Page 328 - 6-8
P. 328

Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
               Amasya Tarihi 6-8. Cilt                                                                    Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

                     Mahdûmları Abdülhamîd, Mehmed Rüşdü, Ahmed [209] Hulûsî, Mustafa Efendilerdir.
               Bir de kerîmesi var idi. Abdülhamid Efendi 1262’de bilâ-veled vefât etdi. İkinci mahdûmu
               Mehmed Rüşdü Paşa sadâretden ma’zûlen 1291’de vefât etdi. Üçüncü mahdûmu Kazasker es-
               Seyyid Ahmed Hulûsî Efendi 1306’da ve dördüncü mahdûmu rütbe-i bâlâ ricâlinden Mustafa
               Bey de 1316’da bilâ-veled vefât etdi.
                     Merhûmun  hâl-i  ihtizârında  kendisinin  medfeni  hakkındaki  vasiyeti  şâyân-ı  istîzâh
               görülüp  oraya  defni  sebebi  soruldukda  yan  tarafında  bulunan  mahdûmu  Mehmed  Rüşdü
               Paşa’ya işaret ederek “bu vezîr olacak, orayı şenlendirecek” demişdir.
                     Dâmâdı ve tilmîzi Hacı el-Hâc Îsâ Rûhî Efendi’dir. Bunun rakîb-i hâssı müşârün-ileynin
               tilmîz ve halîfesi el-Hâc Hamza Nîgârî Efendi’dir. Diğer tilmîzi ve en ziyâde ilmini takdîr etdiği
               Mustafa Efendi’dir. Bunlar meşâhîr-i fuzalâdan olup Amasya‘da neşr-i ulûm etdiler.
                     Şeyh-i  müşârün-ileyhin  silsile-i  ilmiyyesi  beyne’l-ulemâ pek meşhûr olup Evliyazâde
               Abdurrahman Efendi, [210] Allâme Ürgüplü el-Hâc Ahmed Efendi’dir. Buradan üç kola ayrılır.
                     1-Allâme Ebû Sa’îd Mehmed Hâdimî koludur.
                     2-Muhakkik Iydîzâde el-Hâc Mustafa Âkif koludur.
                     3-Fâzıl-ı  meşhûr  Laz  İbrâhim  Efendi  koludur.  Bunların  üçü  de  silsile-i  ulemâda
               meşhûrdur.
                     Silsile-i  tarîkatı  da  şudur:  Mevlânâ  Hâlid  Süleymanî,  eş-Şeyh  Abdullah  Dehlevî,
               Şemseddîn Habîbullah Hindî, Seyfeddîn Muhammed Farûkî, Hâce Muhammed Âbid, Hâce
               Abdülehad, Hâce Ma’sûm Sirhindî, İmâm-ı Rabbânî Hâce Ahmed Farûkî, Hâce Muhammed
               Bâkî, Hâcegî-i Emkenekî, Derviş Ömer Buharî, Hâce Muhammed Zâhid.
                     Hâce  Ubeydullah  Ahrâr,  Hâce  Ya’kub  Çarhî,  Hâce  Alâeddîn  Attâr,  Hâce  Bahaeddîn
               Muhammed Nakşibendî-i Buhârî, Hâce Emîr Külâl, Hâce Muhammed Baba Semmâsî, Hâce
               Ali Râmîtenî, Hâce Mahmûd Encîrfağnevî, Hâce Arif Rivegerî, Hâce Abdülhâlık Gücduvânî,
               Hâce Yûsuf Hemedânî, Ebû Ali Fârmedî, Ebu’l-Hasan Ali bin Ca’fer el-Harakânî, Ebû Yezîd
               Bistâmî (Kaddessallâhu esrârahum) [211]
                     Şeyh-i  müşârûn-ileyhin  vasiyeti  vechiyle  mahdûmu  Mehmed  Rüşdü  Paşa,  menfiyyen
               Amasya‘ya geldiği anda medfeni etrafını bir sur içine alıp üzerine âlî bir türbe ve ittisâlinde bir
               câmi-i şerîf ve minâre ve bir köşesine bir kasr-ı muallâ ve kasr ile câmii ve türbe arasında güzel
               bir şâdırvân yaptırdı.

                     İsmâil Efendi-Çorumlu
                     Abdullah oğludur. Çorum ulemâsından tahsîl-i ulûm edib bir müddet Amasya‘da ders-i
               âm oldu. 1241’de Hacıköyü’ne gidip orada ikâmet ederek ders-i âm ve 1244’de el-Hâc İsmâil
               Efendi  Medresesi  müderrisi  oldu.  Yıllarca  vaaz  ve  tedrîs  edib  1266  hudûdunda  vefât  etdi.
               Ulemâdan idi.

                     İsmâil Bey-Çûçû Paşazâde
                     Amasya a’yânından ve alaybeylerinden Çûçûzâde Ahmed Bey mahdûmudur. Züamâdan
               iken  1242’de  Yüzbaşı  olarak  Nizâmiye  askerî  silkine  girdi.  1252’de  Kolağalığından  istifâ
               ederek avdet etdi. Ba’dehû meclis a’zâsı, 1263’de Osmâncık müdürü olduğu [212] halde 1267
               senesi recebinin evâhirinde vefât etdi.

                     İsmâil Efendi-Balcı es-Seyyîd
                     Vâsi Çelebizâde es-Seyyid Habîb bin es-Seyyid Abdullah bin es-Seyyid el-Hâc Ahmed
               Efendi’nin oğludur. Ulemâdan tahsîl-i ulûm edib bir müddet ders-i âm oldu. Bu esnâda Hacılar
               Meydanı’ndaki  câmi-i  şerîf  hatîbi,  ba’dehû  Acem  Ali  Mahallesi’nde  kâin  mekteb-i  sıbyân
               muallimi olduğu halde 1267 senesi zilka’desinde vefât etdi.
                     Âlim,  sâlih,  afîf  bir  muallim  idi.  Mekteb-i  mezkûru  kendi  marifetiyle  ba’zı  a’yân-ı
               memleket  müceddeden  imâr  eylediğinden  Balcı  Mektebi  diye  meşhûr  olmuşdu.  Muharrir-i




                                                           327
   323   324   325   326   327   328   329   330   331   332   333