Page 429 - 1-4_2
P. 429
Amasya Tarihi 1-4. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi Cilt: 3
Çünkü Muhammed Bey pek küçükdü. Cülûsu hâlinde bütün umûr-ı hükûmet, makâm-ı
vezâretde olan Kadı Burhân'ın elinde kalacağını biliyorlar, bunu arzu etmiyorlardı. Çünkü Kadı
Burhân, fazîlet-i ilmiyyesiyle beraber tab'an gaddâr, haşîn, mağrûr ve mütekebbirdi. Kimseyi
beğenmezdi. Bunun için kendisini sevmeyenler çokdu. Kayseriyyeliler bile sevmiyorlardı.
Kadı Burhân, halkın ve erkânın bu temâyülât ve hissiyâtını anladığı anda Hacı Şâdgeldi
Paşa'ya teba'iyyet etmekden erkân ve halkı vazgeçirmek için Kılıç Arslan Bey'i halka ve erkâna
medh u senâ, haseb ve nesebini i'lân ederek taht-ı emârete kemâl-i izzet ve ikrâm ile iclâs etdi.
Erkân-ı Sivas'ı ve halkı emr-i vâki' karşısında bırakdı. Nesebine binâ'en bütün erkân emâretini
kabûl etdi.
Rükneddîn Kılıç Arslan Bey, Sultân Altunbaş-ı Selçûkî şehzâdesi Mes'ûd Şâh'ın
oğludur. Makâm-ı emârete geçmeden evvel Kadı Burhân'ın [97] der-miyân etdiği şerâ'iti kabûl
ederek makâm-ı vezâretde Kadı Burhân'ı ibkâ etdi.
Hâlbuki der-miyân edilen şerâ'it ağırdı. Birincisi, bütün umûr-ı hükûmet ve hâssaten
umûr-ı mâliye Kadı Burhân'ın dest-i kifâyetinde olacakdı. İkincisi, Kayseriyye emâreti
kendisine verilecekdi. Üçüncüsü, Harsenus kalesi ve arâzîsi kâmilen Burhân'a tahsîs edilecekdi.
Bunların hiçbiri de kâbil-i icrâ değildi.
Çünkü birinci şartın icrâsında Kılıç Arslan'ın emâreti mefsûh olurdu. İkinci şartın icrâsı
aslâ kâbil değildi. Çünkü Kayseriyye'nin erkân-ı ümerâsından olan Kayseriyye vâlîsi Ömer
Beyzâde Cüneyd Bey, Büyük Eretnazâde İzzeddîn Ca'fer Bey'i taht-ı emârete iclâs ederek
kimseyi tanımıyordu. Üçüncü şartı da böyle idi.
Kadı Burhân, bir müddet sonra bu şerâ'it'in icrâsını şiddetle taleb etmeye başladı. Kılıç
Arslan, bunların hiçbiri kendisi için kâbil-i icrâ olmadığını der-miyân ederek i'tizâr ediyordu.
Kadı Burhân, Komenat dâhilinde bir karyeyi kendisine temlîk etmesini istedi. Kılıç Arslan,
Tokat vilâyeti tamâmiyle Hacı Şâdgeldi tasarrufunda olduğunu beyân ederek yine i'tizâr etdi. 510
Kadı Burhân'ın gizlediği maksadı, Kılıç Arslan'ı ve Şâdgeldi [98] Paşa'yı halkın
nazarından düşürdükden; Samagarlu, Barambaylu denilen Moğol aşîretlerini tamâmiyle
kendisine rabt etdikden sonra bîçâreyi öldürüp yerine geçmekdi.
Kadı Burhân, bu işe ibtidâ Hacı Şâdgeldi Paşa'dan başladı. Kılıç Arslan'ın ağzıyla Hacı
Şâdgeldi'nin dedesi Kürt Bey, Tâceddîn Altunbaş'ın kölesi, Hacı Şâdgeldi'nin de kölezâde
olduğunu işâ'a ederek muttasıl kendisinin asâlet ve necâbetinden dem vuruyordu.
Kadı Burhân, lüzûmundan ziyâde efsâneler îcâd ederek halkı Şâdgeldi Paşa'dan tenfîr
etdi. Sonra dönüp vekâyi'-i sâbıkayı tekrâr ederek Kılıç Arslan Bey'i Hacı Şâdgeldi aleyhine
tahrîk etmekde idi. Bundan maksadı Kılıç Arslan'ı ezdirmekdi.
Hâlbuki halk idâresinde şart-ı a'zam adâlet, ahlâk, fa'âliyetdir. Bunlara nisbetle asâlet,
bir hiçden ibâretdir. Târîhen nice kölelerden, kölezâdelerden en büyük kahramânlar; nice
asîllerden, asîlzâdelerden en büyük kaltabanlar türemişdir.
Kılıç Arslan'ın hamâkatine bakınız ki Hacı Şâdgeldi Paşa'nın fazîletini, adâletini, kuvvet
ve şevketini nazar-ı i'tibâra almadan Kadı Burhân'ın teşvîkâtıyla topladığı derme çatma askerini
alıp Tokat üzerine yürüdü. Hacı Şâdgeldi Paşa'ya i'lân-ı harb etdi.
Hacı Şâdgeldi Paşa, askerini alıp derhâl Tokat'a geldi. Kılıç Arslan'ı karşıladı. Hâlbuki
Kılıç Arslan, Seydî Hüsâm'dan aldığı mektûbdan Sivas'da kendi aleyhine yapılan oyunları
anlamış, [99] i'lân-ı harb etdiğine pişmân olmuşdu. Amasya askerinin kesretini görünce daha
ziyâde korkdu.
Bîçâre Kılıç Arslan, Kadı Burhân'ın dayısı olan Yıldızlıoğlu Yûsuf Bey'i Hacı Şâdgeldi
Paşa nezdine elçi gönderip sulh ricâ ederken askerleri Tokat köylerini yağmâ ediyor, harbe
başlandığını gösteriyordu.
510 Bezm ü Rezm, bunu Kılıç Arslan'ın lisânından şöyle ta'bîr ediyor: "Şehr-i Tokat der-tasarruf-ı Hacı Şâdgeldi
est ve şümârâ der-ân medhal ü mahrec nîst ve be-hakîkat murgî-der-hevâ ve mâhî-der-âbest".
726
428

