Page 177 - 6-8
P. 177
Amasya Tarihi Cilt: 6
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
sadâretinde biraz iltifât görüp, Girit vâlîsi ve 1089 senesi şevvâlinin yedisinde altıncı defa “ber-
vech-i hâs” ile Amasya mutasarrıfı olduğu halde 1092 senesi muharreminin yirmi birinci günü
Resmo’da vefât etdi.
Müdebbir, muktedir, gâyet şecî’, hüsn-i idârede mâhîr “Örümcek” demekle târîhen ve
“Kayalı Paşa” demekle Amasya’da pek meşhûr idi. Resmo’da binâ eylediği câmii şerîfin
minâresi dibinde medfûndur. Kabrini ziyâret ve seng-i mezârında mahkûk olan kitâbeyi tahrîr
etmişdim. Hayfâ ki yandı.
Hânya, Kandiye ve Resmo’da câmileri, mektepleri ve [563] evkâfı vardır. Kezâlik vatanı
61
olan Kayabaşı’nda bir câmi ve bir mektep binâ ve Kayabaşı malikânesini de bu hayrâtın
mesâlihine vakfetdi. Bir kerîmesi Ümmihânî Hanım ma’rûf olup dâmâdı Amasyalı Hacı
Nebîzâde Şeyhü’l-harem Ali Efendi bin Ahmed Ağa’dır. Hemşîrezâdesi Ser-mimâr-ı hâssa
Amasyalı Hasan Efendi bin Hüseyin Bey Ümmihânî Hanım’ın vekil-i umûru olduğu
vakfiyeleriyle müsbetdir.
Ahmed Efendi-Uzun
Amasyalıdır. Amasya fuzalâsından “Uzun Müderris” demekle meşhûr el-Hâc Mehmed
Efendi’nin mahdûmudur. “Uzun Müderriszâde” demekle Amasya’da ve “Uzun” demekle
İstanbul’da meşhûrdur. Pederinden ikmâl-i tahsîl edib İstanbul’a gitdi.
Orada ders-i ‘âm ve bi’l-imtihân 1079’da müderris ve hemşehrisi Bayburdlu oğlu Kara
İbrâhim Paşa’ya mîrâhûrluğunda imâm oldu. Medâris-i mu’tadeyi devretmek esnâsında Dâru’l-
Hadîs Sinan Paşa müderrisi iken 1092 senesi rebîülahirinin on sekizinde vefât etdi. Âlim, sâlih,
hâfız-ı Kur’ân, savt ve edâsı güzel idi.
Ahmed Efendi-Köse
[564] Köprülüdür. Gedizlizâde el-Hâc Şa’bân Efendi bin el-Hâc Ahmed Efendi bin el-
Hâc Mehmed Efendi’nin mahdûmudur. Köprülü Mehmed Paşa sadâretinde bâb-ı âlîye girip
riyâset kaleminde tefeyyüz ederek hulefâdan oldu.
Ba’dehû Köprülüzâde Ahmed Paşa sadâretinde amcası Hasan Ağa’nın kâtibi olup
1081’de Kandiye fethinde cebehâne nâzırı olarak orada kaldı. 1083’de İstanbul’a gelip
darbhâne emini ve 1085’de rikâb-ı hümâyûn kâ’im-makâmı Merzifonî Kara Mustafa Paşa’ya
tezkîreci oldu.
1087 şa’bânında Kara Mustafa Paşa sadr-ı a’zam oldukta tezkire-i sadr-ı âlî, 1089’da
Re’isü’l-küttâb Mustafa Efendi’nin azlinde reîsü’l-küttâb oldu. Dört yıl kadar devletin umûr-ı
harîcîyesini idâre edib 1092 zilka’desinde vefât etdi. “Köse Kâtib” demekle meşhûr âkil,
müdebbir, ma’ârif-i aşinâ idi.
Ahmed Efendi-Fazlızâde
Hâtunîye vâ’izi hattât-ı meşhûr Fazlullah Efendi’nin mahdûmudur. Pederinden ve
amcasından hutût-ı mütenevvi’ayı [565] ve Uzun Müderris Mehmed Efendi’den ulûmu ahz ve
ikmâl edib ders-i âm ve mahkeme baş-kâtibi oldu.
Amcası Ahmed Efendi’nin vefâtında mahlûl olan Kâsım Bey Medresesine müderris ve
1093 senesi evâilinde Amasya nâibi olup hayli nüfûz ve şöhret kazandı. Senesi hitâmında
niyâbeti hitâma erip 1094 senesi hudûdunda vefât etdi.
Âlim, kâtip, hattât, hâssaten talîk-nüvîs idi. Mahdûmu Sarı Ali Efendi de meşhûrdur.
Müderrisliği birâderi Mustafa Efendi’ye intikâl etdi.
61 Kayabaşı’nda kâin câmiî şerif-i cihâtın hurûfât defterinde “Pehlivân karyesinde Ahmed Paşa câmiî” diye
mukayyeddir. Pehlivân karyesi Kayabaşı bağlarının merkezidir.
172
176