Page 120 - 1-4_2
P. 120

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
                                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


               ve 913'de evkâfını tanzîm etdiği gibi halîlesi "Kamer Hâtun binti Ebû Bekir Bey" dahi bu
               câmide eczâ vakf etmişdir.
                      Bu mahallede Bakkâllar Çarşısı’nda "Sultân Bâyezîd Hân-ı Sânî" hazretlerinin ibrîkdârı
               "Ali Ağa" da 890'da kârgîr bir mescid-i şerîf binâ ve evkâfını tanzîm edib bu mescidin şarkında
               "Bekir Beyzâde el-Hâc Osmân Bey" cesîm bir hân binâ ve 1161'de binâ eylediği medreseye
               vakf etdiği gibi bu hânın şark-ı şimâlîsinde esbak Amasya mutasarrıfı "Rahtuvân Mehmed
               Paşa" 1111'de taşdan bir hân-ı azîm inşâ ve evlâdına vakf ve bu hânın ortasında mahdûmu "el-
               Hâc Ahmed Bey" 1180'de bir mescid-i şerîf binâ ve altında bir şadırvân inşâ etmişdir.
                      21-  "Dârü's-Selâm  Mahallesi":  Uzunyol  Mezârlığı’nın  şark  tarafında  [137]  ve
               Taksîm’in altında olup şarkan Hacı Hamza ve şimâlen Çırakçı ve Acem Ali mahalleleri ve
               garben  Uzunyol  Mezârlığı  ve  cenûben  Taksîm  önünde  kâ'in  yol  ile  mahdûddur.  Burada
               vüzerâ-yı Selçûkiyye'den "Mu'îneddîn Süleyman Pervâne Bey"in sarâyı ve dâ'ire-i mahsûsası
               olup asrında "Dârü's-Selâm" denmekle 660 târîhinden beri bu mahalleye alem olmuşdur.
                      Bu "Dârü's-Selâm Sarâyı" mu'ahharan Amasya emîri "Bânuk Şâh"ın tasarrufuna geçip
               bunun hafîdi "Ali Paşa ibni Esen Bey" 785 hudûdunda bir mescid-i şerîf ve çeşme binâ ve
               evkâfını  tanzîm  ve  mevâlîden  "Mazlûm  Melekzâde  es-Seyyid  Ahmed Efendi" 986 'da bu
               mescidi müceddeden ta'mîr ve yanında bir mekteb ilâve etmişdir. "Hoca Sultân Zâviyesi" bu
               mahallede olup karîben îzâh olunur.
                      22- "Dere Mahallesi": Kuba’nın altında olup şarkan Çakallar Deresi ve garben Fethiye
               ve cenûben Kuba ve şimâlen Kılıççı mahalleleriyle mahdûddur. Derenin kenârında bulunması
               bu nâm ile yâd edilmesine bâ'is olmuşdur. Bu mahallede çıkmaz sokak içinde şeyhülislâm
               Cemâlîzâde  Ali  Efendi’nin  hemşîresi  "Ma'sûme  Hâtun"  922'de  bir  zâviye  ve  önünde  bir
               mescid-i  şerîf  ve  bir  çeşme  ve  bu  sokağın  ağzında  dere  kenârında  "Muharrem  Efendizâde
               Fâtıma Hâtun" 951'de diğer bir mescid-i şerîf ve önünde bir çeşme binâ etmişlerdir. Bunlardan
               zâviye mefkûd ve iki mescid harâb ve iki çeşme de munkatı' olmuşdur. "Ma'sûme Hâtun"un
               vakfı vardır. [138]
                      23- "Devehâne Mahallesi": Kağnı Pazarı’nın etrâfında olup şarkan Bozahâne ve garben
               Üçler ve cenûben Çeribaşı ve şimâlen Eski Kethüdâ mahalleleri ve Sultân Bâyezîd Câmii ile
               mahdûddur. Esfâr-ı kadîme-i Osmâniye'de zehâ'ir ve mühimmât-ı askeriyenin nakli için ihzâr
               edilen beylik develerin "menâhası-durağı" olmak hasebiyle "Devehâne" denmişdir.
                      Meşhûr  "Kağnı  Pazarı"  bu  mahallenin  ortasında  olup  esbak  Amasya  mütesellimi
               "Aydın Beyzâde Kağnı Ali Ağa" burada hayli akâr vakf ve pazar teşkîl etdiği münâsebetle
               "Kağnı Pazarı" denmişdir. Bu pazarın önünde "Acem Ali Pınarı" vardır. Bu mahallede "Hacı
               Ali Ağa"nın cedd-i a'lâsı "Aydın Bey" 620 hudûdunda bir hamâm ve mescid-i şerîf binâ ederek
               "Aydın Hamâmı" nâmıyla kayden ma'rûf iken 999 zelzelesinde harâb olduğundan mûmâ-ileyh
               "el-Hâc Ali Ağa" hamâmı ve mescidi müceddeden i'mâr ve yanında bir de zâviye binâ edib
               1018'de cesîm bir hân ve etrâfında hayli dükkân vakf etmiş ve hamâm ile mescid ve zâviye
               "Kağnı Hamâmı, Kağnı Mescidi, Kağnı Tekkesi" nâmıyla meşhûr olmuşdur.
                      1143  harîkında  cümlesi  mahv  olup  yeri  de  mülk  olduğu  hâlde  1228'de  meşâhîr-i
               ulemâdan "Taşköprülü eş-Şeyh el-Hâc Abdullah Efendi" mescid ve zâviyeyi müceddeden ihyâ
               ve önünde bir de çeşme inşâ etmişdir. Fakat eski mescid ve zâviyenin yeri [139] şimdiki mescid
               ve zâviyenin yeri olduğu ma'lûm olamadı ve hamâmın yeri de bulunamadı. Bu mahallede kâ'in
               fakîrhâne ile "Payaslızâde Hilmî Efendi"nin hânesi arasında bulunan hâne yeri iki dükkân bu
               mescide mevkûfdur.
                      Bu mahallenin müntehâ-yı şimâlîsinde "Sultân Bâyezîd Mektebi" karşısında "Hocazâde
               Emîr-i İmâm el-Hâc Abdullatîf Efendi" 1159'da kârgîr gâyet muntazam bir kütübhâne ve kıble
               tarafında  kâ'in  bahçesinde  esbak  Amasya  mütesellimi  "Ak  Hasanzâde  el-Hâc  Hasan  Ağa"
               1248'de bir zâviye binâ ve şimâl tarafında kâ'in bahçesi önünde "Hüseyin Paşa Kerîmesi Fâtıma
               Hanım" 1259'da "Telli Pınar" nâmıyla meşhûr olan çeşmeyi inşâ ve mekteb-i mezkûrun kıble
               tarafında yol üzerinde "Kapancızâde el-Hâc Hüseyin Zekî Efendi" bir medrese binâ etmişlerdir.

                                                           107
                                                           119
   115   116   117   118   119   120   121   122   123   124   125