Page 75 - muze
P. 75

guruş,  kâmil  guruş”  gibi  isimlerle  tedavül  edilmiştir. 442   Osmanlı  Devleti  mangır

                        basımından sağladığı gelirlerden destek alarak Avrupa’nın büyük sikkelerine benzer
                        sikkeler  basmaya  başlamıştır.  İstanbul  darphanesinde  1690  yılında  basılan  büyük

                        sikkeler  “cedid  (yeni)  zolota”  adıyla  piyasaya  sürülmüştür.  Yeni  sikkeler  %60
                        gümüş,  %  40  bakırdan  oluşmakta,  ağırlıkları  İslam  dirhemi  üzerinden

                        belirlenmekteydi. Bu sikkeler 6 dirhem ya da 19, 2 gram ağırlığındaydı. Daha sonra
                        bu sikkelerin farklı ağırlıklardaki çeşitleri basılmaya başlandı. Yeni para düzeninde

                        Osmanlı kuruşu 40 para veya 120 akçeye denk tutulmuştur. Bu sikkeler 20,0 gram

                        ağırlığında ve %60 gümüş içermekteydi. Zolotalar ise 90 akçe ya da 30 paraya eşit
                        kabul edilmiştir. 1720’lerin başında kuruş, zolota ve 20 paralık sikke orta ve büyük

                        işlerde,  1,  5,  10  paralık  sikkeler  günlük  işlerde  kullanılmıştır.  Akçeler  ise  paranın
                        üçte  biri  duruma  düşmüş  ve  çok  değersizleşmiştir.  Bundan  dolayı  hesap  birimi

                        görevini akçe yerine para görmeye başlamıştır. 443

                              18. yüzyılın ilk yarısı Osmanlı para politikası için genişleme dönemi olmuş,

                        önceki dönemlere oranla yüzyılın sonuna kadar istikrarlı bir şekilde devam etmiştir.
                        Anadolu  ve  Balkanlarda  bulunan  gümüş  madenlerindeki  üretim  artışı  bunda  etkili

                        olmuştur. Maden artışı  sikke üretimine de yansımıştır. 444   H. 1203-1222 (M.  1788-

                        1808) tarihleri arasında maden ocaklarından darphaneye getirilen 105 ton civarındaki
                        gümüşten  14.913.952  kuruş  basılmış  ve  bundan  7.  338.820.5  kuruş  gelir  elde

                        edilmiştir.  Basılan  kuruşlar  %51  ayarında,  4  dirhem  ağırlığındaydı.  H.  1223-1239
                        (M. 1808-1824) tarihleri arasında ise ocaklardan darphaneye yaklaşık 54 ton gümüş

                        getirilmiş,  bundan  farklı  ayar  ve  ağırlıklarda  sikkeler  basılmıştır. 445   Kuruş  ve

                        kesirleri 19. yüzyıla kadar yalnızca İstanbul’da darp edilmiştir. 17. yüzyılda Osmanlı
                        Devleti’nde  sultani  ve  eşrefinin  darbına  son  verilmiş,  18.  yüzyılda  sultani  yerine

                        “tuğralı,  cedid  İslambol,  Zer-i  Mahbub,  fındıklı”  gibi  çeşitli  altınlar  üretilmeye
                        başlanmıştır.  Osmanlı  1760  yılından  sonra  Rusya  ile  savaşa  girerek  elindeki  mali

                        kaynakları  kullanmıştır.  Ancak  yaptıkları  küçük  tağşişlerle  bu  dönemi  atlatmayı

                        başarmıştır. 1757’de III. Mustafa döneminde, 26 gram ağırlığında olan kuruşun içine
                        15,  6  gram  gümüş  konurken,  1774’te  18,2  gram  ağırlığındaki  kuruşun  içine  11,  4



                        442   Atar,  “XVIII.  Asır  Fetva  Mecmuaları  Işığında  Osmanlı’da  Tedavül  Aracı  Olarak  Kullanılan
                           Paralar”, s. 71.
                        443   Pamuk, Osmanlı İmparatorluğunda Paranın Tarihi, s. 175.
                        444   Yılmaz, “Osmanlı Sikkelerindeki Değer Değişiminin Topluma Yansımaları”, s. 178.
                        445   Bölükbaşı, “1788-1825 (Hicrî 1203-1240) Dönemine Ait Bir İcmâl Defterine Göre Darphanenin
                           Maden Temin ve Sikke Darp Faaliyeti”, s. 99.
                                                                66
   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79   80