Page 334 - 6-8
P. 334
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 6-8. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
ulûma başlayıp mukaddimât-ı ulûmu pederinden gördükden sonra 1282’de İstanbul’a gitdi.
Meşâhîr-i fuzalâdan Hâfız Ahmed Şakir Efendi’nin dersine oturdu.
Sekiz yıl kadar müşârûn-ileyhin halka-i tedrîsine mülâzemet ederek 1290’da icâzetnâme
aldı. Mekteb-i nüvvâb, Fetvâhâne, ruûs imtihânlarında birinci olarak ibrâz-ı tefevvuk edib
mektebden sınıf-ı sâlîs derecesinde liyâkât şehâdetnâmesi aldı. Bir müddet Yozgat, Lazkiye,
Kayseriye gibi sancaklara nâib ve mahkeme-i hukûk reisi oldu.
1326’da ilân-ı Meşrûtiyeti müteâkib fetvâhâneye girip reisü’l-müsevvidîn, ba’dehû
Meclis-i tedkîkât âzâsı oldu. Ancak 1331’de Ürgüplü Mustafa Hayri Efendi’nin meşîhatinde
Lazkiye cezâ reisi iken aralarında tekevvün eden bir iğbirâra binâen 1332’de Musûl kadılığına
nasbedilerek fetvâhâneden çıkarıldı.
Bu da Musûl kazâsından istifâ ve tekâüdünü istid’â [229] eylediğinden tekâüdü icrâ
edildi. Molla Hüsrev Mahallesi’nde kâin hânesinde ikâmet edib 1337 senesi zilhiccesinin yirmi
altıncı gününe müsâdif 22 Eylül 1335 Pazar günü öğle vakti vefât etdi.
Ertesi günü Edirnekapısı hâricinde Şeyhülislâm Kemal Paşazâde Ahmed Şemseddîn
Efendi’nin türbesi civârına defnedildi. Fâzıl, gâyet fakîh, afîf, âkil, halûk, beşûş, tevârih ve
muhâzarâta vâkıf bir zât idi. Birâderi Mehmed Tâhir Efendi’dir. Muharrir-i fakîr Molla Hüsrev
Mahellesi’nde ikâmet etdiğim esnâda sohbetinden müstefîd olurdum.
Esen Bay -Emîr Bedreddîn Ebü’l-mekârim
Amasyalıdır. Amasya vâlisi Nasıreddîn Şehinşâh-ı Selçûkî Atabegi olan Emîr İmâdeddîn
Sûlî Bay’ın mahdûmudur. Amasya’da emâret eden Şehzâdegân-ı Selçuk’a hizmetler ve
Rûmlarla gazâlar ederek gâzi unvânını aldı. Sinop fethinde bulundu. 616 sâlinden sonra vefât
etdi. Meşâhir-i ümerâ-yi Selçûkiyyeden idi. Esen Gâzi demekle meşhûrdur.
Esen Bey-Emîr Mücâhiddîn Gâzi
[230] Havzalıdır. Oranın emîri olan Emîr Bedreddîn İldâş Bey’in mahdûmudur. Pederinin
vefâtında Havza beyi olarak züamâ sırasına girdi. İshak Baba harbinde din ve milleti müdâfaa
ederek ümerâdan olup 641 senesi muharreminde Moğol harbinde vefât etdi. Birâderi Emîr
Mübârizeddîn İsa Bey yerini tutdu.
Esen Şeyh-Takiyeddîn Cemalü’l-eimme
Şirvânlıdır. Türkmenlerden Sâtık bin Ya’kub bin İbrâhim mahdûmudur. Pederi “Sıddîk”
diye yâd olunurdu. Bağdad’a gidip ulemâdan ve hâssaten eş-Şeyh Şehabeddîn Ömer es-
Sühreverdîden ulûm-i şer’iyye ve maârif-i sufîyye ahz ve tahsîl ederek 626 senesi şevvâlinde
icâzetnâme aldı.
Kütübhâneleri teftîş esnâsında elime geçen, “Avârifü’l-Maârif” kitâbının zahrında şu
ibâre görüldü:
ىبلاط هب عفنو هرمع الله دم ىدرورهسلا ةيومع نب الله دبع نب دمحم نب رمع ملاسلإا خويش خيش انخيش عمس
نب نسا ةمئلأا لامج نيدلا ىقت ملاعلا هيقفلا دهازلا خيشلا فراعملا فراوعب ىمسملا باتكلا اذه داشرلا ليبس
نيرخا عم ىناورشلا ميهاربا نب بوقعي نب قيدص
و نيرشعو تس ةنس لاوش ىف عامسلا بتاك ىنادمهلا ريقفلا ىعفاشلا نيسحلا نب نسحلا نب لضف هتئارقب 147
ةئامتس
[231]Ba’dehû Şirvân’a avdet ve tedrîs ve irşâda mübâşeret ederek binlerce talebe ve
mürîdân kendisine intisâb etdiğinden cemiyyeti şâyân-ı dikkat bir hâle geldi. Bunu hoş
147 Avârifü’l-Meârif adlı bu eseri Şeyh zâhid, fakîh, âlim, Takiyyüddîn Cemâlüleimme Esen bin Sıddîk b Yakup
bin İbrâhim eş-Şirvânî bizzat kendi kıraati ile – başkalarıyla birlikte - Şeyhülislamların Şeyhi Şeyhimiz Ömer bin
Muhammed bin Abdullah bin Ammuyeh es-Sühreverdi’ye – Allah ömrünü uzatsın, doğru yol taliplerine onunla
yardımcı olsun- sema’da bulunmuşlardır. Sema’ kaydını yazan: Fadl bin Hasan bin Hüseyin eş-Şafiî el-Fakir el-
Hemedânî. 626 şevvâl. (Haz.)
333