Page 160 - 6-8
P. 160

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                      Ahmed Efendi-Şemseddîn
                      Amasya  meşâyih-i  kirâmından  Çelebi  Halîfe  demekle  meşhûr  Cemâlîzâde  eş-Şeyh
               Cemaleddîn Mehmed Halvetî ahfâdından Hâce Sultân zâviyesi şeyhi Alâeddîn Efendi bin eş-
               Şeyh Hızır Efendi bin eş-Şeyh Şemseddîn Ahmed Efendi bin eş-Şeyh Cemaleddîn Mehmed el-
               Halvetî mahdûmudur. “Çelebi Şeyhzâde” demekle meşhûrdur.
                      Mu’ahharan  Torumtay  buk’ası  şeyhi  ve  türbedârı  olan  pederinin  vefâtında  buk’a-yı
               mezkûre şeyhi ve türbedâr olup tahsîl-i ulûma himmet ederek mücâz olmuşdu. 1031’de zâviye-
               yi mezkûra aslı üzere müderris olduğundan azliyle müderrisliği diğerine verildi.
                      1043’de  bil-imtihân  Torumtay  Medresesi  Müderrisi  olup  tedrîs-i  ulûm  ederek  1044
               hudûdunda vefât etdi. Âlim, sâlih, Halvetî-meşreb, müteşerri’ bir şeyh idi. Mahdûmu Sun’ullah
               Efendi’dir. Bunun mahdûmu kibâr-ı fuzalâdan el-Hâc Ömer Efendi 1095’de vefât etdi. [503]
               diğer mahdûmu Mustafa Efendi’dir. Bunun ahfâdından fuzalâdan el-Hâc Hüseyin Efendi de
               1192’de vefât etdi.

                      Ahmed Efendi-Hocazâde eş-Şeyh
                      Amasyalıdır. Hâce-i sultânî Amasyalı İğnecizâde Ömer Efendi bin Mehmed Efendi bin
               Abdurrahman Efendi’nin mahdûm-ı sağîri olup Amasya’da doğdu. Küçük yaşında pederiyle
               İstanbul’a gidip orada tahsîl-i ulûm etdi.
                      Pederinin eyyâm-ı ikbâlinde ders-i âm ve mülâzım tedrîsi olup 1031 hâ’ilesinde muhtefî
               ve ba’dehû pederiyle beraber âzim-i Hicâz oldu. 1039’da pederinin irtihâlinde İstanbul’a gelip
               kürsî meşâyihi silkine girdi. Ve Ayasofya ders-i âmlarından oldu. Cevâmi-i şerîfe kürsilerini
               devrederek 1051’de Ayasofya vâ’izi oldu.
                      Üç yıl kadar bütün vâ’izlerin re’îs-i muhteremi olduğu halde 1054 senesi şa’bânının
               ondördüncü günü vefât etdiği Ayasofya’nın cihât defterinde görüldü. Âlim, sâlih, müte’abbid,
               natûk bir zât idi.

                      Ahmed Bey-Yörgüç Paşazâde
                      [504] Amasya a’yânından Yörgüç Paşa Vakfı mütevellîsi Hacı Yûsuf Bey bin Ahmed
               Paşa bin İskender Bey bin Abdullah Bey bin el-Hâc Yûsuf Bey bin Abdî Bey bin Yörgüç Paşa
               mahdûmudur. Züamâdan olup pek çok muhârebelerde bulundu.
                      Sonra alaybeyi ve mirlivâ olup sancakları devretdi. 1024’de tekâ’üd edilip 1055 senesi
               evâhirinde vefât eyledi. Asr-ı dîde bir pîr-i fânî olup yüz on yaşlarında vefâtı vuku’ buldu.

                      Ahmed Bey-Dursun Beyzâde
                      Amasya  Beylerbeyi  Emîr  Seyfeddîn  Torumtay  evlâdından  el-Hâc  Yûsuf  Bey  bin
               Dursun Bey’in mahdûmudur. Pederinin vefâtında Torumtay vakfına mütevellî olup Amasya
               a’yânından oldu.
                      Elli yıl kadar tevliyeti devam edib 1056 hudûdunda vefât etdi. Mahdûmu Dursun Bey
               ve kızları da Fâtıma, Ayşe hanımlardır. Fâtıma Hanımın zevci Mîr-livâ Abdurrahman Beyzâde
               Mustafa Bey ve Ayşe Hânımın zevci de eş-Şeyh Mustafa Efendi’dir. Dursun Bey’in  [505]
               vefâtında tevliyet bunların evlâdına intikâl etdi.

                      Ahmed Efendi-Baba
                      Köprülüdür. Hacı Yûsuf oğludur. Köprü’de mukaddimât-ı ulûmu görüp İstanbul’a gitdi.
               Orada Ayasofya Medresesi’nde ikâmet ve ulemâdan ikmâl-i tahsîle himmet edib mücâz ve
               Köprü’ye avdetle ders-i âm ve Sıyâmî Efendi Medresesi’ne müderris oldu.
                      Bu esnada Köprü’nün kutbu ve Gökderelizâde eş-Şeyh Muhyiddîn Efendi’nin halîfesi
               olan  eş-şeyh  Mehmed  Çelebi’ye  mürîd-i  hâssı  olup  1034’de  şeyhinin  makâmına  geçti.  Bu
               yüzden Sıyâmiyye müderrisliği uhdesinden ref edilip ulemâdan Ali Efendi’ye verilmişdi.




                                                           155
                                                           159
   155   156   157   158   159   160   161   162   163   164   165