Page 425 - 6-8
P. 425
Amasya Tarihi Cilt: 11
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
kazâsıyla tatyîb edildi. Ba’dehû vefât etdi. Meşâhîr-i ulemâdan fâzıl, şâir, kâmil bir zât-ı sütûde- Nakîbü’l-eşrâf kâim makâmı ve meclis-i a’yân a’zâsı olup 1151 sâlinden sonra vefât etdi. Nufüz
simât idi. Mahdûmu Abdurrahmân Efendi’dir. ve servet sâhibi idi. Mahdûmu es-Seyyid el-Hâc Ali Ağa ve bunun oğlu Hâfız Seyyid Mehmed
Paşa olup yukarıda tercemesi yazıldı.
Şeyhî Mustafa Efendi-Müftîzâde
Esbak Amasya müftüsü Hâfız Abdurrahmân Efendi bin Şeyh Mehmed Efendi
mahdûmudur. Fâzıl-ı meşhûr Ürgüplü Hacı Ahmed Efendi’den ikmâl-i tahsîl edib ders-i âm ve
imâret şeyhi oldu. Ba’dehû kazâ niyâbetiyle tahvîl-i silk edib kasabât-ı mücâvirede kadı olarak
devr-i bilâd etdi. [223] 1231 târihinden sonra vefât eyledi. Ulemâdan idi.
Şeydâ Ahmed Çelebi-Bahçıvanzâde
Amasya bahçıvanlarından Ali’nin oğludur. Amasya Mevlevîhânesi şeyhi Mehmed Ârif ON ALTINCI FÂSIL
Dede’nin hizmetinde tahsîl-i îrfân edib tefeyyüz ederek Mesnevîhân oldu. Şiir ve inşâsıyla
kendisini tanıttı. 1078’de vefât etdi. Mevlevîhâne şeyhi Kudsî Hasan Dede ile müşâaresi
meşhûr, edîb, edebiyât-ı Arabiyye ve Farisiyye’ye vâkıf idi. İki gazeli elime geçmişti. Hayfâ ki Amasya târihinin ikinci bâbından on altıncı faslı adlarının baş harfi “sâd ( ص)” olan
yandı. Birâderi meşâhîr-i ulemâdan Mehmed Efendi’dir. “Tezkire-i Âbdî” ricâlindendir. zevâtın terâcim-i ahvâl ve ensâbını ve ma’lûm olabildiği kadar ibrete değer yerlerini kayd
ve zabteder. Sâd (ص) harfinden sonra gelen harfler de hecâ tertibi üzere yazılır.
Şîrî Ahmed Bey-Çerkes Beyzâde
Amasyalıdır. Tercemesi yukarıda yazılan Çerkes Arslan Bey’in oğludur. Pederinin Sâ’ib Ali Efendi-Dursunzâde
vefâtında zeâmetle kayrıldı. Çerkes Mehmed Paşa’ya intisâb edib dâiresinde tefeyyüz ederek Esbak Amasya müftüsü Mustafa Efendi bin Mehmed Efendi bin Dursun Efendi’nin
İran muhârebelerinde isbât-ı liyâkat edib alaybeyi oldu. Paşa’nın vefâtında Bayrâm Paşa’ya oğludur. Üstâd-ı meşhûr müfessir Hızır Efendi’den ikmâl-i tahsîl edib ders-i âm ve ba’dehû
intisâb etdi. Ancak Bağdat muhârebesinde Sadr-ı a’zam Tayyar Paşa kolunda 1048’de şehîd müderris oldu. Ba’dehû tahvîl-i meslek ederek nâib ve kadı olup 1094 sâlinden sonra vefât etdi.
oldu. [224] Endâm ve tabiatı güzel, yiğit, şâir idi. Meşâhîr-i ulemâdan kâmil, şâir, tâ’lîk nüvîs bir zât idi. [227]
Şirin Ali Ağa-Çorakcızâde Sâ’ib Mehmed Efendi-Fazlızâde
Amasya’nın Şâmice Mahallesi’nde Câmii olan Hacı Halil Ağa bin Ali Ağa’nın oğludur. Amasyalıdır. Yeniçerilerden Fazlı oğlu Abdurrahman Ağa’nın mahdûmudur. Fâzıl-ı
Gençliğinde Enderûn sarayına girip orada tahsîl ve terbiye gördü. Zanalızâde Hacı Ahmed Paşa’nın meşhûr Şeyhzâde Abdullah Vecîh Efendi’den ikmâl-i tahsîl edib ders-i âm olarak Yâkut Paşa
sadâretinde terakkî ederek Dülbend Ağalığından hazine-i hümâyûn kethüdâsı, 1159 recebinde Mescidi’nde bir müddet ders okuttu. Ba’dehû niyâbete sulûk edib ba’zı kasabâta nâib ve kadı
silâhdâr-ı şehriyârî oldu. oldu. 1246 sâline doğru vefât etdi. Ulemâdan bir zât idi.
Vezâret ümid ederken siâyete ma’rûz olup 1161 senesi evâilinde azledildi. Ba’dehû
dergâh-ı âlî kapıcıbaşılığı verilip İbrâil’e gönderildi. Orada Ordu-yı hümâyûn nüzûl emîni olup Sâbir Ahmed Dede-Mevlevîzâde
1167’de merâkından vefât etdi. Muhallefâtı zabt ve müsâdere edilip defter-i Ayasofya Amasya’da Mevlevîhâne şeyhi Mahmûd Dede’nin oğludur. Şeydâ Ahmed ve Şeyh Kudsî
mahzeninde görüldü. Mahdûmu Halil Ağa ve hafîdi Es’ad Medhî Bey’dir. Ricâl-i devletdendir. Hasan Dede’lerin hizmetlerinde tefeyyüz edib Mesnevîhân ve 1097’de Mevlevîhâne şeyhi ve
evkâf-ı mütevellîsi olduğu halde 1102 senesi şevvâlinde vefât etdi. ‘Urefâ-yı Mevlevîyye’den,
Şirin Ali Efendi-Handânzâde sohbeti hoş, edebiyâta vâkıf, şâir idi. “Sâbir Dede” demekle meşhûrdur.
Amasya’da Üçler Mahallesi’nde Câmii ve vakfı olan Sa’dî Çelebi utekâsından dâmâdı ve
vakfı mütevellîsi Hândân Ağa evlâdından olup sipâhiler arasında şöhreti olan [225] Mustafa Sâtûk Baba-Kılıçzâde
Ağa bin Hasan bin Mustafa bin Sa’dî bin Hândân Ağa’nın oğludur. Hıfz-ı Kur’ân edib tahsîl-i Lâdiklidir. Lâdik kazâsı dâhilinde Şeyhli Tekyesi şeyhi Seyfi Dede’nin oğludur. Yukarıda
irfâna çalışdı. Pederinin vefâtında Sa’dî Çelebi vakfının mütevvelisi olup Ürgüplü Hacı Ahmed tercemesi yazılan Seyfi Dede’nin vefâtında Şeyhli Tekyesi şeyhi ve zâviyedârı olup 940’da
Efendi’den tedrîse icâzet aldı. vefât etdi. Kurâ halkının mazhar-ı i’tikâdı olmuşdur. Kuyûd-ı resmîyyede “Sâdık” ve halk
Bir müddet ders-i âm olup Câniklizâde Mikdâd Ahmed Paşa’ya intisâb ederek Halfet dilinde [228] “Sâtûk Baba” demekle meşhûr idi. Doğrusu budur.
Gâzi müderrisi, meclis-i a’yân a’zâsı oldu. 1206’da Mikdâd Paşa i’dâm edildiği ve
Gözdâşoğulları kem-nâm olduğu esnâda Hicâz’a gidip dedikodudan kurtuldu. Sâti Bey-Bayındırlı
Avdetinde Hazinedâroğullarının nüfûzuna sığınarak eski mevkiini bulduysa da 1213 Tercemesi yukarıda yazılan el-Hâc Türkâd Bey bin Cibril Bey bin Doğan Bey bin Saltuk
hudûdunda vefât etdi. Ulemâdan cerbezeli bir kimse idi. Oğullarından Hâfız el-Hâc Hasan Ağa Bey bin Bayındır Bey’in oğludur. Buna “Cibrilzâde” ve târihte sehven “cebelezâde” denmişdir.
ve Çukadâr-ı şehriyârî Hüseyin Ağa “Şirinzâde” likle meşhurdur. Hacı Hâfız Hasan Ağazâde Zeâmetle muhârebelerde isbât-ı vücûd ederek Varna Muhârebesi’nde gösterdiği liyâkate binâen
Ahmed Bey ve ahfâdından Hacı Mustafa Efendi de Amasya eşrâfından idiler. ümerâdan oldu. Fâtih Sultân devrinde İstanbul fethinde hizmetler etdi. Bir müddet Çirmen
Sancâğı Beyi olup Rumeli muhârebâtında bulundu. 872’de Edirne Sarayı muhâfızı olup
Şirin es-Seyyid Mehmed Ağa-Çiğdem Beyzâde oralarda vefât etdi. Yiğit beylerden idi.
Amasya a’yânından ve Mehmed Paşa Mahallesi eşrâfından Hacı Ali Ağa [226]
mahdûmudur. Siyâdeti vâlidesi tarafındandır. Pederinin vefâtında yerini tutdu. Mükerreren
420 421
424