Page 41 - 6-8
P. 41

Amasya Tarihi Cilt: 9
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR            Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     Otuz yıldan ziyâde bu vâkıfları hüsn-i idâre ederek meclis-i a’yân âzâsından olup 1153                                 Gençliğinde enderûn sarayına girib seferli odasına kaydedildi. Orada künyesi “Hüseyin
               senesi evâilinde vefât etdi. Mahdûmları Mehmed, Ahmed Beyler ve birâderi el-Hâc Mahmûd                                 İbrâhim Amâsiyye” diye Enderûn defterlerinde görüldü.
               Bey’dir. Bu Mehmed Bey de mütevellî olup 1166’da vefât etdi.                                                                 Enderûn mektebinde güzel bir tahsîl ve terbiye gördü. Tefeyyüz ederek rikâb-ı hümâyûn
                                                                                                                                      ağaları silkine girdi.
                     Hüseyin Ağa-Tuz Paşa Birâderi                                                                                          Bu esnâda bostaniyân-ı hassa oda-başısı bulunan Amasyalı Veli Ağa’ya dâmâd olup 1143
                     Merzifonludur. Tuz Mahallesi ahâlîsinden Kasaboğlu İbrâhim Ağa’nın mahdûmu ve Tuz                                senesi rebîülâhirinde [110] vâki’ tebeddül-i saltanât üzerine taşra çıkarılıb kapıcıbaşı, sonra
               Mehmed  Paşa’nın  birâderidir.  Birâderinin  ma’iyyetinde  İran  harbine  gidip  yararlığı                             kapıcılar kethüdâsı, 1148’de sipâhiler ağası, 1151’de başbâki kulu oldu.
               görüldüğünden Tuz Mehmed Paşa’nın kethüdâsı ve ba’dehû kapıcıbaşı olduysa da 1153’de                                         1152’de  sadrâzam  olan  Zanalızâde  es-Seyyid  el-Hâc  Ahmed  Paşa’nın  sadâretinde
               muhârebede vefât etdi. Diğer birâderi Hasan Bey’dir.                                                                   teayyün  edib  sânîyen  sipâhiler  ağası  oldu.  1155’de  sadr-ı  müşârün-ileyhin  azlinden  sonra
                                                                                                                                      ma’zûl olup 1156’da İstanbul’dan gönderilen Şehzâde safı ordusunun kethüdâsı ve nüzül emîni
                     Hüseyin Bey-Kurdzâde el-Hâc                                                                                      oldu.
                     Amasya  eşrâfından  Mehmed  Bey  bin  el-Hâc  Ahmed  Bey  bin  Kurd  Mehmed  Bey’in                                    1157’de  avdet  edib  kahve  gümrükcüsü  olarak  yıllarca  bu  vazîfeyi  ifâya  devam  etdi.
               mahdûmudur.  İbtidâ  ammizâdesi  Mustafa  Beyzâde  el-Hâc  Mahmûd  Bey’le  müştereken  ve                              1165’de surre-i hümâyûn emîni olarak Hicâz’a gidip avdetde ihtiyâr-ı tekâüd ve 1170 senesi
               ba’dehû diğer ammizâdesi el-Hâc Ali Beyzâde müştereken mütevellî oldu. [107] 1146’da Ali                               cumâdelâhiresinde dâr-ı naîme tesâud etdi.
               Bey’i bertaraf edib yine Mahmûd Bey’le müştereken mütevellî olup mükerreren meclis-i a’yân                                   Müdebbir, tecrübe-dîde, müstakîm bir zât idi. Ne çâre ki tali’i yaver değildi. Mahdûmları
               âzâsı olduğu halde 1157’de vefât etdi. Sahî, âl-i cenâb, hânedân idi. Oğulları es-Seyd Mehmed,                         Mehmed, Said, Sadullah Ağalardır. Ocak imâmı Amasyalı Halîl Efendizâde es-Seyyid Mustafa
               Mahmûd, Ahmed, Abdullah Beylerdir.                                                                                     Paşa bunun kitâbetinden yetişdi. [111]

                     Hüseyin Efendi-Hâfız es-Seyyid İmâm                                                                                    Hüseyin Efendi-Koca Müftü el-Hâc
                     Çorumludur. Abdullah mahdûmu olup esbak Amasya müftüsü Çorumlu es-Seyyid el-Hâc                                        Köprülüdür.  Ali’nin  mahdûmu  olup  Amasya’da  Çorumlu  es-Seyyid  el-Hâc  Hâfız
               Hâfız Mehmed Efendi’nin halka-ı tedrîsinde ikmâl-i tahsîl edib ders-i âm ve İbâdullah Câmii                            Mehmed  ve  Kayyımzâde  el-Hâc  İsmail  Efendilerden  vesâir  ulemâdan  ikmâl-i  tahsîl  edib
               şerîfine imâm oldu. Yıllarca tedrîs-i ulûm ederek iştihâr edib meclis-i a’yâna âzâ olduğu halde                        Köprü’de ders-i âm oldu. Yıllarca tedrîs-i ulûm ederek Abdülkerîm Ağa müderrisi oldu.
               1161 hudûdunda vefât etdi. Eşrâf-ı ulemâdan ve huffâzdan olup sâlih, sesi güzel, nüfûz ve                                    1153 senesinden itibâren bir kaç defa müftü olup on beş yıl kadar Köprü’de müftülük
               i’tibâra mâlik idi. Mahdûmu es-Seyyid el-Hâc Mahmûd Efendi yerini tutdu.                                               ederek  fevkalâde  iştihâr  ve  1171  senesi  evâhirinde  azm-i  dâri’l-karar  etdi.  Gâyet  fakîh,
                                                                                                                                      mute’abbid, tefsîr ve hadîsde mâhir, âlim, vâ’iz, darb-ı nutka kâdir, hazır-cevâb bir zât-ı sütûde-
                     Hüseyin Ağa-Menzilci-başı el-Hâc                                                                                 simât idi.
                     Turhallı Ali’nin oğludur. Genç iken Amasya’ya gelip Yeğen Ali Bey’in dâiresine intisâb
               ederek i’tibâr ve servet edindi. Mûmâ-ileyhin vefâtında menzilci olup servetini artırdı. Ba’dehû                             Hüseyin Efendi-Kürsî Şeyhi
               menzilci-başı olup nüfûz ve yesâra [108] erdi.                                                                               Lâdiklidir. Amasya’da kibâr-ı ulemâdan Kayyımzâde el-Hâc İsmail Efendi’den ikmâl-i
                     1157 senesinden i’tibâren meclis âzâsından olup eşrâf-ı memleket sırasına girdi. 1167                            tahsîl edib Lâdik’e avdetle ders-i âm ve orada Sultân Mehmed Hân-ı Râbi Câmii kürsî şeyhi ve
               hudûdunda  vefât  etdi.  İran  harbinde  mâlen  ve  bedenen  hidemât-ı  meşkûresi  sebk  etmiş,                        1154’te Hızır Paşa Medresesi müderrisi oldu. Yıllarca tedrîs ve tezkîr ile iştigâl edib [112] 1172
               hânedân, iş-güzâr, sâhib-i hayr idi. Mahdûmu es-Seyyid el-Hâc Ali Efendi de meşhûrdur.                                 senesi ramazânının onunda dâr-ı naîme irtihâl etdi. Âlim, vâiz, sâlih idi.

                     Hüseyin Ağa-Şehir Kethüdası el-Hâc                                                                                     Hüseyin Efendi-Kal’a Vâ’izi es-Seyyid
                     Amasya’nın Acem Ali Mahallesi’nden İbrâhim oğludur. Kedd-i yemini sâyesinde çalışıb                                    Amasya  ulemâsından  tahsîl-i  ulûm  edib  kal’a-i  bâlâda  kâin  Dizdâriye  Medresesi
               servet  edinerek  erbâb-ı  yesârdan  oldu.  İran  Muhârebâtında  isbât-ı  vücûd  ederek  yararlıklar                   müderrisi ve orada Bey Câmii vâizi oldu. Kırklar Dağı’nın otlakiye rusûmu kendisine va’ziye
               gösterdi. Ba’dehû Hicâz’a gidip avdetde hâciyân meclisine âzâ oldu.                                                    ü dersiyye vazîfesi olarak tahsîs edilib 1173’de vefâtını müteâkib bu rusûma mâliye vaz’-ı yed
                      1159 senesi muharreminde şehir kethüdâsı ve 1160 senesi zilka’desinde ma’zûl olup                               etdi. Sâdât-ı ulemâdan muhterem, sâlih, pek müteşerri’ bir zât idi.
               1161  senesi  rebîülevvelinde  sânîyen  şehir  kethüdâsı  oldu.  1163  senesi  intihâbında  meclis-i
               a’yân âzası olup saferinde şehir kethüdâlığından vazgeçti. 1168 senesi rebîülevvelinde üçüncü                                Hüseyin Efendi-Müftü Şeyh
               defa şehir kethüdâsı olduğu halde 1169 senesi zilhiccesinde vefât etdi. Âkil, kerîm, zî-servet bir                           Köprülüdür. Ahmed’in mahdûmu olup Amasya’da Taşabâdî el-Hâc Ahmed, Çorumlu es-
               hânedân  idi.  [109]  Oğulları  el-Hâc  İbrâhim,  Mehmed,  Abdülkadir  Ağalardır.  Hacı  İbrâhim                       Seyyid  el-Hâc  Ali  Efendilerden  vesâir  ulemâdan  ikmâl-i  tahsîl  ederek  avdetle  Gümüş
               Ağazâde el-Hâc Mahmûd Ağa ve Hacı Mehmed Ağazâde el-Hâc Ali Ağa ve bunun mahdûmları                                    Kasabası’nda ve 1159’da Halîl Paşa müderrisi oldu.
               el-Hâc  Mahmûd  Ağa  ile  meşâyih-i  kirâm-ı  Nakşibendiyyeden  ârif-i  billâh  eş-Şeyh  Ârif                                Ba’dehû Halvetiyye meşâyihinden tekmîl-i sülûk ederek hulefâ-ı Halvetiyyeden oldu. Bir
               Mehmed Efendi pek meşhûr olup bunların hepsine “Şehir kethüdâsı oğulları” denir.                                       taraftan tedrîs-i ulûm, diğer taraftan zikr ve irşâd-ı halk ile iştigâl ederek [113] halkın ve eşrâfın
                                                                                                                                      teveccühâtını kazanıb Gümüş müftüsü de oldu. 1174 senesi muharreminin yirmi beşinci günü
                     Hüseyin Ağa-Küçük el-Hâc                                                                                         dâr-ı naîme irtihâl etdi. Âlim, fakîh, vâ’iz, âbid, müttaki, zâhid bir zât-ı şerîf idi. Mahdûmu eş-
                     Amasyalıdır.  Şehir  kethüdâsı  Abdî  Beyzâde  el-Hâc  İbrâhim  Çelebi’nin  mahdûmu  ve                          Şeyh Osmân Efendi’dir.
               Rûmeli pâyelilerinden esbak Van vâlîsi Mehmed Paşa’nın yeğeni ya’nî birâderzâdesidir.




                                                           30                                                                                                                     31
                                                           40
   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45   46