Page 424 - 1-4_2
P. 424
Amasya Tarihi 1-4. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Hâce Yâkût işte bu kahramânı elde ederek Horoz Alî Bey'in serdârı olup emîr Seyfeddîn
Ahmed Bey ve mahdûmu Sârımeddîn İbrâhim Bey diye meşhûr olmuşdu. Bunlara
"Hubuzoğlu" da denirdi. 503
Bu esnâda Kayseriyye kadısı olan Kadızâde Burhâneddîn Ahmed Çelebi, ulûm-ı
şer'iyye ve edebiyyede mahâreti ve umûr-ı hükûmetde zekâ ve dirâyetiyle iştihâr ederek
kendisini Hacı Şâdgeldi Paşa'ya hem-ayâr göstermek istiyordu. Hemşîrezâdesi Gümüşlüoğlu
Şeyh Mü'eyyideddîn Muhammed bin Burhâneddîn Ahmed Çelebi idi.
773 senesi hudûdunda Hacı Şâdgeldi Paşa'nın Amasya'da binâ etdirdiği câmi, medrese
ve imâreti hıtâma ermiş, Şeyhu'l-islâm Mevlânâ İzzeddîn Muhammed Amâsî, Medrese-i
Şâdgeldi Paşa'ya ilk müderris olmuşdu. Bu câmi ve medrese mu'ahharan "Sarac-hâne Câmii"
ve "Sarac-hâne Medresesi" diye şöhret bulmuş, hattâ câmi-i şerîf kapısı bâlâsında olan kitâbesi
bile sökülmüşdür. 504 [83]
Sultân Altunbaş'ın şehzâdelerinden Mes'ûd Çelebi Havza simresinde pederinin yerine
kâ'im olup birâderi Keykubâd Çelebi Lâdik simresinde, diğer kardaşı Alp Arslan Çelebi
Amasya simresinde yaşıyorlardı. Üçüncü kardeşi Keyhusrev Çelebi yanında kalmışdı.
Bundan evvel Mes'ûd Çelebi vefât etmiş, kardeşleriyle oğulları Kılıç Arslan,
Abdülmelik, Sa'îd Beyler arasına dedelerinin evkâfına tevliyet ihtilâfı düşmüşdü. Kılıç Arslan
Bey, kardeşlerinin büyüğü ve Altunbaş evlâdının oldukça erşedi idi.
Vâkıfın şartı üzere Kılıç Arslan Bey mütevellî olduğu hâlde hâsılât-ı vakfiyeden
kardeşlerine ve amcalarına âid olan hisselerini vermiyor, bunlara cefâ ediyor, kendisine Hacı
Şâdgeldi Paşa tarafından mükerreren ihtâr edildiği hâlde ısgâ etmiyordu.
Kılıç Arslan Bey, oldukça cesûr idi. Havza kazâsını kendisine tamâmiyle bir çiftlik add
ederek kazânın umûr-ı hükûmetine müdâhaleden hâlî değildi. Bundan dolayı Taşanzâde Umur
Bey'le araları bozulmuş, Umur Bey'i umûr-ı kazâya müdâhaleden men' etmişdi.
Bu esnâlarda her ikisi de tecâvüzâta kıyâm ederek Havza ve Köprü kazâlarında âsâyişi
ihlâle cür'et etmişlerdi. Kılıç Arslan Bey'i en ziyâde kışkırtan amcası Keyhusrev Çelebi idi.
Kılıç Arslan Bey kendisine "Sultân Rükneddîn Kılıç Arslan" unvânını verip Hacı [84] Şâdgeldi
Paşa'ya karşı boyun eğmez olmuşdu.
Kılıç Arslan Bey, serkeşâne harekâtından dolayı amcasıyla beraber Amasya emâreti
hudûdundan dışarı çıkarıldı. Tevliyet, diğer birâderi "Melik Bey" ve "Melikşâh" demekle
meşhûr olan Abdülmelik uhdesine verildi. Kılıç Arslan Bey de amcasıyla beraber Erzincân'a
gitdi. Erzincân emîri Hüseyin Bey'e ilticâ etdi.
774 senesi ramazânında Tokat beyi Süleyman Şâhoğlu el-Hâc Tâceddîn Ahmed Şâh,
emlâkini Tokat'da medfûn olan eş-Şeyh Evran Zâviyesi mesâlihine vakf ederek tevliyetini
kardeşleri Melik Azîz, Tursun Beyler'e ve bunların evlâdına şart etdi. 505 Çünkü evlâdı yokdu.
El-Hâc Ahmed Bey, bu vakfiyesini tanzîm etdirdikden bir müddet sonra vefât etmişdi.
Tokat emâretinin inhilâli oldukça bir hâdise olmuşdu. Çünkü Eretnazâde Alî Bey, Tokat'ı kendi
hudûd-ı emâreti dâhilinde add ederek vezîri Hâce Yâkût Bey'i Tokat emîri nasb ve irsâl etmişdi.
Ancak Tokat a'yânı ve halkı, Alî Bey'in mezâlim ve seyyi'ât-ı sefîhânesini bildikleri
cihetle Hâce Yâkût'u Tokat'a almadılar. Amasya emîri Hacı Şâdgeldi Paşa tarafından Tokat'a
ta'yîn edilen Kadı İmâdoğlu [85] Şeyh Necîbeddîn Mûsâ Bey'i kabûl etdiler. "Emîr Şeyh Necîb"
503 "Kitâbü's-Sülûk"da "Ahmed bin Humuz et-Türkmânî" diye yazılmış ve "Humuz" hâ'nın ve mîm'in
zammeleriyle harekelenmişdir.
504 Şâyân-ı dikkatdir ki Şâdgeldi Pâdişâh devrinde yapılan Serrâc-hâne ve Çeribaşı Câmi'leri'nin kitâbeleri
sökülmüş, Şâdgeldi nâmı ve emâreti âdetâ yok edilmişdir. Bunları bulmak için yıllarca çalışdım.
505 Ahmed Şâh'ın bu vakfiyesinde evsâf ve elkâbı şöyle yazılıdır: "es-Sadru'l-Hatîr el-Karmu'l-Habîrü'l-Kebîr
E'azzü'l-Ekârim ve'l-Ekâbir Mecma'u'l-Mekârim ve'l-Mefâhir Sâhibü'l-Hayrât ve'l-Hasenât Veliyyü'l-eyâdî
ve'l-Müberrât Zâ'irü'l-Haremeyni'ş-Şerîfeyn Tâcü'd-devleti ve'd-dîn el-Hâcc Ahmed bin el-Merhûm
Sadreddîn Süleymân".
721
423