarafdârı  olarak  müşârün-ileyhin  hükûmetine  çalışdı.  Bu  yüzden  evlâdı
                     Sultân Murâd-ı Sânî zamanında büyük zeâmete nâil olup hayli muhârebâtda ibrâz-ı şecâat                           Saltanat-ı  Osmaniyye’de  büyük  mevki’lere  [19]  erdiler.  Şâdî  Bey  812’de  vefât  etdiği
               ederek 846’da Edirne’de ümerâdan görüldü. 851’de Rumeli ümerâsından görülüp sonra vefât                                zannolunur. Çünkü vakfiyesini bu târihde Amasya’da olan mahdûmları Mahmûd Şâh, Ya’kub
               etdi. Mahdûmu Ali Bey’dir.                                                                                             Şâh Çelebiler tanzîm etdirmişlerdir. Diğer mahdûmu Rumeli Beylerbeyi Şâh Melik Paşa’dır.
                                                                                                                                            Amasya’da yakın vakte kadar türbesi, vakfı mütevellîleri, cüz-hânları var idi. Bu vakıf
                     Şâdımân Bey-Bayındırlı                                                                                           defâtir-i  vakfiyemizde;  “Vakf-ı  Şâdî  Bey  ve  Burak  Bey  der  Amasya”  diye  muharrer  ve
                     Ümerâdan  Hüseyin  Bey’in  oğludur.  Amasya  zuamâsından  olup  Mecidözü  Kazâsı                                 meşhûrdur. Şâh Melik Paşa Edirne, Mahmûd Şâh ile Ya’kûb Şâh Amasya’da medfûnlardır.
               emâretinde  iken  890’da  Mısır  harbine  gitdi.  Amasya  fırka-i  askeriyyesi  kumândânı  Hızır                       Sıraları geldikçe bunların evlâd-ı ma’rûfesi yazılır.
               Paşazâde Mehmed Paşa ile harbe iştirâk etdi. Mısrîlerin galebesiyle Paşa’nın maiyyetinde avdet



                                                           360                                                                                                                    361
                                                           364
   360   361   362   363   364   365   366   367   368   369   370