Page 432 - 1-4_2
P. 432

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
                                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


                      Hacı  Şâdgeldi  Paşa, hastalığı tahaffüf  etdikde askerinin  başına geçdi.  Sivas'a doğru
               hareket edib Artukâbâd'a kadar gitdi. Kadı Burhân da Baramlu, Samagarlu askerlerini ve sâ'ir
               kendi tarafdârlarını alıp Hacı Şâdgeldi Paşa'ya karşı geldi.
                      Kadı  Burhân,  bir  tarafdan  işi  sulhen  tesviye  edib  ehl-i  İslâm  [105]  arasında  kan
               dökülmemesini  istemek  tarzında  Hacı  Şâdgeldi  Paşa'ya  elçiler,  mektûblar  gönderdi.  Sonra
               mülâkât istedi. Hacı Paşa'yı istediği kadar oyalıyordu.
                      Diğer  tarafdan  kendi  ma'iyyetinde  olan  Türkmen  ve  Moğol  nâtıka-perdâzlarından
               lüzûmu kadar adamları Hacı Şâdgeldi ordusuna gizlice gönderip "Şâdgeldi köle oğludur, haseb
               ve  nesebi  belirsiz  adamdır,  ne  emâreti  ne  velâyeti  şer'an  sahîh  değildir,  Kadı  Burhân  ise
               eben-an-ced  asîl,  necîb  bir  zâtdır.  Bir  köle  oğluna  uyup  öyle  necîb  bir  zât  ile  nasıl  harb
               edeceksiniz" şeklinde orduya tefrikalar verecek propoganda yapdırıyordu.
                      Kadı  Burhân,  Hacı  Şâdgeldi  ordusunda  yapdırdığı  propogandaların  te'sîrâtını  haber
               aldığı anda iki tarafdan gelip giden elçilerle mükâlemâtında lisânını değişdirdi. Hacı Şâdgeldi
               Paşa'nın elçisine şöyle diyordu:
                      "Hacı  Şâdgeldi,  Alî  Beyzâdeyi  taht-ı  emârete  müttefikan  iclâs  edelim  ki  vâris-i
               memleketdir.  Ehl-i  islâm  arasında  kan  dökmeyelim,  diyor.  Hâlbuki  emîrzâdenin  dedesini
               öldüren, babasını şehir şehir süründüren, mülk-i mevrûsu olan Amasya'ya geldiği hâlde yüzüne
               bakmayan, eşyâsını yağmâ etdiren, Amasya'dan sürüp çıkaran Hacı Şâdgeldi'dir. Şimdi nasıl
               emîrzâdeye şefkat gösteriyor?"
                      Beri tarafda Hacı Şâdgeldi ordusunda büyük ve tehlikeli bir tefrika hâsıl olmuş; Çonkar,
               Kara  Tatar  hazelesi  ordudan  çıkıp  [106]  gitmiş,  ordunun  kuvve-i  ma'neviyyesi  tamâmiyle
               bozulmuşdu.
                      Amasya beyleri, âlimleri ve ordu zâbitleri; orduda inzibâtı ve kuvve-i ma'neviyyeyi
               te'mîne, söylenen sözlerin birer efsâneden ibâret olduğunu ve Hacı Şâdgeldi Paşa'nın haseb ve
               nesebini,  asâlet  ve  necâbetini  yukarılardan  beri  arz  etdiğimiz  vechile  isbât  etmeye
               çalışıyorlardı.   517
                      Hacı  Şâdgeldi  Paşa,  Sivas  a'yânından  aldığı  da'vet  ve  feryâd-nâmelerin  âsârını
               göremedi. Zâten buna canı sıkılıyordu. Ummadığı hâlde söylenen sözlerden ve orduda hâsıl
               olan tehlikeli hâlâtdan fevkalâde müte'essir olarak yeniden hastalandı. İşi tatlıya bağlayarak
               avdete lüzûm gördü. Orduyu kaldırıp Amasya'ya döndü.
                      Hacı Şâdgeldi Paşa, pek ciddî bir sûretde harekete mecbûriyet gördü. Erkân-ı devletiyle
               bi'l-müşâvere  Erzincân,  Canik,  Karahisâr-ı  Şarkî,  Kayseriyye,  Kastamonu  beyleri  olan
               Tayerten, Tâceddîn, Melik Ahmed, Cüneyd, Bâyezîd Beyler'i Kadı Burhân aleyhinde ittifâka
               da'vet etdi.
                      Kastamonu  hükümdârı  Bâyezîd  Bey,  Hacı  Şâdgeldizâde  Emîr  Ahmed  Bey'in
               kayınpederi idi. Diğer beylerden daha ziyâde kuvvet ve şevketi vardı. Kayseriyye vâlîsi Ömer
               Beyzâde Cüneyd Bey, Kadı Burhân'ın adüvv-i ekberi idi. Tâceddîn Bey, "Canitli" demekle
               meşhûr [107] olup Hacı Şâdgeldi Paşa'ya münkâd ve bütün Samsun vilâyetine vâlî idi.
                      Hacı Şâdgeldi Paşa'nın bu hareketi, Kadı Burhân ile muhârebe etmeye delâlet ediyordu.
               Bunu tesbît için akd eylediği meclis-i âlîde kazasker Cemâleddîn Muhammed Aksarâyî, müftü
               İzzeddîn Muhammed Amâsî, kibâr-ı fuzalâdan Celâleddîn Muhammed bin Resûl, Alâ'eddîn
               Alî bin Aksarâyî, değerli ümerâdan Cemâleddîn Fîrûz Bey ve bunlara uyan ulemâ ve ümerâ,
               Kadı Burhân ile derhâl muhârebe etmeği musîb görmüyorlar ve diyorlardı ki:
                      "Bu muhârebeden maksad, sefîh Alî Bey'in henüz mürâhık bile olmayan bir çocuğunu
               emîr nasb etmek ise bezl edilecek mâl ve câna yazıkdır; Amasya hükûmeti için bir fâ'idesi
               yokdur.  Eğer  Sivas  vilâyetini  tamâmiyle  istîlâ  etmek  ise  ahvâlin  inkişâfına  ve  esbâbının
               tamâmiyle tedârikine kadar harbin te'hîri lâzımdır. İsti'câlin mazarratı çokdur".

               517   Esbak Amasya emîri Şâdî Bey'in kölesi Kutlu Bey olup oğulları Mahmûd, Ahmed, Şâdî Beyler'dir. Kadı
                  Burhân bunu murâd ederek tağlît-i ezhân etdiği zann olunur. Bu Kutlu Beyzâde Ahmed Bey, bu târîhde Sivas'ın
                  etrâfını kasıp kavurmakda idi.
                                                           729
                                                           431
   427   428   429   430   431   432   433   434   435   436   437