Page 496 - 6-8
P. 496
Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
Amasya Tarihi 9-12. Cilt Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
müderris oldu.
Amasya’da tedrîs-i ulûm etmekde iken 918’de İstanbul’a kaldırılıp Mustafa Paşa
medresesi müderrisi oldu. 923’de Diyarbekir’in ve havâlîsinin fethinde Kürdistan Kazaskeri
unvânıyla Diyarbekir Kadısı ve o havâlîye sevk edilen ordunun kadısı oldu.
928’de Diyarbekir fâtihi olan Mehmed Paşa’nın vefâtı üzerine istifa edib İstanbul’a avdet
etdi. 931’de Amasya kadısı olup 937’de bundan da istifa edib İstanbul’a giderek amcası Şeyh
Abdürrahîm Efendi’nin zâviyesinde inzivâ etdi.
Kânûnî Sultân Süleyman, bu istifasına hiddet edib 840’da Diyarbekir kadısı nasb ederek
i’zâm etdi. [447]
Uğradım bir kazâ-yı mübreme âh
Oldu Amid bana belâ-yı siyâh
diyerek gitdi.
İkinci defa gönderdiği ricanâmesi Sultân Süleyman’ı rikkate getirdiğinden 943’de
kazâdan afv edilerek Amasya’ya geldi. 950’de vefât etdi. Fâzıl, hattât, sahî, hânedân, târih ve
muhâzarâta vâkıf, gâyet nezîh idi. Sultân Süleyman’ın nazar-ı dikkatini celb eder korkusuyla
İstanbul’da yaşatmadılar. Mahdûmu Ahmed Efendi’dir.
Abdülhay Efendi-Emîr Sadrîzâde
Amasya’nın Yenice köyünde medfûn olan Emîr Sadreddîn Mehmed bin Hüseyin bin Ali
Horasânîzâde Emîr Hüseyin Çelebi mahdûmudur. Amasya’da ikmâl-i tahsîl edib müderris ve
Amasya vâlisi Şehzâde Sultân’ın mukarreblerinden oldu.
Ba’zı bilâda kadı oldukdan sonra şehzâdenin arz ve inhâsıyla Kastamonu kadısı oldu.
Ancak 918’de Sultân Selim’in cülûsuyla Sultân Ahmed’in i’dâmı vak’asında Sultân Ahmed
tarafdârı olduğu zannıyla azl ve Bursa’ya i’zâm edilmişdi. [448]
Sultân Selim’in irtihâline kadar Bursa’da kaldı. 926’da Kânûnî Sultân Süleyman’ın
cülûsunda Bursa’dan celb edilip gılmân-ı hâssa muallimi olarak Enderûn sarayında yerleşdirildi ve
iç hazîneden vazîfe verildiği Enderûn defterinde görüldü. 936’da vefât etdi. Mevâlîden edîb, fâzıl,
müttakî bir şerîf idi.
Abdülhay Efendi-Müeyyedzâde
Amasya fuzalâsından Pirî Çelebizâde Habib Çelebi mahdûmu ve Abdülvâsi Çelebi
kardeşidir. Ulemâdan ikmâl-i tahsîl edib ders-i âm, müderris, kadı olup 1083 sâlinden sonra
vefât etdi. Ulemâ-yı kudâtdan idi.
Abdülhay Efendi-Vâsi’ Çelebizâde
Amasya eşrâfından Hacı Habib Çelebi bin Abdülvâsi’ Çelebi bin Habib Çelebi bin Pîrî
Ahmed Çelebi mahdûmudur. Bu da ulemâdan ikmâl-i tahsîl edib müderris ve Pervâne Bey
evkâfına mütevellî oldu. 1141 sâlinden sonra vefât etdi. Ulemâdan idi.
Abdülhâlik Efendi-Vâiz
Amasyalı Mehmed Çelebi mahdûmudur. Ulemâdan tahsîl-i ulûm [449] edib ders-i âm
oldu. Amasya’da Torumtay müderrisi iken 1030’da İstanbul’a gidip, muallim-i sultânî
Amasyalı Ömer Efendi’nin âsitânesi mülâzımı ve bu sâyede Ayasofya ders-i âmı oldu.
Bir müddet Ayasofya Câmiinde tedrîs-i ulûm edib sonra tarîk-i vaazı ihtiyâr eylediğinden
Sultân Selim Câmiinde vâiz ve kürsi şeyhi olduğu halde 1062’de vefat etdiği vakf-ı mezkûrun
vazîfe-horân defterinde görüldü. Âlim, vâiz, müteşerri’ idi.
Abdurraûf Efendi-Muharremzâde
Zilelidir. Kibâr-ı ulemâdan Muharrem Efendi bin eş-Şeyh Ebü’l-Berekât Mehmed Efendi
bin Hasan bin Arif’in mahdûmudur. Pederinden mukaddimât-ı ulûmu görüp Amasya’da Zileli
491
495