Page 433 - 6-8
P. 433
Amasya Tarihi Cilt: 11
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Pâdişâh’ın da mu’tekadı olduğu halde 728 sâlinde [250] vefât etdiği zannolur. Mahdûmu
[247] Sâfiye Hâtun-Beyzâde Hâtun Şâdgeldi Paşa vezîri Şerefeddîn Osmân Paşa’dır. Ulemâ ve sulehâdan idi.
Amasya Beyi Şâdgeldi Paşazâde Devâtdâr Ahmed Paşa kızıdır. Sadr-ı esbak Bâyezîd
Paşa’nın halîlesi olup müşârün-ileyhin 826’da mağdûren şehâdetinde Edirne’den Amasya’ya Sâlih Çelebi-Seydî
gelip Bâyezîd Paşa Câmi-i şerîfinde kâin bahçe ve köşkünde ikâmet edib 831’de vefât etdi. Tokatî eş-Şeyh Abdülhannân bin Ali bin Abdülmennân’ın oğludur. Amasya’da zâviye
Câmi-i mezkûrun ittisâlindeki türbesine defnedildi. Emlâkını vakfedip türbesi cüzhânlarına şeyhi olan pederinin hayatında tahsîl-i ilim ve edeb edib müderris ve imâm olduğu halde 805’de
vezâif verdi. vefât etdi. Birâderi meşâhîr-i meşâyihden Şeyh Şehâbeddîn Şâdî’dir. Mahdûmu da “Şeyh Paşa”
demekle meşhûr Lütfullah Paşa’dır.
Sâfiye Hâtun-Saru Kâdızâde
Amasyalı Mahmûd Çelebi bin Mustafa Dede bin “Saru Kadı” demekle meşhûr Mahmûd Sâlih Çelebi-Debbâğî
Çelebi kızı ve Şeyhü’l-hattâtîn Amasyalı Hamdullah Efendi’nin yeğenidir. Amasya kadısı Amasya debbağlarından Ali ustanın oğludur. Merzifon’da sultânîye müderrisi olan
Müeyyedzâde Şemseddîn Ahmed Efendi’nin halîlesi olup Temennâ Mahallesi’nde hayrâtı ve Mevlânâ Şehabeddîn Ahmed bin Ataullah el Kırîmî’den ikmâl-i tahsîl edib Amasya’da ders-i
vakfı vardır. 920 sâlinden sonra vefât etdi. âm ve müderris-i be-nâm oldu. 872’de kibâr-ı ulemâdan görülüp sonra vefât etdi. Mahdûmu
Mehmed Çelebi’dir.
Saltık Baba-Şeyh Bedreddîn
Amasya civârında İlyas Köyü’nde medfûn olan Babaiyye Tarîkati Pîrî Baba İlyâs Sâlih Efendi-Kara
Horasânî hulefâsından olup Amasya’da Küpceğiz Mahallesi’nde kâin Mes’ûdiye Hânkâhı’nda Amasyalıdır. Mevlânâ Sâlih Debbağîzâde Mehmed Çelebi mahdûmudur. Amasya
sâkin idi. Şeyhinin oğlu Şemseddîn Mahmûd Tuğraî, Sultân İzzeddîn Keykavus-i Selçûkî’ye müftüsü ve Sultânîye müderrisiyken Cemâlîzâde Zenbîlî Ali Efendi’ye hizmet ve dersine
vezîr oldukda bu da [248] şeyhi olmuştu. mülâzemet ederek İstanbul’a beraber gitdi. Orada ikmâl-i tahsîl [251] edib ders-i âm oldu.
Muahharan Sultân ‘İzzeddîn Keykavus ile Tatarlar arasında açılan muhârebede şehzâdesi Yıllarca tedrîse devam edib üstâdına kâtib-i fetvâ ve müsevvid olarak iştihâr etdi.
maktûl ve Keykavus da mağlûb oldukda Keykavus ile beraber İstanbul ve Kırım’a gitdi. 926’da tahta cülûs eden Sultân Süleyman’ın hâcesi Hayreddîn Efendi’den mülâzım olup
Bâ’dehû Keykavus’un Kırım’da vefâtı üzere Dobruca’da birleştirilen maiyyetindeki Türklerle 932’de Çekmece’de Abdüsselâm Bey Medresesi’ne ilk müderris oldu. Bâ’dehû Manisa’da
beraber Dobruca’da kaldı. 673 yılından sonra vefât etdi. Hüsn-i hâl erbâbından idi. Sultân Medresesi müderrisi olup 940’da Sahn-ı Semâniye müderrisi olarak İstanbul’a geldi.
Fâtih Medresesi’nde ulûm-i âlîye tedrîs ederek talebenin istifâdesine hizmet esnâsında
Saltık Bey-Emîr Alâeddîn 944’de vefât etdi. Meşâhîr-i ulemâdan gâyet fakîh, fâzıl, hüsn-i takrîr ve beyâna mâlik idi.
Meşâhîr-i ümerâdan Mecitözü kazâsı Beyi Emîr Nureddîn Bayındır Bey bin Sülemiş Üstâdının müftülüğü zamanında verdiği fetvâları ve nukûlünü cem’ ederek bir “Mecmu’a-i
Bey’in oğludur. Mecitözü kasabası civârında pederinin merkez-i emâreti olmak üzere yaptırdığı Fetâvâ” yazdı. Üstâdının fetvâ emîni idi.
Bayındır kasabasında ikâmet ve pederinin vefâtında kazâya emâret etdi. Kutlu Şâh’ın ve Tûlî
Hân’ın zamân-ı emâretlerinde onlara muîn olduğundan nüfûzu bütün kazâya şâmil olup 760 Sâlih Efendi-Şeyhzâde
yılından sonra vefât etdi. Yiğit, müdebbir ve müsin idi. Evlâdından Emîr Bedreddîn Doğan Bey Şehreküstü Şeyh Sinan Efendi’nin hulefâsından imâm Abdülkerîm Efendi’nin
yerini tutdu. Bunun mahdûmu Cibril Bey’dir ki Hacı Türkâd Bey’in babasıdır. mahdûmudur. Müfessir Ahmed Efendi’den vesâir ulemâdan tahsîl-i ulûm edib ders-i âm ve
Amasya medreselerine sırasıyla müderris olarak iştihâr etdi. Ba’dehû kazâya râzı olup livâlara
Sâlih Çelebi-Yavuzoğlu kadı oldu. 1031’de eşkiyânın Amasya’ya hücûmunda vefât etdi. Meşâhîr-i ulemâdan idi. [252]
Urefâ-yı Mevlevîyye’den Amasya Mevlevîhânesi şeyhi olup “Yavuz Dede” [249] Yeniçeri serdârlarından Salih Ağa da meşhûr bir zât olup 1048’de Bağdat harbinde vefât etdi.
demekle meşhûr eş-Şeyh Cemâleddîn Yûsuf Çelebi bin eş-Şeyh Veliyüddîn Ahmed Dede’nin
oğludur. Ulemâ ve meşâyih sohbetinde ilim ve edeb öğrendi. Pederinin vefâtından sonra Sâlih Efendi-Tımârhâne Şeyhi
Mevlevîhâne şeyhi oldu. Şamlılar Mahallesi ahâlîsinden Hasan’ın oğludur. Halvetiyye meşâyihinden fâzl ü
Ancak Amasya emîr-i kebîri Ya’kûb Şâh’a muârız bir meslek tutduğundan 739’da takvâsıyla meşhûr şeyh Hüsameddîn Halvetî hulefâsından olup mahallesinde hânesini zâviye
azledilip sonra vefât etdi. Ulemâdan olup Fârisî diline Türk dilinden ziyâde kıymet, hâriçten yaptı. Zikir ve ibâdet ve halkı irşâda himmet ederek Ayas Ağa Câmii kürsi şeyhi oldu.
gelen ulemâ ve urefâya yerlilerden artık değer verirdi. Nefesi müessir, erbâb-ı hâcâta şifâ-bahş olduğundan Dârüşşifâ şeyhi olup delilere okur,
emrâz-ı asabîyeye düçâr olanlar şifâ bulurdu. Gâyet sâlih, zâhid, müttakî olduğundan kimseden
Sâlih Çelebi-Türkmen Şeyhoğlu nesne almaz Ayas Ağa ve Tımarhâne vakıflarından kendisine verilen vazîfe-i yevmîyesine
Amasya’da “Türkmen Şeyhi” demekle meşhûr olan Mevlânâ İsrâ’il bin Abdullah kanâat ederdi.
Bağdadî oğludur. Ulemâ ve meşâyihden olup 761 sâlinden sonra vefât etdi. Mahdûmu Mevlânâ Bunun zamanında Dârüşşifâ tabîbi olan Hekîmzâde Mahmûd Çelebi ile delileri maddî ve
eş-Şeyh Emînüddîn Cibrîl er-Rûmî’dir. Bunların tercemeleri yukarıda yazıldı. ma’nevî tedâvî ederek her taraftan mürâcaat eden erbâb-ı hâcâtı tatmîn eylerdi. Şeyhi Sâlih
Efendi 1078 senesi zilhiccesinde vefâtıyla Tımarhâne derûnunda ma’lûm olan hücresine
Sâlih Çelebi-es-Seyyid Bedreddîn, er-Rifâî defnedildi. Ulemâdan bir pîr-i muhteremdi.(Kuddise sırruhû)
Lâdik’de medfûn sâhibü’l-hâl es-Seyyid Ahmed er-Rifâî mahdûmudur. Ulemâsından
tahsîl-i ilim alıp Amasya emîr-i kebîri Nureddîn Kutlu Şâh’ın mu’temedi ve mahdûmu Şâdgeldi
428 429
432