Page 60 - muze
P. 60

2.2.4.1. Darphane Daireleri

                             Sultan Abdülmecid  döneminde gerçekleştirilen  yenileşme hareketinden  sonra

                        sikke  darbı  için  darphanelerde  müdüriyet,  muhasebe,  kitabet  ve  encümenin
                        bulunduğu idari kısım ile çeşni, çerhhane (çarkhane), sikkehane, ağırtma, sikkegen,

                        teksirhane, müze, kazan, tamirhane, kefçe (kepçe) dökümhane gibi çeşitli dairelerin

                        bulunduğu atölyeler oluşturulmuştur. 335

                             Kefçe  atölyesi,  darphaneye  gelen  madenlerin  girişiyle  ilgilenmekteydi.  Bu
                        bölümde terazi, kasa, altın -gümüş mahzenleri ve defter kalemi bulunurdu. 336  Çeşni

                        dairesi darphaneye gelen madenlerin kontrolü yapar ve ayarını tespit ederdi. Çeşni

                        memurunun  onayından  geçmeyen  madenler  üzerinde  hiçbir  işlem  yapılamazdı.
                        Ardından  madenler  dökümhaneye  gönderilirdi.  Dökümhaneye  gelen  altınlar  1500-

                        1800  derecede,  gümüşler  ise  1000  derece  ısıda  eritilip  külçe  haline  getirilerek

                        buradan  darphanenin  en  büyük  bölümü  olan  çerhhaneye  gönderilirdi.  Çerhhanede
                        külçeler “hadde” adı verilen tel çekme makinesinden geçirilirdi. 1.5 m. boyunda 5

                        cm. eninde İnce levha haline getirilen teller, istenilen sikkenin büyüklüğüne göre pul
                        şeklinde kesilirdi. Kesilen pullar çerhhanede bulunan mizancılar tarafından tartılarak,

                        ağırlığı  eksik  veya  fazla  olanlar  ayrılıp  tekrar  eritilmesi  için  dökümhaneye
                        gönderilirdi.  Ağırlığı  tam  olan  pulların  kenarları  kenarcı  tarafından  makineden

                        geçirilirdi.  Çerhhanede  işlemi  tamamlanan  pullar  ağırtma  dairesine  gönderilirdi.

                        Ağırtma  dairesinde  pullar  kızgın  fırında  tavlanır,  zac  (demir  sülfat)  ile  ağırtılır,
                        talaşla suyu, tava ile rutubeti alınırdı. Temiz bir şekilde sikkehaneye getirilen pullar,

                        burada  darp  makinelerinden  geçirildikten  sonra  sikkekenler  ve  teksirhane
                        dairelerinde nakışlanıp,  fotoğraflandıktan sonra işlem tamamlanırdı. 337


                             Osmanlı darphanelerinde başta Darphane Emini,  Sahib-i Ayar, Kefçe Nazırı,
                        Sikkekenler, kâtipler olmak üzere pek çok çalışan bulunurdu.


                             Darphane Emini; Padişah tarafından görevlendirilmiş olan Darphane Eminleri
                        daha  sonraları  “nazır”  olarak  isimlendirilmiştir.  Darphane  emininin  asıl  görevi

                        darphanenin kazancını kontrol etmek, işlerin aksatılmadan yürütülmesini sağlamaktı.
                        Bunun  yanında  darphanelerdeki  sikkelerin  bozulmaması  için  mültezim  ve  sahib-i





                        335   Damalı, Osmanlı Sikkeleri Tarihi, C. 1, s. 46.
                        336   Sahillioğlu, “Darphane”, s. 219.
                        337   Damalı, Osmanlı Sikkeleri Tarihi, C. 1, s. 46.
                                                                51
   55   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65