Page 573 - 6-8
P. 573
Amasya Tarihi Cilt: 12
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
müteşerri’ ve musinn bir zât idi. Mahdûmu el-Hâc Alî Efendi “Ankaralızâde” demekle meşhûr
olup müderris ve müftü oldu.
Abdullah Bey-Bekir Beyzâde es-Seyyid el-Hâc
Amasyalıdır. A’yândan Bekir Beyzâde Abdî Bey bin el-Hâc Osmân Bey bin Vezîr Ömer
Paşa bin Mîrlivâ [56] Ebûbekir Bey’in mahdûmudur. Büyük atası Ebûbekir Bey’in ve bunun
babası Dervîş Bey’in ve atalarının tercemeleri yazıldı. Amasya hükümdârı meşhûr Şâdgeldi
Paşa’nın ahfâdından oldukları yukarıda bildirildi.
Pederi küçük yaşında vefât ettiğinden büyük babası Hacı Osmân Bey’in vesâyetinde
büyüdü. Büyük babası, amcası Ebûbekir Paşa ve bunun mahdûmu Teşrîfâtçı Âkif Mehmed Bey
birbirini müte’âkib vefât ettiklerinden Hacı Osmân Bey’in dârü’l-hadîs evkâfına mütevellî ve
emlâk-ı cesîmesine mutasarrıf oldu.
1185’de Sivas vilâyeti mübâya’acısı olarak Sivas’a gidip Canikli Hacı Alî Paşa’nın Sivas
vâliliğinde mütesellimi ve ba’dehû 1190’da avdet edib baş-a’yân ve Amasya mütesellimi oldu.
Ancak Canikliler’in mezâlimi ve te’addiyâtına karşı duramadığından istî’fâ etdi.
1193’de Caniklilerle Çapanoğulları’nın harbinde Çapanoğulları’na mu’în olduğundan
Canikliler’in adâvetini kazandı. 1194’de sânîyen baş-a’yân ve Amasya mütesellimi olup 1195
şa’bânında Amasya sancâğı Caniklizâde Mikdâd Ahmed Paşa’ya mâlikâne olarak tevcîh
edildiğinden İstanbul’a gitdi. [57]
Orada rikâb-ı hümâyûn defterdârı Amasyalı İsmâîl Efendi’nin sevk ü ta’rîfi üzerine
Dergâh-ı âlî kapıcıbaşılığı rütbesiyle taltîf edilerek avdet ve Mikdâd Ahmed Paşa da ri’âyet
edib yine baş-a’yân ve Amasya mütesellimi oldu.
1198’de Canikli Hacı Alî Paşa’nın vefâtında oğullarının tazyîkâtından kurtulmak için
Erzurum vilâyeti mübâya’acısı olarak 1200 târîhlerinde Amasya’dan çıktı. Birkaç yıl sonra
avdet ve Amasya sancâğının Mikdâd Ahmed Paşa idâresinde istihlâsına çalıştı ve muvaffak
oldu.
Bundan sonra Amasya sancâğı Hazînedâroğulları’yla Çapanoğulları’nın arasında medâr-
ı cidâl olduğundan kendi emlâk ve evkâfının idâresiyle meşgûl olarak siyâsetten çekildi.
Aralıkda baş-a’yân olarak Amasya’nın hayrına çalıştı.
1216’da Amasyalı Dervîş Ya’kûb Ağazâde İsmâîl Zühdü Paşa vezâretle Konya vâlîsi
oldukda kethüdâsı olup Konya ve ba’dehû Diyarbekir’de tarafından mütesellim ve vâlî kâ’im-
makâmı oldu. 1217 senesi cumâdelûlâsında müşârun ileyhin Sivas’a naklinde Sivas mütesellimi
olduysa da çok geçmeden paşanın irtihâli üzerine avdet etdi. [58]
1219 senesi muharreminde Amasya sancâğı, Çapanoğlu Süleyman Bey’e ilzâm
edildiğinden sâbık mutasarrıf Caniklizâde Tayyâr Mahmûd Paşa’nın mütesellimi Mikdâd
Paşazâde Hasan Bey’in zâlimâne idâresine hitâm vermek husûsunda Süleyman Bey’e mu’în
olmuştu.
Hayfâ ki Tayyâr Mahmûd Paşa’nın göndermiş olduğu büyük bir kuvvetle cebren ve
fermân-ı pâdişâhîye mugâyir Amasya sancâğını işgâl ettiği esnâda bunu Amasya’dan kaldırıp
Samsun’a göndermiş ve orada bir rivâyette boğdurmuş, bir rivayette mahbeste ecel-i
mev’ûdıyla vefât etmişdir.
Emîr-i müşârun ileyh gâyet asîl, servet ü sâmânı mükemmel, vezîrâne yaşar, pek misâfir-
perver, konağı açık, kerîm, âlî-cenâb, yüksek bir Türk idi. Debdebe ü dârâtı değme vezîrde
bulunmazdı. Ancak Köprübaşı’nda Alaca Hamam’a kadar devam eden cesîm konağı, yaldızlı
odaları, mükellef havuzları dillerde destân idi. Kapısında yüzlerce adamlar geçinirdi.
Mahdûmları Şâhid Mehmed, Necîb Ahmed Beyler’dir.
Abdullah Ağa-Handânoğlu
Amasyalıdır. Üçler Mahallesi’nde câmii olan Sa’dî Çelebi kölesi Hândân Ağa’nın
ahfâdından Ahmed bin Mustafa Bey [59] oğludur. Amasya’da mütesellim kâ’im-makâmı ve
570
572