Page 154 - 6-8
P. 154
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Çünkü ma’iyyetinde hayli kuvvet vardı. Köprü, Zeytun ve Havza Kazâları istilâ altında
idi. İnkıyâd etdikte Köprü voyvodası oldu. 1014’de Serdâr Nasûh Paşa’nın celb ve istimâletiyle
Amasya Sancağı Beyi olup Mirlivâ İbrâhim Beyi Amasya’dan ihrâc ve tenkîle me’mûr oldu.
1014 senesi şa’bânında ma’iyyet-i mevcûdesiyle Köprü’den kalkıp Amasya civarına
geldi. Eline verilen fermân-ı pâdişâhîyi ibrâz ve tehdît ederek Amasya erkânını kendisine çekip
vukû’atsız Amasya’ya girdi. İbrâhim Bey de çekilip gitdi.
Fakat İbrâhim Bey, eşkıyâdan kuvvet alarak 1015 senesi saferinin evâhirinde Amasya’yı
basıp Amasya Beyi olduğunu [481] i’lan ve bir kıt’a fermân ibrâz eyledi. Bunun üzerine
Amasya’dan çekilip Köprü’ye döndü.
Sonra fermânın sahte olduğu anlaşılınca Amasya Beyi tayin edilen Seydî Beyzâde Ali
Bey’e yardım ederek İbrâhim Bey’in Amasya’dan ihrâc ve i’dâmında hizmeti sebk
eylediğinden 1015 senesi cumâdelâhiresinde bâ-rütbe-i mîr-i mîrânî Karahisâr-ı Şarkî
mutasarrıfı oldu.
1017 senesi evâilinde Sadr-ı a’zam Kuyucu Murâd Paşa’nın ordusuna iltihak ederek
tenkîl-i eşkıyâda yararlıklar gösterdiğinden Kars Beylerbeyi oldu. 1019 senesi evâ’ilinde
ma’zûlen gelip Köprü’de bir yıl kadar ikâmet etdi.
Vezîr Nasûh Paşa’nın sadâretinde İstanbul’a gidip 1020 senesi şa’bânında Kefe
Beylerbeyi olarak gitdi. 1021 senesi zilhiccesinde azledilip yine Köprü’ye avdet edib 1022
senesi şa’bânının on dördünde sâniyen Amasya mutasarrıfı ve 1023 senesi rebîulâhirinde
Batum Beylerbeyi oldu. Sene-i mezbûre ramazânında Nasûh Paşa’nın i’dâmını müte’âkib
azledilip yine Köprü’ye geldi. [482]
Senesi evâ’ilinde Şehr-i Zor Beylerbeyi olup Irak’a gitdi. 1027’de ma’zûlen Köprü’de
mukîm olduğu Amasya sicillâtında görüldü. Ba’dehû vefât etdi. Devlete sâdık, ümûra vâkıf,
cesûr, şecî’ idi. Kethüdâ-yı Köprü’de mütevattın Arnavut Hüseyin Ağa ve dâmâdı da bu
kethüdâsının mahdûmu olan Köprülü Mehmed Paşa’dır.
Ahmed Efendi-Muhaşşî Sinan Efendizâde
Amasyalıdır. Kazasker Amasyalı Muhaşşî Sinânüddîn Yûsuf Efendi bin eş-Şeyh
Hüsâmeddîn Hüseyin Efendi bin İlyas bin Hasanzâde Amasya Kadısı Hüseyin Efendi’nin
mahdûmudur. Biraderi sudûr-ı ulemâdan Kethüdâ Mustafa Efendi’dir.
Pederi Amasya’da kadı iken 963’de doğdu. Ceddî Sinan Efendi’nin hücre-i himâyesinde
büyüdü. Meşâhîr-i fuzalâdan Kadızâde Şemseddîn Ahmed Efendi’den ahz-ı ulûm ederek ondan
mülâzım ve 991’de Efdalzâde Medresesi Müderrisi oldu. Ba’dehû medâris-i mu’tâdeyi
devredip 1005 senesi ramazânının gurresinde Medîne-i münevvere mollası oldu.
1006 senesi şa’bânında azledilmişken bir hafta sonra [483] ibkâ edildi. 1008 senesi
rebîülevvelinde azledildiğinden munfasıl olup Mısır’a gitdi. Orada ikâmet ederek tedrîs-i ulûma
himmet etdi. Meşîhat-i İslamiyye tarafından vezâ’if-i mu’ayyene-i mevleviyyetle taltîf edilip
1030 senesi zilka’desinde vefât eyledi.
Âlim, fâzıl, edib, şâir, halûk, sahî, âbid, nezîh bir zât idi. “Zeyl-i Şakâyık-ı Atâyî”de
biraderi kazasker Kethüdâ Mustafa Efendi’nin mahdûmu gösterildiği halde yine aynı kitabın
müte’addid yerlerinde biraderi olduğu yazılmıştır. Târîhen ve hakîkaten biraderidir. Mahdûmu
Ahmed Efendi de başka bir zâtdır.
Ahmed Efendi-Singil
Amasyalıdır. Kudâtdan Hasan Efendi’nin mahdûmu ve Kazasker Amasyalı Hasan
Efendi’nin hemşîrezâdesidir. Amasya’da tahsîl edib müderris, kadı oldu. Ba’dehû hâce-i sultânî
Amasyalı Ömer Efendi’ye intisâb ederek 1027’de Ankara ve ba’dehû Diyârbekir defterdârı
oldu.
149
153

