Page 433 - 1-4_2
P. 433
Amasya Tarihi 1-4. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi Cilt: 3
Bunlara mu'ârız olan Bâbukşâhoğlu serdâr Alî Paşa ile vezîr Torumtayoğlu Sirâceddîn
Muhammed, Halifetoğlu Pîr Alî, Sunkuroğlu Îsâ Beyler gibi kibâr-ı ümerâ ve ulemâ da
Şâdgeldi Paşa'yı harbe teşvîk ediyorlardı. Hele Alî Paşa, Sivas'ın istîlâsını pek kolay görüyor,
ihtiyâr Hacı Şâdgeldi Paşa'yı muttasıl teşcî' ediyordu.
Bunların mu'ârazaları o kadar ileri gitmişdi ki dûr-endîşâne âkıbeti görür gibi harbe
tarafdâr olmayan fuzalâ ve ümerâyı Kadı Burhân tarafından celb ve itmâ' edilmiş olmakla ithâm
ederek iskât ediyorlardı.
Çünkü Kadı Burhân'ın Amasya'da câsûsları olduğu söyleniyor, meclisde müzâkere
edilen mevâdd-ı hafiyyenin halk arasında şuyû' ve intişârından [108] ve câsûsların işâ'ât-ı
kâzibesinden korkuluyordu. Böyle zamânlarda doğruyu söylemek bile muhâtaradan sâlim
olamazdı.
Hulâsa Hacı Şâdgeldi Paşa'nın mürâca'at etdiği beylerden muvâfakat cevâbı alınmış,
her biri kuvve-i mu'âvine göndereceğini va'd etmişdi. Bu vaadler üzerine Hacı Şâdgeldi Paşa,
serdâr Alî Paşa'nın isti'câline uydu. Bütün kuvvetini toplayıp Amasya'dan hareket etdi.
Kadı Burhân da Hacı Şâdgeldi'nin hareket etdiğini haber aldıkda Sivas'dan kalkıp
Tokat'a doğru yürüdü. Hacı Şâdgeldi Paşa Turhal'a geldiği zamân, Kadı Burhân da Artukâbâd'a
inmişdi. Kadı Burhân oyalamak yolunu tutup mu'temedlerinden Devâtî Ahmed Bey nâmında
bir kimseyi elçi gönderdi.
Elçi iki maksad üzerine gönderilmişdi: Birincisi serdâr Alî Paşa'yı Amasya emâreti
vaadiyle Şâdgeldi Paşa'dan ayırmak, ikincisi bunun mümkün olmadığı takdîrde Hacı Şâdgeldi
Paşa'nın karargâhını anlamak.
Bu esnâda Hacı Şâdgeldi Paşa tarafından tertîb edilen bir müfreze-i askeriyye Kadı
Burhân'ın bir fırkası üzerine ansızın bir gece baskını yapdı. Kadı Burhân'ın ordusunda oldukça
mühim bir perîşânlık husûle getirmiş, Kadı Burhân'ı telâşa düşürmüşdü.
Her iki taraf, tedrîcî bir sûretde yek-diğerine yanaşdı. Kadı Burhân Tokat altından
Kazova'ya kadar sokuldu. Hacı Şâdgeldi Paşa da buraya kadar gelmişdi. Fakat Hacı Şâdgeldi
Paşa'ya vaad edilen [109] kuvâ-yı imdâdiyyeden bir eser zuhûr etmiş değildi.
Kadı Burhân, askerinden seçdiği değerli yiğitlerden mürekkeb bir fırkayı pusuya
bırakdı. 783 senesi ramazânının aşr-ı evvelinde bir gün ale's-sabâh harbe mübâşeret etdi. O gün
harb ederken ca'lî bir inhizâm sûreti gösterip askerini tedrîcî ve muntazam bir sûretde geri
alıyor, bi'l-akis Hacı Şâdgeldi Paşa da ümerâsıyla beraber topluca ta'kîb ediyordu.
Hacı Şâdgeldi Paşa, tam pusu hizâsına gelip geçdiği bir sırada pusudan çıkan Kadı
Burhân askeri arkadan, yüzgeri eden Kadı Burhân da önden şiddetle Hacı Şâdgeldi koluna
hücûm etdiler.
Hacı Şâdgeldi kolu, kendi asâkir-i hâssasından ibâretdi. Kuvâ-yı külliyesi mahdûmu
olan Emîr Ahmed Bey'in idâresinde olarak geride idi. Serdâr Alî Paşa ile ekser ümerâ Hacı
Şâdgeldi Paşa'nın yanında bulunuyordu.
Kadı Burhân, Amasya kuvâ-yı külliyesini ordusunun bir kısmıyla işgâl ederek Hacı
Şâdgeldi kolunu tamâmiyle tecrîd etmişdi. Bu tecrîd edilen Hacı Şâdgeldi kolunu var
kuvvetiyle sarıp kanlı bir harb etdi. Bu muhârebede Hacı Şâdgeldi ve ümerâdan ba'zıları maktûl
ve Alî Paşa, Pîr Alî Bey gibi ümerâ da esîr oldu. Kadı Burhân, sevincinden âdetâ bayıldı.
Hacı Şâdgeldi Paşa'nın adı, hükûmeti, sülâlesi Türkiye târîhinde aslâ yeri olmayan
mechûl şeylerdi. O kadar mechûldü ki bunların [110] varlığını iddi'â etmek bile imkânsızdı.
Hacı Şâdgeldi Paşa ve pederi Kutlu Şâh, kendi zamânlarında Anadolu'nun ortasında
adları, vak'aları, eserleri pek meşhûr ve târîhî birer şahsiyet-i mümtâze iken ma'a'l-esef Türkiye
târîhi, Osmanlı müverrihleri tanımıyordu. Bunları âlem-i târîhe tanıtan; medfenlerini, sülâlesini
bulan âcizleri oldu.
Âcizleri, İstanbul'da tetebbu'ât-ı târîhiyye ile iştigâl ve kütübhânelerde târîhe âid eserleri
sırasıyla mütâla'a etdiğim zamânlarda ibtidâ Es'ad Efendi Kütübhânesi'nde Bezm ü Rezm elime
geçdi. Mütâla'a etdikçe hayretim artdı. Türkçemize hulâsaten tercüme edib aldım.
730
432