Page 366 - 6-8
P. 366
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
edib, Mecidözü emâretinde kaldı. 912 sâlinden sonra vefât etdi. Munsıfâne harekâtından dolayı
orada yıllarca kalmışdı. Dursun Bey nâmında bir mahdûmu olduğu görüldü. [16]
Şâdî Bey-Emîr-i Kebîr Şehâbeddîn
Amasya’da mescidi ve türbesi bulunan esbak Amasya vâlisi Tığrak Bey evlâdından Emîr
İzzeddîn Balaban Bey bin Emîr Seyfeddîn Salar Bey bin Tığrak Bey’in mahdûmudur. Pederi
Azerbaycan eyaletinde Hoy emîri iken doğdu.
Orada tahsîl-i ilm ve kemâl ederek Timurtaş Bey’in Sivas vâliliği esnâsında Amasya
defterdârı olup geldi. Amasya’da müstevfî sıfatıyla yedi yıl kadar ifâ-yı hizmet ederek iştihâr
etdi. Bir müddet Samsun’da ikâmet ederek oranın emvâlini tahsîle me’mûr oldu.
727’de Timurtaş’ın Mısır’a firârında irtikâb ile ithâm edilerek Ankara’ya sevk edildi.
Orada mahbûsen hesâbâtı tedkîk edilerek berâet-i zimmeti anlaşıldığından Eretna Bey’in
sahâbeti sâyesinde ıtlâk edilip Tebriz’e gitdi.
730’da iâde-i memûriyet ederek avdet [17] edib daha büyük bir nüfûz ve iktidâr ile ibrâz-
ı sadâkat etdi. Amasya vâlisi Bâbuk Şâh’ın irtihâline binâen Emîr Hasan-ı Kebîr’in inhâsı ve
Ebû Saîd Bahadır Hân’ın fermânıyla 733 senesi cumâdelâhirinde Amasya vâliliğine nasb ve
ta’yin edildi.
Ancak Ebû Saîd Bahadır Hân’ın vefâtından sonra ortaya çıkan Timurtaşzâde Emîr Şeyh
Hasan-ı Sağîr ile Bağdat ve Anadolu vâlisi Emîr Şeyh Hasan-ı Kebîr arası açılmışdı. Vukû’
bulan muhârebede Büyük Hasan Bey’in mağlûb olduğunu fevkalâde merâk edib 737 senesi
evâilinde vefât etdi.
Vasiyyeti mûcibince Amasya’da bahçesi civârında bulunan büyük ceddînin türbesine
defnedildi. Bu türbe şimdiye kadar “Dirağiyye Medresesi” unvânıyla meşhûr olan ceddi
mescidinin ittisâlinde bulunmaktadır. Tercemesi 736 târihli vakfiyesinden alınmışdır. Amasya,
Samsun, Erzincan’da evkâfı vardır.
Mahdûmları Emrullah, Nasrullah, Mes’ûd beylerdir. [18] Bunlara “Şâdî Beyzâdeler”
dendi. Şâdî Bey âlim, kâmil, muhâsib, müdebbir, elsine-i selâsiyeye vâkıf Moğol hânlarına ve
beylerine pek sâdık, dindâr bir zât idi. Evlâdı vakfına mütevellî olarak hayli zaman devam
etmişlerdir.
Şâdî Çelebi-eş-Şeyh Şehabeddîn
Tercemesi aşağıda Şehabeddîn Şâdî faslında gelir.
Şâdî Bey-Gâzi Burakzâde
Amasyalıdır. Tercemesi yukarıda geçen Emîr Bedreddîn Burak Bey bin Emîr Şehabeddîn
Ahmed Şâh bin Emîr-i kebîr Hacı Kutlu Şâh bin Kurt Bey’in muhdûmudur. Pederi “Bayraklı
Gâzi” diye iştihâr etdiğinden vakfiyesinde “Şâdî Bey bin Bayraklı Gâzi” diye yazılmış ve
kuyûd-i vakfiyede “Şâdî Bey bin Burak Bey” diye kayd edilmiştir.
Hacı Şâdgeldi Paşa’nın büyük birâderzâdesi olduğu münâsebetle müşârün-ileyhin devr-i
hükûmetinde kibâr-ı ümerâdan oldu. Geldiklân Ovası’nda kendisine tahsîs edilen çiftliklerinde
huzûr içinde yaşadı. Yeğeni İkinci Şâdgeldi Bey’in emâretine mu’terîz olduğundan Çelebi
Sultân Mehmed tarafdârı olarak müşârün-ileyhin hükûmetine çalışdı. Bu yüzden evlâdı
Saltanat-ı Osmaniyye’de büyük mevki’lere [19] erdiler. Şâdî Bey 812’de vefât etdiği
zannolunur. Çünkü vakfiyesini bu târihde Amasya’da olan mahdûmları Mahmûd Şâh, Ya’kub
Şâh Çelebiler tanzîm etdirmişlerdir. Diğer mahdûmu Rumeli Beylerbeyi Şâh Melik Paşa’dır.
Amasya’da yakın vakte kadar türbesi, vakfı mütevellîleri, cüz-hânları var idi. Bu vakıf
defâtir-i vakfiyemizde; “Vakf-ı Şâdî Bey ve Burak Bey der Amasya” diye muharrer ve
meşhûrdur. Şâh Melik Paşa Edirne, Mahmûd Şâh ile Ya’kûb Şâh Amasya’da medfûnlardır.
Sıraları geldikçe bunların evlâd-ı ma’rûfesi yazılır.
361
365

