Page 128 - 1-4_2
P. 128

Amasya Tarihi 1-4. Cilt                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR
                                                                             Hüseyin Hüsâmeddîn YASAR


                      43-  "Kurşunlu  Mahallesi":  İçeri  Şehir’de  Yukarı  Hamâm’ın  civâr-ı  garbîsinde  olup
               şarkan Karatay ve garben Ahi Sa'deddîn mahalleleri ve cenûben Yeşilırmak ve şimâlen dağ ile
               mahdûddur. Bu mahalle "Yağıbasâniye" olup mülûk-ı Dânişmendiye'den "Yağıbasan Gâzi"
               burada bir hân-ı cesîm binâ ederek "Hân-ı Yağıbasan" diye 560 [160] târîhinden beri meşhûr
               olmuş  ve  mu'ahharan  ahfâdından  "Cemâl  Gâzi  Bey"  ta'mîr  ve  üzerini  kurşun  ile  setr
               eylediğinden "Kurşunlu Hân" denmiş ve ba'dehû "Hân" lafzı hazf olunarak "Kurşunlu" nâmı
               bu mahalleye alem olarak kalmış olduğu kuyûd-ı atîka tetebbu'âtından anlaşılmakdadır.
                      Sultân Mes'ûd-ı Selçûkî Sarâyı bu mahallede olup mu'ahharan kudâtdan âl-i Mes'ûd'a
               intikâl etmekle bunlardan "Alâ'eddîn Ali Çelebi bin Ebi'l-Kâsım Ahmed bin Mes'ûd" ırmak
               kenârında 840'da bir mescid-i şerîf ve önünde bir çeşme binâ ve evkâfını tanzîm etmişdir.
               Eşkiyâ  vak'asında  yandığından  1047'de  Amasya'ya  gelen  sadr-ı  esbak  "Bayrâm  Paşa"
               müceddeden ihyâ ve evkâfını tevsî' etmişdir. "Yukarı Hamâm" demekle meşhûr hamâm bu
               mahallenin başında olup "Sultân Mes'ûd-ı Selçûkî" âsârının Amasya'da bulunan bekâyâsından
               ma'dûddur. Bu dahi evkâf-ı hâtuniyyedendir.
                      44- "Kılıççı Mahallesi": Burma Minâre Câmi-i şerîfi’nin kıble tarafında olup şarkan
               dere ve garben Pervâne ve Çırakçı ve cenûben Fethiye ve şimâlen Uzun Mustafa mahalleleriyle
               mahdûddur. Kadîmen "Kılıç Mahallesi" ve ba'dehû "Cumûdâr Mahallesi" demekle meşhûr ve
               mukayyed iken "Sultân Selîm Hân-ı Evvel" ümerâsından "Kılıççı Yûsuf Bey" bu mahalleden
               zuhûr ve iştihâr ve 917'de dere kenârında bir mescid-i  şerîf inşâ ve evkâfını  tanzîm etdiği
               münâsebetle "Kılıççı Mahallesi" denmişdir. [161]
                      45- "Küpceğiz Mahallesi": Karakaya’nın eteğinde olup şarkan Uzunyol Mezârlığı ve
               garben  Çıkrıkçı  Mahallesi  ve  cenûben  dağ  ve  şimâlen  Receb  ve  Üçler  mahalleleriyle
               mahdûddur.  Bu  isim,  kuyûd-ı  atîkada  "Gökceğiz  Veled  Soruk"  ve  mahalle  de  "Gökceğiz
               Mahallesi"  nâmıyla  mukayyed  olduğuna  binâ'en  "Küpceğiz",  "Gökceğiz"  isminden  galat
               olduğu muhakkakdır. Bu "Küpceğiz" dediğimiz zât, "Salur" kabîlesinden ve "Sultân Mes'ûd-ı
               Selçûkî" ümerâsından "Bahâeddîn Gökceğiz" olup 575 târîhlerine kadar bu mevki'de ikâmet
               etdiği münâsebetle tesmiye edilmişdir.
                      Bu  mahallede  ümerâ-yı  Selçûkiyye'den  sâhib-i  a'zam  "Mühezzebeddîn  Alî"  dâmâdı
               "Hüsâmeddîn Kepük Salgûrî"   165  660 hudûdunda bu mahallede muhtasar bir mescid-i şerîf binâ
               edib "Kepük Mescidi" denmişdir. Ba'dehû bu mescidi 800 hudûdunda "Dâvud Bey" tecdîd ve
               evkâfını tanzîm ve yanında bir mekteb ilâveten inşâ edib 957'de "Ali Çelebi bin Mansûr Çelebi"
               ve 1108'de  mütevellîsi  "el-Hâc  Abdulkâdir  Ağa"  ve  ba'dehû  bunun  hafîdi  "Hâfız  el-Hâc
               Mehmed Ağa" müceddeden yapdırmışlardır. [162]
                      46-  "Köprü  Başı  Mahallesi":  Alçak  Köprü’nün  cihet-i  cenûbiyyesinde  olup  şarkan
               Sarachâne ve garben Eski Kethüdâ ve cenûben Kazancı mahalleleri ve şimâlen Yeşilırmak ile
               mahdûddur. Mezkûr köprünün başında olduğu münâsebetle tesmiye edilmişdir. Köprünün baş
               tarafında esbak Anadolu vâlîsi "Ömer Paşazâde el-Hâc Osmân Bey" 1161'de bir mescid-i şerîf
               binâ ve evkâfını tanzîm edib evlâdı hüsn-i idâre eylediyse de mu'ahharan bakılmadığından
               harâb olmuş ve 1300'de Amasya nâibi "Vidînîzâde el-Hâc Mehmed Emîn Efendi" bu mescidi
               pek mükemmel ve latîf bir sûretde tecdîden ihyâ etmişdir.
                      Mûmâ-ileyh "el-Hâc Osmân Bey" bu mahallede bir dârü'l-hadîs ve kütübhâne ve çeşme
               binâ ederek nâmını ibkâ etmişdir. Mûmâ-ileyhin hânesi ittisâlinde yanyana iki hamâm olup
               "Alaca Hamâmı" demekle meşhûr olmuş ve 875 târîhine kadar "Alaca Yahyâ Bey bin Ya'kûb
               Şâh  Çelebi"  tasarrufunda  kalmışdır.  Köprünün  re's-i  şimâlîsinde  bulunan  hamâm,  Amasya
               hükümdârı  Şehinşâh-ı  Selçûkî  âsârından  olduğu  mukayyed  ise  de  bu  iki  hamâma  dâ'ir  bir
               sarâhat görülemedi.




               165  "Ikdü'l-Cümân"da "Pervâne Mu'îneddîn Süleymân"ın hemşîresi zevci "Hüsâmeddîn Kabâve er-Rûmî" diye
               mestûr olan zât budur.
                                                           115
                                                           127
   123   124   125   126   127   128   129   130   131   132   133