Page 491 - 6-8
P. 491

Amasya Tarihi Cilt: 11
               Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR            Amasya Tarihi 9-12. Cilt                                                           Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR

               demekle  meşhûr  olan  “Celîloğulları”  Hâfız  Abdülcelîl  Efendi’nin  evlâdı  olup  bir  kolu  da                     Yıllarca  bu  niyâbetde  kalıp  1168’de  Tokat  mollası  oldu.  1177  hudûdunda  vefat  etdi.  Âlim,
               Ziyâre’de vardı.                                                                                                       şeyhülkurrâ, fakîh idi.

                     Abdülhalîm Bey-Halfetoğlu                                                                                              Abdülhalîm Efendi-Saraczâde Hacı
                     Amasya  ümerâsından  ve  Emîr  Mübarizeddîn  Halîfe  Alp  evlâdından  Emîr  Şücâeddîn                                  Amasya ulemâsından ve a’yânından el-Hâc İsmail Efendi bin Hacı Mehmed Ağa’nın
               Süleyman Bey’in mahdûmu ve Amasya emîr-i kebîri Alâeddîn Ali Bey’in kardeşidir. [430]                                  oğludur.  Ulemâdan  tahsîl-i  ilim  ve  irfân  ederek  tedrîs-i  ulûm  etdi.  Ba’dehû  Hicâz’a  gidip
               Birâderinin  emâretinde  çeribaşı  olup  Hacı  Şâdgeldi  Paşa’nın  Amasya’ya  cebren  duhûl  ve                        avdetde  Hâciyân  ve  a’yân  meclislerine  a’zâ  olup  1188  sâlinden  sonra  vefât  etdi.  A’yân-ı
               hükûmeti zamanında bir müddet Sivas’a gitdi.                                                                           ulemâdan idi.
                     Ba’dehû  Seydî  Hüsam’ın  tavassutuyla  Hacı  Şâdgeldi  Paşa’nın  emânını  kazanıp
               Amasya’ya avdet etdi. Hacı Şâdgeldi hükûmetini takviye eden ümerâdan olup 788’de Osmanlı                                     Abdülhalîm Efendi-Payaslızâde Hacı
               hükûmetine arz-ı inkıyâd ederek 791’de fevt oldu. Mahdûmu Abbas Bey’dir.                                                     Esbak Amasya Müftüsü Payaslı Hacı Mehmed Efendi’nin küçük mahdûmudur. Amasya
                                                                                                                                      müftüsü  Canikli  Hacı  Mehmed  ve  Kayseriyyeli  Âkil  Efendilerden  ve  eniştesi  müftü  Hacı
                     Abdülhalîm Çelebi-İmâmzâde                                                                                       Ebûbekir  Efendi’den  ikmâl-i  tahsîl  ederek  Firûzağa  ve  ba’dehû  Tayyar  Mahmûd  Paşa
                     Amasya  vâlisi  Şehzâde  Sultân  Ahmed  muallimi  iken  902’de  vefât  eden  İmâmzâde                            medreselerine müderris oldu.
               Abdurrahman Çelebi bin Yûsuf Çelebizâde Mehmed Çelebi mahdûmudur. Amasya müftüsü                                             Yıllarca Sultân Bâyezîd Câmiinde tedrîs-i ulûm ederek iştihâr etdi. Amasya’da meclis-i
               Musliheddîn Mûsâ ve Bahşî Efendilerden ikmâl-i tahsîl edib ders-i âm ve müderris-i be-nâm                              deâvâ teşkilâtında [434] ilk a’zâ olup yıllarca devam etdi. Bundan dolayı büyük bir nüfûz ve
               oldu.                                                                                                                  hürmet  kazandı.  Pederinden  kendisine  intikâl  eden  servet-i  mühimmeyi  güzel  idâre  ederek
                     945’de silk-i kudâta girip hayli kasabât ve bilâda kadı ve iki defa Amasya nâibi olup 965                        artırdı.
               sâlinden sonra vefât etdi. Ulemâ ve kudâtdan bir zât idi. Mahdûmu Mustafa Efendi’dir.                                        İlim ve fazlıyla mütenâsib olan akıl ve dirâyeti sâyesinde gelen mutasarrıf ve hâkimlere
                                                                                                                                      kendisini saydırdı. Birinci derecede a’yân sırasına girdi. 1273’de vefat etdi. Meşâhîr-i fuzalâdan
                     Abdülhalîm Efendi-Şârihü’l-Menâr                                                                                 müdekkik, zarîf, nüktedân, din ve dünya işlerine vâkıf, müdebbir, hânedân bir zât idi.
                     Amasya  müderrislerinden  ve  Temennâ  Mahallesi  ahâlîsinden  Hacı  [431]  Bayram                                     Mahdumları Hacı  İsmail Hakkı, Abdülmecid  Nâilî, Mehmed Emîn Efendilerdir. Hacı
               Efendi’nin büyük mahdûmudur. Şeyh Hayreddîn Hızır Efendizâde fâzıl-ı meşhûr Muhyiddîn                                  Hakkı  Efendizâde  Abdülhalim  Hilmi  Bey  1348’de  vefât  etdi.  Mahdumları,  Hasan  Eşref,
               Mehmed Bahşîzâde Fazıl Yahya Efendilerden vesâir ulemâsından ikmâl-i tahsîl edib ders-i âm                             İbrâhim Yümnî beylerdir. Bunlardan Eşref Bey İstanbul Belediyesi hukûk müşâviri muâvinidir.
               oldu.
                     Amasya’da on beş yıldan ziyâde tedrîs-i ulûm ile iştiğâl edib Ayas Ağa müderrisi iken                                  Abdülhalîm Efendi-Saçlızâde
               usûl-ı  fıkıhdan  metn-i  “Menâr”  üzerine  mükmil  şerh  yazıp  ikmâl  etdi.  1027’de  cülûs  eden                          Esbak Amasya müftüsü Saçlı Hacı Mahmûd Efendi’nin oğludur. Ulemâdan tahsîl görüp
               Sultân  Osmân-ı  Sânî  muallimi  Amasyalı  Ömer  Efendi  vasıtasıyla  “Şerh-i  Menâr”ı  huzûr-ı                        ba’zı  meclislere  a’zâ  oldu.  Pederinin  nüfûzu  sâyesinde  oldukça  kendisini  tanıttı.  Pederinin
               sultânîye takdîm ederek 1030 senesi zilhiccesinde es-Seyyid Abdülkâdir Efendi medresesine                              medresesi müderrisi olup [435] 1280’de vefât etdi. Âlim, nekre-gû, hazır cevap idi. Mahdûmu
               ilk müderris olup “Şârihü’l Menâr” unvânıyla ulemâ ve talebe arasında iştihâr etdi.                                    Ahmed Fethi Efendi’dir.
                     On yıl kadar da İstanbul’da tedrîs-i ulûm ederek talebe-i ulûmu müstefîd edib 1040’da
               Konya mollası ve ba’de’l-azl 1046’da Bosna mollası oldu. 1048’de azliyle gelip İstanbul’da                                   Abdülhalîm Efendi-Hacı Ebûbekirzâde
               mukîm iken 1051 senesi ramazâ’ının on yedinci günü vefât etdi. Şeyhî Mehmed Efendi “Zeyl-                                    Esbak Amasya mütesellimi  Hacı  Efendizâde Hacı  Ebûbekir Ağa’nın evlâdından olup
               i Zeyl-i Şakâyık”da diyor ki: “Fuzalâdan usûl ve furû’u câmî bir zât idi.” Mahdûmu müverrih-                           Köprü’de  tavattun  etmiş  olan  Mehmed  Efendi  bin  Hacı  Mahmûd  Ağa  bin  Hacı  Ebûbekir
               i meşhûr Ahmed Efendi ve birâderleri meşâhîr-i ulemâdan [432] Abdülazîz, Hızır Efendilerdir.                           Ağa’nın oğlu olduğunu Köprü eşrâfından Hacı Es’ad Ağazâde Es’ad Bey sâhib-i tercemeden
                                                                                                                                      naklen söylerdi. Ahfâdından Abdülhalîm Bey de bunu tasdîk etmekdedir.
                     Abdülhalîm Efendi-Ganîzâde                                                                                             Pederi Mehmed Efendi Köprü mahkemesi kâtibi olduğu esnâda sâhib-i terceme Köprü’de
                     Amasya beytü’l-mâl emîni Bünyad Çelebi bin Mustafa Efendi mahdûmudur. Ulemâdan                                   doğdu. Pederi Amasyalı idi. İstanbul’da Hazine-i Hümâyûn kethüdâsı olan Merzifonî Dedezâde
               ikmâl-i  tahsîl  ederek  ders-i  âm  ve  Havza,  Merzifon,  Amasya’da  Firuz  Ağa,  Süheyl  Bey,                       Hacı Ebûbekir Efendi’nin delâletiyle İstanbul’a gelip Enderûn’a girdi.
               Hüseyin Ağa medreselerine müderris oldukdan sonra Kameriyye-i Tokat müderrisi oldu.                                          1251 senesi ramazânında müşârün-ileyhin irtihâlinde evkâfa intisâb edib 1252’de ebniye-
                     Buradan  Niksar,  Zile,  Merzifon,  Çorum  kazâlarına  sırasıyla  kadı  oldu.  Ba’dehû                           i  seniyye  baş-kâtibi,  1254’de  ebniye-i  seniyye  müdürü  oldu.  Bu  müdürlükde  kifâyet  ve
               Hakâla’da Kâsım Bey müderrisliği ile mütekâid olup 1080 sâline doğru vefât etdi. Meşâhîr-i                             istikâmeti görüldüğünden 1262’de ta’mirât müdürü, 1270’de cihât müdürü oldu. [436]
               ulemâ ve kudâtdan idi. Mahdûmu Mustafa Efendi’dir.                                                                           Evkâf  Nâzırı  Hasib  Paşa’nın  kendisine  tevecccüh  ve  i’timâdı  olduğundan  cihât
                                                                                                                                      müdürlüğü esnâsında meclis-i idâre a’zâsı olarak hayli yararlığı görüldü. 1288 senesi recebinde
                     Abdülhalîm Efendi-Yûsufzâde                                                                                      evkâf  nâzırı  Kemal  Paşa  maârife  nakil  edildiği  esnâda  nezâret  lağvedilmiş  olduğundan  ûlâ
                     Amasya  ulemâsından  Yûsuf  Efendizâde  Şeyhülkurrâ  Mehmed  Efendi’nin  ikinci                                  rütbesiyle evkâf müsteşârı oldu.
               mahdûmudur.  Amasya’da  doğdu.  Küçük  yaşında  iken  peder  ve  ceddiyle  beraber  1100’de                                  Bir yıl kadar müsteşârlık unvânıyla evkâfı iyi idâre etdi. 1289 şâbânında tekrar nezâret
               İstanbul’a gitdi. İstanbul ulemâsından ikmâl-i tahsîl ederek ders-i âm ve müderris oldu.                               olarak  Amasyalı  Şirvânîzâde  Mehmed  Rüşdü  Paşa  ikinci  defa  evkâf  nâzırı  oldukda
                     Bir müddet Çorumlu Ali Paşa Dârülkurrâ’sı şeyhi olup talebeye ta’lîm-i kıraat ve tedrîs-i                        müsteşârlıkda ibkâ edilmiş olduğu halde zilhiccesinde infisâl etdi.
               vücûh-ı Kur’âniyye etdi. [433] 1147’de bundan ferâğat edib Mahmûd Paşa mahkemesi nâibi oldu.                                 1290  senesi  rebîülevvelinde  ikinci  defa  evkâf  nâzırı  olan  Kemal  Paşa’nın  gösterdiği



                                                           486                                                                                                                    487
                                                           490
   486   487   488   489   490   491   492   493   494   495   496