Page 176 - 6-8
P. 176
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
60
etdi. Ceddi Mahmûd Çelebi vakfının tevliyeti evlâd-ı inâsa... [559]
Diğer Amasya ümerâsından Baki Paşazâde Ahmed Bey bin Rıdvan Paşa bin Abdulbaki
Paşa da züamâdan iken Abaza vak’asında bulunarak Ankara Alaybeyisi ba’dehû Girit harbinde
mîr-livâ oldu. Hamit Sancağından ma’zûlen 1091 senesi evâhirinde vefât etdi. Mahdûmu Hasan
Bey’dir.
Ahmed Efendi-Kara Müderriszâde
Köprülüdür. Köprü’de müderris ve müftü olup “Kara Müderris” demekle iştihâr eden el-
Hâc Mehmed Efendi’nin mahdûmudur. Mukaddimât-ı ulûmu pederinden ahzedib Amasya’ya
geldi. Sultân Bâyezîd Medresesinde ikâmet ederek Uzun Müderris el-Hâc Mehmed, Müftü
Habilzâde Mehmed, müfessir-i meşhûr Hızır Efendilerden ikmâl-i tahsîl ederek me’zûnen
avdetle Köprü’de müderris oldu.
Orada ilm ü faziletle fevkalâde iştihâr edib Fâzıl Ahmed Paşa’nın binâ etdirdiği Taş
Medrese müderrisi, ba’dehû Köprü Müftüsü oldu. Bunun zamanında Köprü’de medreseler
çoğaldı. Talebe ile doldu. Pek çok ulemâ yetiştirdi. 1092 senesi muharreminin evâ’ilinde vefât
etdi. [560] Meşâhîr-i ulemâdan fâzıl, ulûm-ı şer’îyede kâmil, edebiyât-ı Arabîye ve usûl ve
kelâmda mâhir, muhakkik bir zât idi. Birkaç yüz talebeye icâzet verdiğini tilmizi Abdurrahman
Eşref Merzifonî “Tezkîretü’l-Hikem” adlı eserinde yazıyor.
Ahmed Paşa-Ankebût
Amasyalıdır. Amasya’nın cenûb-i garbisinde kâin Kayabaşı Mahallesi’nden ve meşâhîr-
i züamâdan Pehlivânzâde Mehmed Bey bin Ahmed Bey bin Dursun Bey’in mahdûmudur.
Gâyet gürbüz ve tîr-endâz bir pehlivân olduğu münâsebetle Sultân Murâd Hân-ı Râbi’
tarafından genç iken hâs ahûr hademesi meyanına idhâl edildi.
Enderûn sarayında okuyup yazma öğrendi. İyi bir terbiye görüp tefeyyüz ederek Bayram
Paşa sadâretinde hâs ahûr kethüdâsı, 1049 senesi zilhiccesinde mir-i ahûr-ı sânî oldu. Büyük
mîr-i ahûrların istirkâbından dolayı 1054 senesi şa’bânında Amasya mîr-livâlığı ile ihrâc edilip
Girit Harbine me’mûr oldu.
Sene-i mezbûre zilhiccesinde Girit Harbinde büyük yararlıklar [561] gösterdiğinden
Sivas Beylerbeyi ve Anadolu ser-askeri, 1055 senesi şevvâlinde ber-vech-i hass Amasya
mutasarrıfı ve Girit serdârı, 1056 zilhiccesinde sânîyen Sivas Beylerbeyi ve Anadolu ser-askeri
oldu.
1057 cumâdelûlâsında Konya Beylerbeyi 1058 şa’bânında sâlisen Amasya mutasarrıfı
olup yine Girit harbine me’mûr oldu. Gösterdiği liyâkât üzerine sene-i mezbûre şevvâlinde
Anadolu Beylerbeyi ve 1059’da salisen Sivas vâlîsi ve 1060 şa’bânında vezâretle Boğaz
muhâfızı ve râbi’en Amasya mutasarrıfı oldu.
1063 zilka’desinde Amasya Sancağı yerine Kayseriyye Sancağı verildi. 1064’de Budin
vâlîsi olup Macaristan’a gitdi. 1065 senesi şa’bânında ma’zûlen İstanbul’a gelip 1066 senesi
saferinde hâmisen Amasya Sancağı uhdesine has verilerek Boğaz’a gönderildi.
1067 şa’bânında Sadr-ı a’zam Köprülü Mehmed Paşa Boğaz ve Çanakkale harbine serdâr
oldukta sadâret kâ’im-makâmı olarak İstanbul’a geldi. Ancak Kara Hasanzâde Hüseyin
Ağa’nın mekrine uyup tahsîl-i sadârete sâ’î olduğu söylenmekle [562] sene-i mezbûre zilhicce
evâhirinde azliyle Konya valiliğine i’zâm edildi.
1071 senesi recebinin üçüncü günü Girit serdârı ve muhâfızı olup Hânya’da yıllarca
mensî bir halde ikâmet etdi. 1081’de Kandiye fethinde yararlıklar gösterdiği halde serdâr-ı
ekrem Fâzıl Ahmed Paşa tarafından isnâd-ı rehâvet edilerek Girit muhâfızı unvânı ile Resmo’da
ikâmete me’mûr oldu.
1087 senesi şa’bânında Fâzıl Ahmed Paşa’nın vefâtıyla Merzifonî Kara Mustafa Paşa’nın
60 Cümle yazar tarafından sehven eksik bırakılmış olmalıdır. (Ed.)
171
175